Haberler :::
-
23.08.2024
Yeni Öğrencilerin İKÇÜ’lü Olma Heyecanı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) kayıt heyecanı başladı. Öğrenci İşleri Daire Başkanlığının koordinasyonuyla Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Su Ürünleri Fakültesi öğrenci işleri personelinin yer aldığı masalarda; şahsen kayıtlanmayı tercih eden öğrenciler işlemlerini tamamlayarak İKÇÜ Ailesine katıldı. Aileleriyle birlikte yerleşkeye gelen öğrencilerin kayıt heyecanını paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesine kaydolan öğrencinin işlemini bizzat yaptı. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonundaki kayıt alanını ziyaret ederek Öğrenci İşleri Daire Başkanı Mustafa Kaya’dan bilgi alan Prof. Dr. Akbulut, ailelere hayırlı olsun dileklerini iletti. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Türkiye’nin dört bir yanından gelen başarılı gençleri İKÇÜ’de görmekten mutluluk duyduklarını söyledi. Ülkemizin geleceğinde söz sahibi olacak başarılı nesilleri yetiştirmek adına tüm imkânlarıyla seferber olduklarını aktaran Prof. Dr. Akbulut, “Yükseköğretim anlamında hem doğru bir şehirde hem de doğru bir üniversitede olduğunuzu belirtmek isterim. Başarı çıtasını her yıl yükselten bir üniversitede; kütüphanemiz, yemekhanelerimiz, kafelerimiz, iletişim teknolojilerimiz, en ileri düzeyde kullanabileceğiniz laboratuvarlarımız, kulüplerimiz, topluluklarımız, önemli spor müsabakalarına da ev sahipliği yapan yüzme havuzlarımız, futbol, basketbol, tenis sahalarımız ile İKÇÜ’de canlı bir üniversite yaşamı sizi bekliyor. Bizlerin en büyük motivasyonu, ilham kaynağı, gençlerimizden enerjisi, dinamizmidir. Öğrencilerimizin, üniversitemizin sunduğu imkânlarla, sosyal ve kültürel faaliyetlerle zenginleşen, ideallerindeki lisans eğitimini alacaklarına yürekten inanıyorum. Üniversitemize kayıt yaptırmaya hak kazanan tüm öğrencilerimiz ve değerli ailelerini tebrik ederim Etkin ve verimli bir eğitim ve öğretim yılı temenni ediyorum” şeklinde konuştu. Yüz yüze kayıt takvimi, Diş Hekimliği Fakültesi, Turizm Fakültesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Tıp Fakültesi, Eczacılık Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Hukuk Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi, Orman Fakültesi ile devam ederken; 23 Ağustos 2024 saat 17.00'da tamamlanacak. E-Devlet üzerinden başlayan e-kayıt işlemleri de 21 Ağustos 2024’te son bulacak. -
15.08.2024
İKÇÜ En İyiler Listesinde Tırmanışta
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafından ilan edilen Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2024-YKS) yerleştirme sonuçlarına göre İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) yüzde 100’e yakın doluluk oranı ile bu yıl da en çok tercih edilen üniversitelerden biri oldu. URAP’ın (University Ranking by Academic Performance) Türkiye’nin en iyi üniversitelerini sıraladığı 2024 verilerine göre İKÇÜ son 2 yılda 5 sıra ilerleyerek 34’üncü sıraya yerleşti. Üniversitelerin sadece öğrenci sayılarıyla değil, aynı zamanda bilimsel katkıları ve uluslararası başarılarıyla da değerlendirildiği listede, ‘ilk 60 en iyi üniversite’ sıralamasında tırmanışına devam eden İKÇÜ, ulusal ve uluslararası düzeydeki akademik başarılarını da tescillemiş oldu. Açıklanan YKS verilerine göre İKÇÜ’nün bu yıl ilk kez öğrenci alan Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Gemi ve Deniz Teknolojisi Mühendisliği Bölümü ile 46 lisans ve 5 ön lisans programına toplam 3.184 öğrencinin yerleştiği bildirildi. İKÇÜ bünyesinde bulunan bütün programlardaki doluluk oranları, eğitimdeki kalitenin ve tercih edilirliğinin bir göstergesi olarak öne çıkmaya devam ediyor. Yerleşen öğrenciler arasında, sayısal alanda en yüksek puan 508,76579 ile Tıp Fakültesi, eşit ağırlıkta en yüksek puan 421,43179 Hukuk Fakültesi, sözel alanda en yüksek puan 428,61457 ile Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü, yabancı dil alanında ise en yüksek puan 464,65387 ile Turizm Rehberliği Bölümü oldu. İKÇÜ’de en yüksek TYT puanı ile öğrenci alan ön lisans programı ise 439,25028 puanla Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Fizyoterapi programı oldu. Büyümeye, Hedeflerimizi Büyütmeye Devam Üniversitenin elde ettiği başarılardan duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, bu göstergelerin aday öğrencilerin tercihlerinde de önemli bir rol oynadığını söyledi. Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ hem büyümeye hem de hedeflerini büyütmeye devam ediyor. Her yıl eğitim kalitemizi daha da yükselterek öğrencilerimize en iyi hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Doluluk oranları, öğrencilerimizin üniversitemize olan güveninin bir göstergesidir. Bu başarıda emeği geçen tüm akademik ve idari personelimize teşekkür ediyorum” dedi. Ülke Geleceğinde Söz Sahibi Olacak Başarılı Gençlerimiz İçin Çalışıyoruz Akademik anlamda da yükselişini sürdüren İKÇÜ’nün yükseköğretimdeki yerini pekiştirmeye devam ettiğini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, bu başarıyı sürdürebilmek adına yönetim olarak çalışmalarına aralıksız devam ettiklerini vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Ulusal ve uluslararası iş birlikleriyle toplum yararına projeler üreten, ülke geleceğinde söz sahibi olacak başarılı gençleri en iyi şekilde yetiştirmek için var gücüyle çalışan bir üniversiteyiz. Fiziki ve akademik altyapımızı daima güncel ve geliştirme gayretiyle öğrencilerimizi en iyi şekilde geleceğe hazırlamak, hayal ettikleri kariyeri inşa etmelerini sağlamak için büyük bir çaba gösteriyoruz. Bir kez daha ailemize katılma başarısı gösteren öğrencilerimizi kutluyor, yeni öğrenim hayatlarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Sırada Kayıtlar Var İKÇÜ’ye yerleşmeye hak kazanan öğrenciler E-kayıt veya şahsen tercihlerine göre kayıtlarını tamamlayabilecek. E-Devlet üzerinden elektronik kayıtlar 19-21 Ağustos 2024 tarihleri arasında https://www.turkiye.gov.tr web sayfasından alınacak. E-Kayıt yaptıramayan veya şahsen kayıtlanmayı tercih edecek öğrenciler de 19-23 Ağustos 2024 arasında fakültelerinin ilan ettiği tarihte (saat 17.00'a kadar) Çiğli Ana Yerleşke Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonundaki kayıt masalarından bizzat başvurarak (nüfus cüzdanı kontrol edilmek suretiyle) yada noterden vekâletname verecekleri kişiler aracılığı ile kayıtlarını tamamlayabilecek. -
06.08.2024
İKÇÜ, Mezunlarının Zirvesinde
Üniversite Araştırmaları Laboratuvarının (ÜniAr) 2016 yılından bu yana, Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin memnuniyet düzeylerini sıraladığı “Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması” (TÜMA 2024) Raporu yayımlandı. “Popüler Programların Mezun Memnuniyeti 2024” araştırmasında, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 6 programı ile ilk 3’te, 9 programı ile de ilk 5’te yer alarak devlet üniversiteleri arasından önemli bir başarıya imza attı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü ile Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, devlet üniversiteleri mezun memnuniyetinde ilk sırada yer alarak en popüler programlar oldu. İkinci sırada yer alan Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü ile Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü de mezunlarının gözde programları arasındaki yerini aldı. Araştırmada, Tıp Fakültesi ile Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü 3’üncü, Eczacılık Fakültesi ile Turizm Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü 4’üncü olarak mezunlarının memnuniyetini yansıttı. İKÇÜ’de Eğitim Almak Büyük Bir Şans “Farkındayız, Farklıyız” mottosunun altında sundukları kaliteli eğitimin yanında öğrencilerinin kariyerini eğitim verirken planlayan çalışmalar yattığını kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ülkesine ve tüm insanlığa karşı kendini sorumlu hisseden; alanında uzman gençler yetiştirmenin gayretinde olduklarını aktardı. Yükseköğretimde doğru tercihin eğitim ve meslek hayatına yön veren önemli bir aşama olduğunu ifade eden Prof. Dr. Köse, İKÇÜ’yü tercih ederek iş hayatlarına başlangıç yapan mezunların memnuniyet sonuçlarından duydukları gururu paylaştı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu rakamlar gösteriyor ki İKÇÜ’yü tercih etmek, İKÇÜ mezunu olmak oldukça isabetli bir karar. Öğrencisini odağa konumlandıran eğitim ilkemizle eğitimlerinin bitiminde de öğrencisinin her zaman yanında olan bir üniversiteyiz. Fakültelerimiz bu konuda oldukça aktif. Mezunlarının her zaman yanında olan iş süreçlerini takip eden çok değerli hocalarımız var. Mezun buluşmalarımızın yanında mezun takip sistemimizi işler kılarak daha çok mezunumuza ulaşma gayretindeyiz” dedi. Öğrencilerimiz En Güzel Yol Arkadaşımız Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile Makine Mühendisliği bölümlerinin akredite programlar olarak eğitimlerini tescillediklerini hatırlatan Rektör Prof. Dr. Köse, tüm programlarda akreditasyon çalışmalarının hızlandırıldığını birçok bölümün bu sürece dâhil olarak değerlendirilmeye alındığını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Eğitim kalitesini resmi kuruluşlardan tescilleyerek öğrencilerinin daha kaliteli eğitim alması için yoğun çaba gösteriyoruz. Çünkü kalitemizin en büyük imzası değerli hocalarımızdan geliyor. Öğrencilerden gelen teveccühün arkasında çok değerli kadrolarımız bulunmaktadır. Bundan aldığımız güçle artan memnuniyet oranlarımızın devamlılığını sağlamak için hep birlikte daha fazla gayret göstereceğiz. Öğrencilerimizin geleceğine emek dolu, güler yüzlü dokunuşlarını eksik etmeyen tüm hocalarımıza, yakaladığımız sinerjide bize motivasyon kaynağı olan en güzel yol arkadaşımız olan tüm öğrencilerimize teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. ÜNİAR Değerlendirme Sistemi Nasıl İşliyor? ÜNİAR'ın değerlendirme sistemi, öğrencilere yönelik anketler aracılığıyla yapılmaktadır. Öğrenciler, üniversitelerinin eğitim kalitesi, akademik kadro, fiziki koşullar, sosyal olanaklar, kampüs yaşamı ve mezuniyet sonrası kariyer imkânları gibi çeşitli konularda görüşlerini bildirmektedir. Bu anketler sonucunda, her üniversite için genel bir memnuniyet skoru hesaplanmaktadır. -
25.07.2024
Tercihiniz İKÇÜ Olsun!
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” ile Yükseköğretim Kurumları Sınavında (YKS) tercih sürecine giren gençlerin heyecanına ortak oluyor. En doğru kararı vermek isteyen gençler ve onlar kadar heyecanlı olan ebeveynleri, Merkez Kampüs Fuaye alanında yer alan tanıtım stantlarında, istedikleri bölümler hakkında akademisyenlerden bilgi alırken; kampüsü de görme fırsatı yakalıyor. Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin ilk gününde Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu eşliğinde, Fuaye Alanını ziyaret eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’ye misafir olan gençler ve aileleriyle sohbet etti. Yüzde 100’e Doluluk Oranıyla Tercih Dönemini Kapatıyoruz Rektör Prof. Dr. Köse, 2010 yılında kurulan ve ‘Farkındayız Farklıyız’ sloganıyla kısa zamanda gençlerin ilgi gösterdiği üniversiteler arasında yer alarak adından söz ettiren İKÇÜ’ye duyulan teveccühten oldukça memnun olduklarını ifade etti. İKÇÜ’yü tercih eden öğrencilerin, gelecekleri ve kariyerleri için çok doğru bir adım attıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “ URAP'ın üniversitelerin akademik performansları doğrultusunda her yıl yayımladığı listeye göre 2010 yılından sonra kurulan üniversiteler içinde en iyi ilk üç üniversite arasında yer alıyoruz. Başarının takdirini öğrencilerimizin yoğun ilgisinden görmekteyiz. Üniversitemizin genel olarak tercih edilme oranı oldukça yüksek. Her yıl yüzde 100’e yakın bir doluluk oranıyla tercih dönemini kapatıyoruz. Bu bizler için büyük motivasyon kaynağı” diye konuştu. Bilginin kalbi İKÇÜ Merkez Kütüphanesinin zengin imkânlarının yanı sıra, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı öğrenci toplulukları, spor takımları ile gençlerin sosyal, kültürel, fizyolojik ve psikolojik gelişimlerini destekleyen faaliyetlerini sonuna kadar desteklediklerini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, yüze yakın çift ana dal, yan dal programı ile öğrencilere eğitim kariyerlerini çeşitlendirme fırsatı sunduklarını söyledi. Müreffeh Türkiye’nin Mimarları 36 ülke ile öğrenci değişim olanakları ile bine yakın uluslararası öğrencisi ile uluslararasılaşma felsefesi hedefinde dış dünyaya açılan bir İKÇÜ vizyonu çizdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, kaliteli eğitimin yanında topluma karşı sorumluluk hisseden, farkındalıkları yüksek bireyler yetiştirmenin derdinde olduklarının vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Biz gençlerimizi, her alanda gelişmiş, istikrar içinde büyüyen, güçlü, müreffeh Türkiye’nin mimarları olarak görmekteyiz. O yüzden araştıran, sorgulayan, üreten, kendini her alanda yenileyen, evrensel boyutta düşünebilen, aynı zamanda milli ve manevi yönü güçlü bir gençlik yetiştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Bölüm Tercihi Tüm Hayatı Şekillendirir Gençlerin geleceklerini şekillendirecek bölüm tercihlerinin bu anlamda çok önemli bir süreci ifade ettiğini aktaran Prof. Dr. Köse, seçilecek bölümlerin ülke ve dünyada gelişen dinamiklerinin de göz önünde bulundurulmasının önemine işaret etti. Rektör Prof. Dr. Köse, “ Meslek tercihleri bireylerin tüm hayatlarını şekillendirecekleri önemli bir karar alma sürecini ifade ediyor. Bunun yanında dünyanın, ülkenin ve toplumun ihtiyaçlarının yanında kişisel becerilerin ön planda tutulması da oldukça önemli. Çünkü kişi severek yaptığı bir meslekte başarılı bir kariyer eder. Bu çoklu paradigmada gençlerimizin birçok dinamiği göz önünde bulundurarak kararlarını vermeleri gerekir” dedi. İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin verimli geçmesi temennisini paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, tercih süreci heyecanı yaşayan tüm adaylara başarılar diledi. Tercihiniz İKÇÜ Olsun Her fakülteden akademisyene soru sorma imkânının olduğu alanda ayrıca sağlık, kültür ve spor daire başkanlığı, kurumsal iletişim koordinatörlüğü, uluslararası öğrenci koordinatörlüğü birim sorumlularının yer aldığı İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” 26 Temmuz 2024 Cuma Günü mesai saati bitimine kadar açık kalacak. Ayrıca İKÇÜ hakkında merak edilen tüm konu başlıklarına adayogrenci.ikcu.edu.tr web adresinden de ulaşım sağlanabilecek. -
25.07.2024
İKÇÜ-SGK Arasında “Kuşaklararası Dayanışma” Protokolü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü arasında 'Emeklilik Yılı' iş birliği protokolü imzalandı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli tarafından imzalanan protokol, emeklilere yönelik ortak faaliyetleri kapsıyor. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Genel Sekreter Nuretdin Memur’un da hazır bulunduğu imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ olarak üniversite-toplum bütünleşmesini, toplumsal değerlerin öne çıkarılmasını ve yaşatılmasını sağlayacak kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetlerine oldukça önem verdiklerini söyledi. Kendini Geliştirmenin Yaşı Yoktur Mezunlarının ileride aktif bir parçası olacakları toplumun güncel meselelerine hâkim, çözüm odaklı bireyler olması için tüm paydaşlarla birlikte faaliyetler geliştirdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Toplumun her kesim ve her yaş grubuna hitap eden geliştirici ve eğitici projeleri toplumsal sorumluluk bilinci ile gençlerimizden aldığımız güçle hayata geçirmeye devam ediyoruz. Kuşaklararası dayanışma kavramı çok önemli. Bu aynı zamanda bir minnet borcudur. Kültürümüzün ve değerlerimizin en kıymetlileri olan yaşlı bireylerimizi, toplumla bütünleşmesi, yaşamın her alanına ve anına katılmalarını teşvik etmek, aktif olmalarını sağlamak bizim elimizde. Kendini geliştirmenin, yeni şeyler öğrenmenin herhangi bir yaşı yoktur. Yaşam boyu öğrenme prensibini destekleyen bu protokol kapsamında üniversite olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yapmaktan memnuniyet duyacağız. İş birliğimizin her iki kurum için de hayırlı olmasını diliyorum" şeklinde konuştu. “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” Protokole ilişkin bilgi veren SGK İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli, 2024 yılının “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” projesi ile Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından ‘Emekliler Yılı’ olarak ilan edildiğini aktararak bu kapsamda yapılan tüm faaliyetlerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından koordine edildiğini kaydetti. Emeklilerin toplumdaki önemine vurgu yapan İl Müdürü Baydilli, “Onların hayatlarına dokunan, kolaylaştıran, sosyal hayatta daha fazla görünür olmalarını sağlayan ve daha mutlu bir yaşam sürmelerine vesile olan bu tür iş birlikleri içinde bulunmaktan oldukça memnuniyet duyuyoruz. Bu konuda duyarlılık gösteren Rektör Prof. Dr. Köse’ye ve tüm yönetim ekibine şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İki kurum arasında imzalanan protokol, sürekli eğitim merkezinde emeklilere yönelik programların oluşturulması, fotoğrafçılık, aşçılık, pastacılık gibi alanlarda açılan kurs, atölye, seminer, dijital okuryazarlık gibi eğitim faaliyetlerine, tiyatro gösterisi, müzik dinletisi gibi etkinliklere, sanat atölyelerine (ebru, kil, resim), sanat gruplarına (koro, müzik topluğu) manevi destek uygulamalarına yaşlı bireylerin katılımlarını desteklemeyi amaçlıyor. -
25.07.2024
İKÇÜ ve AVEK Otomotiv’den Gençler İçin Güç Birliği
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) AVEK Otomotiv Sanayi Ticaret A.Ş arasında üniversite-sanayi çalışmaları kapsamında iş birliği protokolü imzalandı. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ile AVEK Otomotiv Bölge Müdürü Hüseyin Genç tarafından imzalanan protokol töreninde; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Proje Genel Koordinatörü Doç. Dr. Levent Aydın da hazır bulundu. İKÇÜ ile Paşalı Grubu kuruluşu olan AVEK Otomotiv arasında gerçekleştirilen protokol ile bilimsel araştırma, eğitim-öğretim, uygulama alanlarında ortak çalışmalar yapılarak üniversite-sanayi iş birliğine katkı sağlanması hedefleniyor. Teori ve uygulama alanlarında bütünlüğü sağlayacak ortak etkinlikler, araştırmalar ve projeler gerçekleştirmek gibi maddeleri içeren protokol hakkında görüşlerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, iş dünyası ile iç içe bir eğitim modelini önemsediklerini vurgulayarak bunun hem sektöre hem de üniversitenin gelişimine katkı sağlayacağını belirtti. Her şey ‘Gençlerimiz’ İçin Türkiye Yüzyılı vizyonunda yer alan, kritik teknolojilerde “tam bağımsızlık” ilkesine akademiden sunulacak katkıların önemine vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Köse, “En büyük kıymetlimiz olan gençlerimizin, araştıran, keşfeden, çözüm üreten enerjisi ve üretkenliğiyle Türkiye Yüzyılının mimarları olacağının bilincindeyiz. Bize düşen görev onları alanlarının öncü teknoloji firmaları ve sektör profesyonelleri ile buluşturmaktır. İş birliği projeleriyle öğrencilerimizin edindikleri teorik bilgileri, pratik deneyimlerle harmanlamalarına köprü oluyoruz. Teknolojiyi en iyi kullanan firmalarımıza da birikimlerini gençlerle paylaşma imkânı sunarak ülkemizin nitelikli insan kaynağını ve beşeri sermayesini güçlendiriyoruz. Umuyorum ki Türkiye’nin en büyük şirketlerinden olan AVEK Otomotiv ile başladığımız önemli yol arkadaşlığı ile önümüzdeki dönemde yürüteceğimiz ortak çalışmaları çok daha ileri bir noktaya taşıyacağız” diye konuştu. İKÇÜ ile İş Birliğinden Gurur Duyduk AVEK Otomotiv Bölge Müdürü Hüseyin Genç de sektörünün önde gelen birikimine ve yetkinliğine sahip kuruluşu olarak İzmir’de İKÇÜ ile ortak çalışma alanlarında faaliyetler yürütecek olmaktan duydukları memnuniyeti paylaştı. Bölge Müdürü Genç, “Yaklaşık 8 aydır devam eden görüşmelerimiz altını çizerek ifade etmek isterim ki; yöneticilerimizin, hocalarımızın samimi ve içtenliği ile devam etti. Bu görüşmelerimizin neticesinde burada olmak bizim için gurur kaynağı. İzmir’de devlet üniversitesi olarak İKÇÜ ile çalışmayı tercih ettik. Bu tercihimizden oldukça mutluyuz. Bundan sonraki yol haritamızda gençlerimizin yetişmesinde katkı sağlamak adına elimizden geldiğince katkı sunacağız. Üniversitemizin de bizlerin faaliyet alanlarına önemli katkılar sağlayacağı görüşündeyiz. Başta Rektörümüz nezdinden tüm hocalarımıza şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. -
18.07.2024
“İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ”
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında, “İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ” başlıklı programa ev sahipliği yaptı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin moderatörlüğünde, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker'in "Akademi ve Eğitim Bağlamında İhanete Giden Sürecin İdeolojisi" başlıklı sunumuyla konuşmacı olarak yer aldığı programda; İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, "FETÖ'nün Medya Stratejisi ve 15 Temmuz Gecesi Uluslararası Medya", İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, "Örgütlü Duygu İstismarı ve FETÖ'nün Din Ticareti" başlıklarını irdeledi. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen programı, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, dekanlar ile çok sayıda akademik ve idari personel takip etti. Sapkınlık Seviyesinde Bir Yapılanma Tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla yad ederek konferansın açış konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, küresel sömürgeci güçlerin dünyanın birçok coğrafyasında etnik yapılar ve dini gruplar üzerinden dizayn ettikleri kaos projelerini hayata geçirdiklerini ifade etti. Bu güçlerin en büyük uygulama alanlarının ise etnik gruplar olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, sözde dini gruplar üzerinden oluşturdukları terör örgütleri ile toplumları parçalamayı hedeflediklerini söyledi. Prof. Dr. Köse, “FETÖ yapılanması diğer örgütler gibi küresel güçler tarafından oluşturulan laboratuvar üretilmiş bir örgüttür. Klasik sosyolojik yapılarla bunlar açıklayamıyor ve sınıflandıramıyorsunuz. Bu örgütün çoklu sosyolojik yapısı var ve yabancı istihbarat örgütlerinin bütün halinde bu yapıda yer aldığından bahsedilmektedir. Bizim gibi ülkeler üzerinde yürüttükleri farklı stratejileri var. Çevremizdeki ülkelere bakın, üretilen kaoslar neticesinde birçok ülke parçalandı. Bizde de bu denemelerinin en sonuncusu FETÖ oldu. Prof. Dr. Erol Güngör, ‘Din kitleleri harekete geçirmedeki en etkili araçtır’ diyor. Eğer insanları bir şeye inandırabilirseniz onları kolaylıkla istismar edebilirsiniz. FETÖ de dini kullanan bir örgüttü. Elebaşına olan bağlılıkları Hz. Peygamber’den üstün olduğuna inanacak kadar sapkınlık seviyesindeydi. Peki niye bizde başarılı olamadılar? Çünkü bizde sağlıklı, güçlü, başarılı bir din eğitimi var. Dünyanın birçok ülkesinden Türkiye’nin din eğitim programlarını incelemeye geliyorlar. Türkiye’nin şansı birbirinden değerli fakültelerinin, imam hatip liselerinin, diyanet teşkilatlarının olmasıdır. Bu kurumlar ayakta olduğu sürece bunlar militan yetiştiremeyecekler. Küreselcilerin oyununa maruz kalan milletimiz yazdığı kahramanlık destanlarına bir yenisini daha ekleyerek sömürgecilere gereken cevabı vermiştir” dedi. Kripto FETÖCÜ’ler Sinsice İntikam İçin Bekliyorlar Bu küresel örgütün en büyük tahribatı akademik camia ve Türkiye'nin nitelikli insan gücü üzerinde yarattığını vurgulayan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, örgütün Türkiye’nin bir neslini adeta kaybettiğini söyledi. “Başka ülkelerin emrine tahsis edilmiş kurşun asker yapılan insan sermayesini ülkemiz FETÖ yüzünden kaybetti” diye konuşan Prof. Dr. Şeker, akademide yaptıkları hezimetle gerçek bilim insanlarının mağdur edildiğini, ülke yararına yapılacak bilimsel projelerin önüne geçildiğini kaydetti. Başkan Prof. Dr. Şeker, “Hizmet adı altında ülkemizde birçok hezimete yol açtılar. Okul, dershane, medrese dedikleri yapılara hapsettikleri gençlerimizi istedikleri kalıplara soktular. Örgütlü takiye kültürünün temeli, kendi paralel yapısını devlete karşı kurgulayan, kendi içinde terfi işlemi yapan, evlendirme kararı veren, gençlerimize kod isimler vererek milletinden koparan, ailesinden koparan bir yapı. Anadolu’nun fakir çocuklarından bir halka oluşturuyorlar. Zengin çocuklarını da boş bırakmıyorlar. Ailelerin mal varlıklarına adeta mafyavari usullerle, tehditlerle, şantajlarla, bağış adı altında el koyuyorlar. Bu süreçlerde çocuklarını bu yapıda kaybeden anne-babaların gözyaşlarına şahit olduk. Türkçeyi yaydıklarını iddia ettikleri okulların da yabancı ajanların tekelinde olduğunu, misyonerlik faaliyetlerinin uygulama alanı olduğu ortaya çıktı. Kapatılan 15 örgüt üniversitesini kurgularken mütevelli heyetlerine her alandan isimlerle setler getirdiklerini, hocalarını ise zaman zaman farklı görüşlerden de seçtiklerini gördük. Diğer taraftan akademik yeterliliğe sahip olmayan kadrolarını da yabancı dil yeterlilik sınavlarında kurdukları sistem sayesinde pek çok diğer üniversiteye atadılar. Sürecin içinde hala uyuyan kripto FETÖ üyeleri var ve sinsice intikam için bekliyorlar. Akıllanmaları, tövbe etmeleri diye bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bunlar akıllarını ve kalplerini satmışlar. Menfaatle örülen simbiyoz yapıdaki bu örgüte üye olanlar bal var diye gelen sinekler gibiler. Olay Türkiye’nin son 60 yılında NATO çerçevesinde sistematik kurgulanan bir yapıdır. Biz uyanıklığımızı devam ettirmeliyiz. Ülkemizin beşerî zenginliğini bunlara kaptırma lüksümüz yok. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin” şeklinde konuştu. Tüm Kitle İletişim Araçlarını Kullanarak Darbeye Yürüdüler FETÖ, yapılanmasını tüm medya araçlarını kullanarak sistematik olarak yürüttüğünü kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, örgütün ilk günden itibaren halka ulaşmanın en kolay yolunun bu araçlardan geçtiğinin farkında olduğunu söyledi. Medya yapılanmasının üç aşamada gerçekleştiğini aktaran Prof. Dr. Bulduklu, ilk dönemde, dini istismar eden buna duygu yükleyen sohbetlerin kitle iletişim araçları ile empoze edildiğini belirtti. Prof. Dr. Bulduklu, “ İkinci dönem seri propaganda dönemidir. Bu dönem, kitle iletişim araçlarını tekellerine almaya başladıkları dönemdir. Alanında uzman kişilerle çalışmışlardır. Üçüncü dönem itibarsızlaşma ve yerinden etme odaklı ‘guguk kuşu’ adını verdiğim dönemidir. Guguk kuşunun yavrusunu başka yuvaya bırakıp diğer kuşlarla fark etmeden büyümesini sağlaması gibi duygusal istismar döneminden sonra kendi dışından farklı görüşlerden yapıları destekleyen bir yaklaşımla medyada yayılıyorlar. Uluslararası arenada da dini yumuşatmaya, modernleştirmeye yönelik söylem geliştiriyorlar. Bu yönde mesajlar üreterek ‘ılımlı vaiz’ misyonuyla ‘dinler arası diyalog’ kavramını ortaya atarak uluslararası kamuoyuna mesaj veriyorlar. 1998 yılında Papa ile görüşmesi bu açıdan önemli bir fotoğraftı. Gazete, televizyon ve ajans yapılanmaları yanında dergileriyle, kendi kurguladıkları senaryolarla yaptıkları dizilerle, reklam filmleriyle, siyasi erke, yargıya, ulusal ve uluslararası kamuoyuna propaganda amaçlı mesajlarını doğrudan vermeye başlıyorlar. Darbeye giden yolda özellikle dershanelerin kapatılmasından sonra bu araçların sayısının arttırıldığını, daha sonra da yeni medya alanına da girmeleriyle 132 adet medya organına ulaştığını görmekteyiz. Ulusal ve uluslararası kamuoyuna antidemokratik rejim, diktatörlük, yolsuzluk, yargıya, askere müdahale, siyasi istikrarsızlık başlıklarında verdikleri mesajlarla muhalefeti de arkalarına alarak darbe kalkışmasına giden sürecin tüm basın yayın organlarınca, uzman kişilerce yönetildiğini görmekteyiz. Bu yapının yardakçıları, yandaşlarının yatakta basıp, şafakta asacaklar mesajları ile halka da alttan korku empoze ederek sokağa çıkmamaları için ellerinden gelen tüm açıklamaları yaptıklarını, tweetleri attıklarını görüyoruz” diye konuştu. Vesayet Odaklarına Truva Atı Oldular Küresel güçlerin özellikle Ortadoğu üzerinde dini gruplar üzerinden oynadıkları büyük oyuna dikkat çeken İKÇÜ İlahiyat Fakültesinden Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, bu grupların kendilerini Allah adına söz söylemeyi misyon edinen görüntüsüyle Batı’nın bölgedeki Truva atları olarak önemli işlev üstlendiklerini kaydetti. Doç. Dr. Emiroğlu “Tarihe bakacak olursanız İslam, Hıristiyanlık için hep bir tehditti. İslam’ın bayraktarlığını alan Türkler de büyük tehdit oluşturdu. Günümüze gelindiğinde vesayet odaklarına Truva atı görevi gören, terörize edilen bu gruplar nedense tüm mücadelelerini kendi içinden çıktıkları dindaşları ve soydaşları üzerinden yürütmektedir. Bu grupların FETÖ ile benzer özelliklerinin olduğunu görüyoruz. Bu örgütlerdeki grup normlarında sorgulamaya asla izin verilmez. Grup normlarının dışında hareket etmenize farklı davranış sergilenmesine müsamaha gösterilmez. ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ şeklinde kurgulanan bir yapıya sahiptirler. İpotekli kimlik bu yapılarda kullanılan bir kavramdır. Kimliği, dini bir formasyonla, aşama aşama ele geçiren sistematiğin uygulandığını görüyoruz. Tüm dini kült yapılarda olduğu gibi kendileri dışında olan tüm gruplar onların aşağısındadır, değersizdir. Kendilerini ilahi buyruğa en yakın olarak görürler. Sorgulamaya fırsat vermeyen bu istismarcı, sömürücü yapısıyla canavarımsı duygularla kendi halkını, meclisini vuracak bir akıl tutulmasına dönüşmesi bu süreçlerle gerçekleşiyor. Bu gibi yapılara maruz kalmamak adına iyi ki İlahiyat Fakülteleri, Diyanet İşleri Başkanlığı var, halkın doğru kaynaklardan öğrenecekleri yayınlara imza atıyorlar ki onlar bu yapıları asla sevmediler. Bu anlamda bizlere çok büyük görev düşüyor” dedi. Konferans Rektör Prof. Dr. Köse’nin Prof. Dr. Şeker’e katılımları dolayısıyla plaket takdimi ile son buldu. -
09.07.2024
İKÇÜ, Ata Yurdunda "Kayıp Kenti" Gün Yüzüne Çıkarıyor
Türklerin ata toprağındaki "kayıp kenti" Togu Balık'ın kalıntıları bulundu. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Moğolistan Bilimler Akademisi Arkeoloji Enstitüsü, Moğolistan'ın Tuul Vadisi'nde yürüttükleri kazı çalışmalarındaki alanın Dokuz Oğuzlar'ın yaşadığı ve Göktürkler ile savaştığı "Togu Balık" kenti olduğunu kanıtladı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesinden akademisyenler, Moğolistan'da ortak kazı yapmayı içeren protokol kapsamında Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) desteğiyle çalışmalarını sürdürüyor. Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarında da adı geçen Dokuz Oğuzlara (Uygurlar'ı kuran boylar) ait Togu Balık kenti olduğu düşünülen, Moğolistan'ın Tuul Vadisi'ndeki yerleşim yeri kalıntılarında gerçekleştirilen ortak kazı çalışmalarında 30 kişilik ekip görev alıyor. İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan'ın koordinasyonu ve Prof. Dr. Anıl Yılmaz ile Doç. Dr. Enkhtur Altangerel'in başkanlığında yürütülen çalışmalarda, eski Türklerin inanç, ölü kültü, şehircilik gibi konularda geliştirdikleri yaşam şekilleriyle ilgili detaylı bilgilere ulaşılması hedefleniyor. Alanda kazı çalışması ve yüzey araştırmaları sürdürülüyor. Araştırma, Tuul Nehri'nin iki yakasındaki şehir kalıntıları ve buraları çevreleyen Mayhan, Tömst ve Agit dağlarını kapsayan 100 kilometrekarelik alanda gerçekleşiyor. "Eski Türklerden kalma sayısız kültür varlığı var" Kazı projesinin sorumlusu Prof. Dr. Şaban Doğan, pek çok Türk devlet ve topluluğuna ev sahipliği yapan, Türkler için kutsal kabul edilen Ötüken'in de bulunduğu Moğolistan topraklarında eski Türklerden kalma şehir harabeleri, anıt mezar kompleksleri, kurganlar ve petroglifler başta olmak üzere sayısız kültür varlığı bulunduğunu belirtti. Moğolistan'da Bilge Kağan, Kül Tigin ve Tonyukuk yazıtları başta olmak üzere bugüne kadar 200'e yakın yazıt bulunduğunu aktaran Doğan, bilim camiasının bu topraklara 1800'lü yılların sonunda başlayan ilgisinin artarak devam ettiğini ifade etti. Doğan, Moğolistan'da her yıl 60 ila 90 arasında uluslararası bilim heyetlerinin dahil olduğu arkeolojik çalışmalar yapıldığını aktararak, "Maalesef Türkiye merkezli kazı çalışmaları yok denecek kadar az. TİKA tarafından oluşturulan ekiplerle gerçekleştirilen Bilge Kağan ve Tonyukuk anıt külliyelerindeki kazılar dışında 2019'a kadar bu ülkede kurumsal olarak Türkiye merkezli kazı çalışması yapılmadı." dedi. İslamiyet öncesi Türk tarihini, kültür ve medeniyetini anlayıp yorumlayabilmek için bu coğrafyada arkeolojik çalışmaların yapmanın önemini vurgulayan Prof. Dr. Doğan, "Almanya, Rusya, Çin, Japonya başta olmak üzere pek çok ülke yaklaşık 200 yıldır bu topraklarda arkeolojik çalışmalar yapmaktadır. Maalesef Türkiye bu alanda geride kaldı, arzuladığımız noktadan çok uzağız. Türkiye'nin tek Türk-İslam Arkeolojisi bölümünü bünyesinde bulunduran üniversitemiz 2018 yılında rektörümüzün öncülüğünde bu coğrafyada arkeolojik çalışma yapmak için girişimlerde bulunmuş o yıldan günümüze kadar Moğolistan'da önemli çalışmalar yapmıştır." diye konuştu. "Togu Balık olduğunu ispat edecek buluntulara ulaştık" Hedeflerinin Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarında adı geçen, bugüne kadar yeri tespit edilemeyen Togu Balık'ı gün yüzüne çıkarmak olduğunu söyleyen Doğan, şunları kaydetti: "Tarihi kaynaklarda adı geçen ancak neresi olduğu bugüne kadar tam olarak tespit edilemeyen Togu Balık, bilinen Uygur şehirlerinden çok daha eski. Bu şehrin gün yüzüne çıkarılıp kazılması Uygurlar'ın yerleşik yaşamına dair bulgularımızı en az 100 yıl geriye götürecek. Çalıştığımız alanla ilgili uzun zaman yüzey araştırmaları ve literatür taraması yaptık. Bazı çalışmalarda bölgede Uygur dönemiyle ilişkilendirilebilecek buluntulardan bahsedilmiş, ancak detaylandırılamamıştı. Biz bu bölgenin Togu Balık olduğunu ispat edecek buluntulara ulaşmayı başardık. Kazı çalışması yaptığımız bir bina kalıntısında binaya ait olduğu kesinleşen Uygur seramiklerine ulaştık. Ekibimizdeki Türk ve Moğol arkeologlar bu konuda hemfikir. Biz artık net olarak burası Dokuz Oğuzlar'ın Togu Balık şehri diyebiliyoruz. Bize göre çok önemli bir keşif. Bu, Türklerin yerleşik hayata geçişine dair yeni bilgilere ulaşılmasını sağlayacak." https://www.aa.com.tr/tr/kultur/turklerin-ata-topragindaki-kayip-kenti-togu-balikin-kalintilari-bulundu/3267785 -
09.07.2024
İKÇÜ’lü Sosyal Bilimcilerin Mezuniyet Coşkusu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesinde 11 ayrı bölümden 210 öğrenci kep atarak mezuniyetlerini kutladı. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Doç.Dr. Erdem Geçit ve Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik ev sahipliğinde düzenlenen törende Spor Salonunu dolduran yüzlerce konuk, gençlerin mutluluğuna ortak oldu. Bilgi ve Belge Yönetimi, Coğrafya, Felsefe, Medya ve İletişim, Psikoloji, Sosyoloji, Tarih, Türk Dili ve Edebiyatı, Türk-İslam Arkeolojisi bölümlerinde okuyan öğrenciler için düzenlenen mezuniyet törenini, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Proıf. Dr. Yasin Bulduklu, dekanlar, dekan yardımcıları, bölüm başkanları, akademik ve idari personel ile mezun gençlerin yakınları takip etti. Sadece Bir Diploma Değil, Büyük Bir Miras Taşıyorsunuz İKÇÜ’lü sosyal bilimcilerin heyecanını paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, gençlerin öğrenme yolculuğunda, yeni başlangıçlara açılan bir dönemin başladığını kaydetti. Prof. Dr. Akbaş, “Öğrenim süreniz boyunca insan kültürü, tarihi, dili ve bunların çeşitli ifadelerinin derinliklerine daldınız. Sadece alanınızla ilgili teorik bilgiler edinmekle kalmadınız, aynı zamanda doğru ve tutarlı düşünme ve insanlığın çeşitli durumlarını derinlemesine anlama gibi çok değerli becerileri de geliştirdiniz. Ancak öğrenme yolculuğunun asla gerçekten sona ermediğini hatırlatmak isterim. Bilginizi arttırmaya, güncellemeye ve çevrenizdeki dünya ile etkileşime girmeye devam etmeniz başarılı olmanız için büyük önem taşıyor. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinden ayrılırken, sadece bir diploma değil, aynı zamanda bir miras taşıdığınızı bilin. Bundan sonra yapacağınız katkılarınızın daha güzel bir geleceği şekillendireceğinden ve sizlerin milletimiz ve insanlık hayrına yapacağı çalışmalarla bizi gururlandıracağınızdan hiç şüphemiz yok” diye konuştu. Etik İlkelerin Eşliğinde Uzun Bir Yürüyüş Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik de 6’ncı dönem mezunlarını çalışma hayatına uğurlamaktan duydukları mutluluğu paylaştığı konuşmasında iftihar ve hüznü bir arada yaşadıklarını söyledi. Doç.Dr. Gedik, “Üniversite eğitimi yeni bir dünyanın kapılarını aralamak demektir. Bilimsel bilginin değerini etik ilkelerin sahipliğini bilmek demektir. Uzun bir yürüyüş gerektirir üniversite yolu. Engebelerle ve sınavlarla doludur. Ancak sonunda çelik gibi göğüslemeyi bilmektir hayatı. Bugün biz öğretim üyelerinin varlık nedeni olan öğrencilerimizin mezun ediyoruz. Fakültemizden desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse ve rektör yardımcıları hocalarımıza, üniversite yönetim kadrosuna, fakültemizin kıymetli öğretim üyelerine, fakültemizin idari personeline ve bin bir zorlukla öğrencilerimizi destekleyen siz değerli ailelerimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Bu unutulmaz güne tanıklık ettiğiniz için tüm konuklarımıza şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İKÇÜ’yü Çok Özleyeceğiz Psikoloji Bölümünü üstün başarıyla bitirerek fakülte birincisi ve üniversite birincisi olarak mezun olan Dila Bulut ise İKÇÜ’yü özlemle hatırlayacaklarını kaydetti. Bulut, Fakültemizi ve bölümümüzü böylesine bitirmemde desteğini arkamdan hiç eksik etmeyen ve her koşulda bana sevgiyle saygıyla yaklaşan canım annem ve babam başta olmak üzere, hocalarımın ve arkadaşlarımın da payları büyüktür. Evimizden çok vakit geçirdiğimiz ve bizi birleştiren okulumuzu, dostluklarımızı ve değerli hocalarımızı çok özleyeceğiz. Okulumuzda yaşadığımız tüm güzel anlara vesile oldukları için başta Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Saffet Köse’ye, Dekanımız Sayın Prof. Dr. Şaban Doğan’a, alanlarında her türlü bilgi ve deneyimi aktararak anlayışla ve sevgiyle yaklaşan bölüm başkanımız Sayın Prof. Dr. Mustafa Şahin’e ve üzere tüm saygıdeğer hocalarıma, üniversitemizin görünmeyen perde arkasındaki tüm idari personeline bütün kalbimle şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum ” diye konuştu. Üniversite birincisi Dila Bulut ve bölümlerinde dereceye giren öğrencilere plaket takdimi ve mezuniyet kütüğüne plaket çakılması ile davam eden mezuniyet töreni, keplerin havaya atılmasıyla son buldu. -
28.06.2024
İKÇÜ’lü Hekimler Göreve Hazır
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2023-2024 Akademik Yılı mezunları, “hekimlik yemini” ederek mesleğe ilk adımı attı. Âşık Veysel Rekreasyon Alanında düzenlenen mezuniyet töreninde 178 genç hekim, ailelerin coşkulu alkışları eşliğinde sahnede tur atarak alandaki yerlerini aldı. Törene İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal ev sahipliği yaparken; Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Yasin Bulduklu, İzmir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. M. Emre Erkuş, İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Bülent Çalık, SBÜ İzmir Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Enver İlhan, İzmir Adli Tıp Kurumu Grup Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir, İzmir Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. M. Yekta Öncel, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, öğretim üyeleri ve çok sayıda aile gençlerin coşkusuna ortak oldu. Önce Gönül Alın Sonra Şifaya Aracılık Edin. Törende, mezun hekimlerin ve ailelerinin heyecanını paylaştıklarını ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, tıbbın giderek teknolojik hale gelen yapısında sağlığın ana önceliğinin insan hayatı olduğunu ve tedavi süreçlerinde hasta psikolojisinin doğru anlaşılmasının önemine değindi. Prof. Dr. Bulduklu, “İşinizi yaparken hastanın önce insan olduğunu unutmayın. Hastalığın tedavisinin salt fiziksel ya da teknolojik yöntemlerle mümkün olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Unutmayın ki iyileşmek için önce zihne ve ruha odaklanmak lazım. Bunun için ise gönüle girmek zorundasınız. Önce gönül alın sonra şifaya aracılık edin. Mezun olup, hayata atıldıktan sonra, ne kadar meşgul olursanız olun, İKÇÜ Tıp Fakültesi mezunları olarak, birbirinizle ve bizimle irtibatı koparmayın. Burada kazandığınız dostluk ve arkadaşlıkları unutmayın. Vefanın en önemli insani değerlerden biri olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Her birinizin kariyer yolculuğunda ilerlerken kazanacağınız tecrübe, sizden sonra gelen arkadaşlarınıza yol gösterecektir. Yaşadığınız tecrübeleri, başarı öykülerinizi bireysel iletişim yollarıyla birlikte, aktif hale getirilmiş olan mezun iletişim sistemimiz üzerinden paylaşmanız, onların ufkunu açacaktır” dedi. Her Türlü Problemi Aşacak Güçtesiniz Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal da afiliasyon yapılarak kurulan tıp fakülteleri içerisinde akreditasyon belgesi alan ilk fakülte olduklarını hatırlattı. İKÇÜ mezunu hekimlerin güçlü bir donanım ile mesleğe kazandırıldığını kaydeden Dekan Prof. Dr. Topal, “Fakültemizin artan bir ivme ile ulusal ve uluslararası düzeyde tanınan ve daha yüksek başarılara ulaşan bir tıp fakültesi olması idealimiz, özveri ile çalışmalarına devam eden öğretim üyelerimiz, bugün buradan mezun ettiğimiz sevgili öğrencilerimiz ve ortak çalışmalarda bulunduğumuz paydaşlarımız ile eş güdümlü çalışmamızla mümkün olacaktır. Genç meslektaşlarımızın edindikleri güncel teorik ve pratik bilgiler bundan sonraki meslek hayatlarında her zaman en büyük rehberleri olacaktır. Bu donanımla gerçek hayatın önünüze çıkaracağı her türlü problemi aşacak güçtesiniz. Bir insanı hayata döndümek, onun acılarını dindirmek kadar kutsal bir şey yoktur. Bunun manevi hazzı hiçbir maddi unsura değişilmez. İşte bu anlayışla hem kendi vatandaşlarımıza hem de Dünya’nın dört bir yanından şifa bulmak umuduyla sizlere başvuran insanlara şifa dağıtacaksınız. Toplumda da her zaman hak ettiğiniz saygıyı da göreceksiniz” şeklinde konuştu. Akredite Bir Okulda Okumuş Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Fakülte temsilcisi Erald Bakiu, akredite edilen bir fakülteden mezun olmanın gururunu paylaştıklarını ifade ettiği konuşmasında Pandemi şartlarının alınan önlemler neticesinde eğitim hayatlarına asgari şekilde yansıdığını kaydetti. Dr. Bakiu, “Pandemiden eğitimimiz en az derecede etkilendiyse, fakültemizin yönetim kurulları, öğretim üyeleri ve öğrenci temsilci teşkilatı sayesindedir. Belirsizliklerle dolu olan bu süreçte, asla değişmeyen kemikleşmiş ders sunumlarımız bize adeta bir topraklama etkisi yarattı. Bize akredite bir okulda okumuş olmanın gururunu yaşatan, senelerdir değerli vakit ve enerjilerini akreditasyon ve reakreditasyon süreçlerine ayıran, başta dekanımız Prof. Dr. Fatih Esad Topal, eski dekanlarımız Prof. Dr. Barış Önder Pamuk ve Prof. Dr. Gökhan Köylüoğlu, dekan yardımcıları Doç. Dr. Serkan Bilgin ve Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, eski dekan yardımcıları Prof. Dr. Melih Kaan Sözmen ve Doç. Dr. Esra Meltem Koç, Öz Değerlendirme Kurullarında görevli olan tüm öğretim üyeleri ve öğrencilere teşekkür ederim” diye konuştu. Dönem birincisi Dr. Asiye Şen mezunlar adına yaptığı konuşmasında eğitim hayatları boyunca kendilerine her konuda destek veren tüm hocalara teşekkür etti. Dr. Şen, “Değerli hocalarım tıp fakültesine başladığımız ilk günden bizlere doktor hanım doktor bey olarak hitap ederek doktor olmanın bilincini bizlere aşıladığınız için doktorluğun sadece hasta tedavi etmek olmadığını yaptığınız akademik çalışmalara bizleri de dâhil ederek gösterdiğiniz için bizlerin iyi hekim olabilmemiz için verdiğiniz emeklere minnettarız. Her bir hocamızın bize kattığı değerler meslek hayatımızda bizimle olacak” dedi. Dekan Prof. Dr. Fatih Esad Topal’ın dönem birincisi Asiye Şen, dönem ikincisi Cansu Kaya, dönem üçüncüsü Serap Nihan Özalp’a hediyelerinin takdiminin ardından başarılı hekimler geleneksel fakülte yaş kütüğüne plaka çaktı. Mezuniyet belgelerini hocalarının elinden alan genç hekimler, Dekan Prof.Dr. Topal eşliğinde hekimlik andını içti ve keplerini havaya atarak çalışma hayatına adım attı. -
05.06.2024
2023-2024 Dönemi Akademik Kurulları Tamamlandı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, fakülte ve yüksekokulların yöneticilerinin koordine ettiği akademik kurullara katıldı. Sırasıyla, İlahiyat, Mühendislik ve Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Sağlık Bilimleri, Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık, Turizm, Orman, Su Ürünleri, Gemi İnşaatı ve Denizcilik, Hukuk, Sanat ve Tasarım fakülteleri ile Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yabancı Diller Yüksekokulu’nun 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı faaliyetlerinin ele alındığı kurullar, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında tamamlandı. Kurul toplantılarında, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, ev sahibi dekanlar, enstitü, yüksekokul müdürleri, bölüm, anabilim dalı başkanları, akademik ve idari personel de yer aldı. Gayretimiz de Ortak, Başarımız da… Dekanlar tarafından, mevcut akademik durum, geleceğe yönelik hedefleri içeren sunumların yapıldığı kurulları değerlendiren Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, yeni dönemin tüm İKÇÜ personeli için hayırlı olması temennisini paylaştı. Yönetim olarak öğrencilerinin bilgi, birim ve tecrübelerini zenginleştirecek bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere öncelik verdiklerini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, başarı çıtasını yukarı taşıyacak tüm çalışmalarda akademik ve idari personelin ortak gayretinin olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Üniversite olarak yeni eğitim-öğretim yılıyla birlikte belirlediğimiz stratejik hedeflerimiz doğrultusunda var olan bölüm ve programlarımızı daha da geliştirmek, gerekli duyulan alanları yeniden yapılandırmak, akademik ve idari kadromuzu da güçlendirmeye devam etmek için var gücümüzle çalışmaktayız. Faaliyetlerimiz içinde yer alan çalıştay, kongre ve sempozyum gibi etkinliklere imza atan, eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve topluma katkı çalışmalarımızı, ulusal ve uluslararası akademik ilişkilerimizi güçlendiren tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum” dedi Yol Haritamızı Birlikte Belirliyoruz Öğrencisi, akademik ve idari personeli ile katılımcı bir yönetişim modeli uyguladıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, bilimsel başarının yanı sıra topluma fayda sağlayacak çalışmalara da ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Köse, “Akademisyenlerimizden ve öğrencilerimizden bu noktada gelecek destek çok önemli. Ortaya koyulacak her türlü proje ve yayını, teşvik etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz. Başarılı yönlerimizi korumak, bununla birlikte eksik olduğumuz noktaların geliştirmesinin bilinciyle bu gibi buluşmaların yol haritamızın belirlenmesinde oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Kalite ve akreditasyon süreçlerindeki başarılarımızdan aldığımız güçle ekip sinerjisi ile gelişmeye büyümeye devam edeceğiz. Fedakârca çalışan tüm akademik ve idari personelimize minnetlerimi sunuyorum. Yeni dönemin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.” Kurullar, akademik ve idari personelden görüş ve önerilerin alınması ile sona erdi. -
03.06.2024
İKÇÜ Kampüste İntifada
Filistin'e destek vermek amacıyla kurdukları “Kampüste İntifada!” çadırlarıyla yaşanan trajediye dikkat çeken İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Genç Düşünce Fikir Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi gençler, nöbetlerinin 17’nci gününde kampüs yürüyüşü düzenledi. Safımız Belli Rektörlük Binası önünde toplanan gençlere, akademik ve idari personel de destek verdi. Ellerinde pankartlarla yürüyüşe gelen gençlere desteklerini ifade eden İlahiyat Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İsrail'in son olarak Refah'ta yerinden edilmiş Filistinlilerin kampını bombaladığını kaydederek asrın en büyük soykırımı karşısında asla sessiz kalmayacaklarını söyledi. Dursun, “Asrın en büyük soykırımının yaşandığı Filistin’de katiller sürüsü Refah’ı bombaladı. Çok şehitlerimiz var. İKÇÜ öğretim üyeleri ve öğrenciler olarak dünya insanlığının vicdanında derin bir şekilde kanatan bu olayı protesto etmek için bu kutlu yürüyüşü planlayarak safımızı belli ettik” dedi. Sessiz Kalan Zulme Ortak Olur Öğrenciler adına açıklama yapan Büşra Başak Kaplan, gençler olarak insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birine karşı sessiz kalmadıklarını belirtti. Gazze ve Filistin çadırında nöbetlerine devam ettiklerimi, İsrail ürünlerini boykotu içeren dilekçeler topladıklarını söyleyen Kaplan, “Bizler sessiz kalmamaya devam edeceğiz. Zulüm kimden gelirse kime yapılırsa yapılsın karşısında olmak insanlık gereğidir. Gazze’de masum çocuklar, kadınlar, gençler katlediliyor. Dünya buna sessiz kalıyor. Adalet ve barış talebimiz sadece bugünün meselesi değil, yarınlarımız için de hayati öneme sahiptir. Geleceğimizi, barış, adalet ve insan haklarına saygı temelinde inşa etmek istiyoruz. Yaşanan katliamı durdurması için uluslararası topluma haykırıyoruz. İnsanlık için, adalet için, barış için sesimizi yükseltmeye devam edelim. Bizler İKÇÜ öğrencileri olarak her zaman mazlumun yanında olacağız. Unutmayalım sessiz kalan zulme ortak olur. Bizler zulme ortak olmuyoruz” şeklinde konuştu. Ellerinde pankartlarla Rektörlük önünden Gazze'ye destek sloganları atarak yerleşke içinde yürüyüşe geçen grup, Filistin destek çadırlarında eylemlerini sonlandırdı. -
03.06.2024
Gençlerin İstihdamına E-DATA Katkısı
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı’nın desteklenmeye değer bulduğu İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) projesi düzenlenen açılış programıyla başlatıldı. İKÇÜ Koordinatörlüğünde, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye İş Kurumu, İzmir Kalkınma Ajansı, Ege Bölgesi Sanayi Odası ile Uluslararası Akademisyenler Birliği ortaklığınca yürütülecek projede verilen eğitimlerle gençler geleceğin mesleği olan ‘Veri Analisti’ unvanına sahip olacak. Projede desteklenecek 80 kursiyerin katıldığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen açılış programına, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Başsavcı Vekili Mustafa Balık, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcısı Ali Rıza San, İKÇÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İzmir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Melih Keleş, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği Başkanı Şevket Akçay, İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli Hizmet Merkezi Şube Müdürü Funda Özsan merkez uzmanları Cemile Bingöl, Ahmet Özer, Bahrettin Hasret, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, Buca Belediyesi Ar-ge Müdürlüğünden Halime Gülcihan, Yaren Yurdakul, Güzelbahçe Belediyesinden Havva Selcan Ekşi, Buca Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Zuhal Akbaba Aydemir, Karşıyaka Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Açelya Doğan, Tülay Karaman Proje Koordinatörü ve İstatistik, Danışmanlık, Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜ İSMER) Müdürü Prof.Dr. Ferhan Elmalı, Koordinatör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, Proje Asistanı Zeynep Özel, çok sayıda eğitmen ile sosyal hizmet uzmanı katıldı. İKÇÜ’nün Topluma Katkı Hassasiyeti Açılışta katılımcılara seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İKÇÜ’nün topluma katkı misyonunun hayat bulduğu bir projeye daha imza atmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Üniversitelerin bulundukları coğrafyanın yanı sıra tüm insanlığın sorunlarına eğilen yapısına dikkat çeken Prof. Dr. Akbulut, “İKÇÜ yürütücülüğünde ‘Dezavantajlı Genç Yetişkinlerin Veri Yoluyla Güçlendirilmesi Analitik Eğitimi’ projesi bu düşünceyle hayata geçirilmiştir. Açılışını yaptığımız birçok kurum ve kuruluşumuzun destekleriyle yürüyecek projede hem beraber çalışma kültürünün örneğini sergiliyor hem de sivil hayata dokunmaya çalışıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi olarak sanayi ile yakın iş birliği içinde çalışmaya devam ediyoruz ve toplumsal anlamda da önemli projeler üretiyoruz. Gençlerimize sunduğumuz fırsatlar, onların kariyer yolculuklarında önemli birer adım olacak ve istihdam edilebilirliklerini büyük ölçüde artıracaktır. Projemize katılan tüm gençlere başarılar diliyor, emek veren ve projeye paydaş olanlara şükranlarımı sunuyor ve siz değerli katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Geleceğin Mesleğine Sahip Olun Proje Koordinatörü Prof.Dr. Ferhan Elmalı da yaptığı bilgilendirme konuşmasında İzmir ilinde ikamet eden, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Fen Fakültesi, Matematik ve İstatistik bölümü lisans mezunu 23-29 yaş arası tüm gençleri eğitim projelerine davet etti. Eğitimlerin 512 saati teorik ve uzaktan eğitim, 240 saati ise yüz yüze ve iş yeri uygulamalı olduğunu aktaran Prof. Dr. Elmalı, “Toplam bütçesi 7,7 milyon Avro olan hibe programı ile geleceğin insana yakışır işleri yaklaşımı ile istihdam edilebilirlik ve istihdamı artırmak hedeflenmiştir. Hibe programı kapsamında yaklaşık 250 proje teklifi gelmiş ve bu projelerin 33’ü fonlanmaya değer bulunmuştur. Bu 33 projeden biri şu an açılışını yaptığımız E-DATA Projesi’dir. 21. yüzyıl becerilerine dayalı eğitim yoluyla İzmir'de istihdam edilebilirliği ve istihdamı artırmak amaçlanmaktadıır. Gençlerimiz alacakları eğitimlerin sonunda, insan kaynakları, finans, pazarlama, enerji verimliliği ve yenilik gibi konularda veriye dayalı çözümler sunabilecek seviyeye ulaşacaklardır. Almanya teknik gezi ödüllü ve cep harçlığı ödemeli sertifikalı veri analitiği eğitimleri ile gençlerimiz geleceğin mesleğine sahip olacaklar” dedi. Proje tanıtım filmi gösteriminin ardından Proje Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agâh Tekindal’ın moderatörlüğünde ortak kurum temsilcilerinin katıldığı bilgilendirme oturumuna geçildi. Projede Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Bilgi ve bilgi teknolojilerinin analiz edilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesinin öneminden söz eden İzmir Teknoloji ve Bilim Derneği Başkanı Şevket Akçay, bilginin gelişmiş ülkelerin diğer ülkeleri sömürmeleri için en önemli güç haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin bu alanda yüksek standartlara sahip olmasının; ülkemizde veri işleme ve veriyi bilgi haline getirip sunma yetilerine sahip olan insanların ülke ekonomisini de kalkındıracağını dile getirdi. “Bu noktada, savunma sanayimizdeki gelişmeler gibi bu alanda da aynı gelişmeleri takip etmek zorundayız” diyen Akçay, İKÇÜ koordinatörlüğünde yürütülecek olan projeyi çok kıymetli bulduğunu ifade ederek, böyle bir organizasyonda bulunmanın gururunu yaşadığını belirtti. İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli İşkur Hizmet Merkezi Müdürü Funda Özsan ise teknolojik gelişmeleri yakından takip etmenin öneminden söz ederken, “Birçok meslekte değişiklikler meydana geliyor. Bazı iş arayanlarımızın bu konuda sıkıntılar yaşadıklarını görüyoruz. O yüzden bu projenin teknolojik anlamda yeni bir alan açmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Katılımlarınız için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, veri analizi devriminin Sanayi Devrimi gibi bir olay olduğunu belirterek, Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) tarzı projelerin Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri kolayca yakalamasına katkı sunacağını vurguladı. Projeyle, bir iş gücü yaratılmasının bir parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade eden Öztaş, projede emeği geçen herkese teşekkür etti. -
03.06.2024
Geleneksel Uluslararası Öğrenci Buluşması İKÇÜ'de Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da 'onlarca renk yüzlerce kültür' temasıyla yapılan Uluslararası Öğrenci Buluşmasına ev sahipliği yaptı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği iş birliği ile düzenlenen Uluslararası Öğrenci Buluşması Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu fuaye alanında yapıldı. İzmir’deki çeşitli üniversitelerde öğrenim gören uluslararası öğrencileri bir araya getiren etkinlik renkli görüntülere sahne oldu. Öğrencilerin, açılan stantlarda ulusal kıyafetleri ve sembolleriyle yer aldığı etkinliğe Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı İKÇÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Çevik, SKS Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, farklı ülkelerden gelen, İzmir’deki çeşitli üniversitelerde okuyan uluslararası öğrencileri İKÇÜ’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti ifade etti. Geleneksel hale gelen Uluslararası Öğrenci Buluşmalarının farklı kültürlerin kaynaşması ve Türk kültürü ile bütünleşmesi adına ve herkesin kardeşçe yaşadığı bir dünyayı ortaya çıkarma amacıyla organize edildiğini belirten Prof. Dr. Bulduklu, “Bugün gelinen noktada bu birlikteliğe ve sinerjiye dünyanın ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Dünyanın farklı yerlerinde savaşlara şahitlik ediyoruz. Gazze’de devam eden insanlık zulmüne hepimiz, hep birlikte ses veriyoruz. Bu soykırıma artık dur demenin zamanının geldiğini bireysel olarak hepimiz ifade etsek de, beraber ses çıkardığımızda aslında bunu durdurabileceğimize inanıyorum. Burada, farklı ülkelerden gelen, farklı dilleri konuşan sizlerin bu farkındalıkla bir araya geldiğinizi görüyorum” dedi. İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik ise, yıllardır devam ettirdikleri Uluslararası Öğrenci Buluşmalarını, dünyanın her tarafında devam eden savaşlara rağmen barışın, birlikteliğin ve beraberliğin mümkün olduğunu göstermek amacıyla düzenlediklerini dile getirdi. Etkinliğin dünyanın birçok ülkesinden gelen öğrencilerin kültürlerini paylaşması adına güzel bir vesile olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çevik, desteklerinden dolayı İKÇÜ üst yönetimine ve organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etti. Uluslararası Öğrenci Buluşması açılış konuşmalarının ardından Kur-an’ı Kerim tilaveti ile devam etti. Ardından uluslararası öğrencilerin müzik dinletisi ve dans gösterisi gerçekleşti. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik uluslararası öğrencilerin stantlarını tek tek dolaştı. -
20.05.2024
Dünyada Gazze için Gençlik Uyanışı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) SKS Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğunun konuğu olan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı “Gazze ve Yeni Dünya Gençlik Devrimi” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. İsrail’in, Filistin halkına yaptığı soykırımı ve soykırıma karşı birleşen dünya genelindeki üniversite gençlerini konu alan söyleşiyi, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Dirik, Topluluk Danışmanı İlahiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İnsan ve Medeniyet Hareketi Ege Bölgesi Başkanı ve İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri İl Müdür Yardımcısı Ahmet Gülcan, İnsan ve Medeniyet Hareketi İzmir İl Başkanı Uğur Bayrak, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci izledi. Zulüm ile Âbad Olunmaz Söyleşinin başında konuklara selamlama konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Batının Gazze’de de sergilediği ikiyüzlü tavra dikkat çekerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde atıf yapılan insan onuru, insan dayanışması ve insanlığın eşitliği gibi vurguların söz konusu Müslümanlar olduğunda geçersiz sayıldığını dile getirdi. Prof. Dr. Köse, “Cahiliye döneminin, şimdi küresel bir boyuta evrildiğini görüyoruz. Gazze bunun en aleni örneğ. Zulmün bu şekilde devam etmeyeceğini de söylemek isterim. Çünkü ilahi bir yasadır; tefsir kitaplarında da halk arasındaki sözlerde de vardır 'küfür ile âbad olunur ama zulüm ile âbad olunmaz'. Bu zulmün sonu elbette gelecek ama önemli olan bizim nerede durduğumuz. O yüzden bizler, elimizden geldiğince, imkânlar ölçüsünde her zaman Gazze’nin yanındayız. Bugün de bunun için buradayız” ifadelerini kullandı. Çağımızın Kâtip Çelebilere İhtiyacı Var 18 yaşındayken Pakistan’a gittiğinde, orada bir hocanın kendisine Hacı Halife’yi sormasıyla başlayan bir anekdot anlatan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı, o zamanlar hiç duymadığı bu ismin Kâtip Çelebi’nin diğer adı olduğunu öğrendiğini belirterek, yıllar sonra İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin konuğu olmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Kâtip Çelebi’nin bütün eserlerini okuduğunu söyleyen Kışlakçı, “Batı, 2. Dünya Savaşından itibaren büyük bir çöküş yaşıyor. Yeni bir düşünce üretemediler. Dünyaya söyleyecek bir sözümüz olması için bizim Kâtip Çelebilere ihtiyacımız var. Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden çıkıp dünyaya Keşfü’z-Zunûn, Mîzânü’l-Hakk gibi eserleri yazabilecek gençlere ihtiyacımız var. Sizler bunu yapabilirsiniz” dedi. Çağımızda bilginin değerinin kalmadığını belirten Kışlakçı, “Malumatfuruşluğun zirve yaptığı bir devirdeyiz, hele ki sosyal medyada. Çünkü bilgi yok. Bilginin olmadığı yerde bilgelik olmaz. Bilgeliğin olmadığı yerde de anlamsızlık olur” ifadelerini kullandı. Dünyada Gençlik Uyanışı Söz Konusu ABD’deki, Avrupa’daki ve Latin Amerika’daki bütün üniversitelerde gençlerin Gazze için sokaklara çıktığını belirten Kışlakçı, “ABD’de yapılan anketlerde gençlerin yüzde 90’ı Gazze’den yana fakat yaşlıların yüzde 45’i ya sessiz ya da İsrail’i destekliyor. Dünyada büyük bir gençlik uyanışı söz konusu. Statükoya meydan okuyan, var olanı değiştirmek isteyen gençler zulme, katliamlara sessiz kalmak istemiyor. Gazze’de yaşanan savaş değil, soykırım. Gazze 8 aydır havadan, karadan ve denizden bombalanıyor. 17 yıldır etrafı kuşatılmış durumda, kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Gazze, 30-40 yıldır katliamlarla boğuşuyor. Tarihte, hiçbir yerde bu kadar uzun bir kuşatma olmamıştır. İşte dünya gençlerinin isyan ettiği nokta bu. Dünya gençleri, ‘Gazze’de 40 bine yakın kadın ve çocuk öldürüldü, bunlara sessiz kalamayız’, diyorlar” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi Filistinli Rana Süleyman’ın “Kudüs ve Gazze” şiirini okumasıyla duygu dolu anlar yaşandı. -
20.05.2024
İKÇÜ Heyetinden Moğolistan’a Önemli Ziyaret
Moğolistan Parlamentosunun daveti üzerine Başkent Ulanbatur’a giden İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) heyeti Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav tarafından kabul edildi. Moğolistan Parlamentosu tarafından düzenlenen ve on farklı ülkeden akademisyen ve yöneticinin yer aldığı “Trans-Altai Sustainability Dialogue” forumuna İKÇÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan ve Erasmus Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay katıldı. Gombojav: “İKÇÜ, ortak tarihimize ilişkin başarılı işler yapıyor” Forum’un açılış konuşmasını yapan ve onursal başkanlığını üstlenen Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav, Türkiye’den gelen heyeti özel olarak kabul etti ve Moğolistan Meclisi tarafından yapılan Altay topluluklarıyla ilgili çalışmalarına destekleri için teşekkür etti. İKÇÜ ile yakın çalışma içinde olduklarını belirten Moğolistan Meclis Başkanı Gombojav; “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ile ortak projeler yapıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi “Trans-Altai Sustainability Dialogue” etkinliklerine destek olmakla kalmıyor, Moğolistan ve Türkiye’deki Türk ve Moğol kültürel mirasının araştırılması ve korunması ile ilgili de ciddi çalışmalar yürütüyor. 7 yıldan bu yana Moğolistan’ın pek çok Üniversitesi ve kültürel mirasın korunup gelecek nesillere aktarılması görevini üstlenen kurumlarımızla yakın iş birliği içinde çok önemli çalışmalara imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine teşekkür ediyoruz” dedi. Türk heyetini özel olarak kabul eden ve yakın ilgi gösteren Moğolistan Meclis Başkanı Sayın Zandanshatar Gombojav’a ve emeği geçenlere teşekkür ederim. İKÇÜ Heyetinden TİKA’ya Teşekkür Ziyareti Moğolistan’da İKÇÜ tarafından yapılan çalışmaların en önemli paydaşı olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Ulanbatur Ofisi Koordinatörü Emrah Ustaömer’i de ziyaret eden İKÇÜ heyeti TİKA’ya teşekkür etti. Ziyarette konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu TİKA’nın dünyanın değişik bölgelerinde olduğu gibi Moğolistan’da da önemli çalışmalar yaptığını belirtti. TİKA’nın faaliyetlerinin kamu diplomasisi kapsamında önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu “Bölgede üniversite olarak 7 yılı aşkın bir süredir faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu çalışmaların tamamında her zaman yanımızda olan TİKA’nın önemli katkıları var. Devam eden ve yeni başlayacak olan çalışmalarımızda onların katkıları ile ata yurdumuzda tarihi gün yüzüne çıkarıyoruz. Ülkemizi burada en iyi şekilde temsil ettiğinizin yakın şahidiyiz. Geçtiğimiz dönemde buraya geldiğimizde Bilge Kağan Müzesini gördük ve oradaki titiz çalışmanıza hayran kaldık. O zaman sözünü ettiğiniz Bilge Tonyukuk Müzesinde çalışmaların başladığını da bu ziyaretimizde görme fırsatı bulduk. Bu çalışmalar tarihimiz ve kültürümüz açısından son derece önemli. Emeği geçenleri Koordinatörümüzün şahsında tebrik ediyorum” dedi. Yapılacak Çalışmalarda İKÇÜ’nün Yanında Olmaya Devam Edeceğiz TİKA Ulanbatur Koordinatörü Emrah Ustaömer ziyarette İKÇÜ’nün bölgeye katkılarının takdir edilmesi gerektiğini vurguladı. Tarihi açıdan önemli bir misyon üstlendiklerinin farkında olduklarını ifade eden Ustaömer “Burada devletimizin imkanları doğrultusunda hem tarihimizin bize yüklediği sorumluluğu yerine getiriyoruz hem de Moğol kardeşlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda yatırımlar yapıyoruz. İki ülke halkının geçmiş ortak kültürünü gün yüzüne çıkarmaya yönelik adımlar atmaya da gayret ediyoruz. Bu adımların atılmasında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin önemli katkıları var. Biz de bu çalışmalara destek olmaktan memnunuz ve her bir çabanın çıktıya dönüşmesi bizi mutlu ediyor. Önümüzdeki süreçte de çalışmalarda İKÇÜ’nün yanında olmaya devam edeceğiz. Bu çalışmaları Moğolistan’ın ekonomik, sosyal ve insani kalkınma süreçlerini destekleyici birer unsur olarak görüyoruz. Ortak tarihi ve kültürel mirasımızı geleceğe taşımaya yönelik çalışmalarımızı bu çerçevede sürdürüyoruz” dedi. Ulanbatur Din Hizmetleri Müşaviri Fazıl Ahmet Ertürk’ü de ziyaret eden İKÇÜ Heyeti, çalışmalar hakkında bilgi aldı ve karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. -
20.05.2024
Süper Lig’e Galibiyetle Merhaba
Çeyrek Finaldeki Mersin Üniversitesi takımını yenerek süper lige çıkmayı garantileyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Erkek Basketbol Takımı, son maçından da galibiyetle ayrılarak üçüncü sırada Süper Lig’e merhaba dedi. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu (TÜSF) tarafından Dicle Üniversitesinde düzenlenen müsabakalardaki son maçını TED Üniversitesi ile oynayan İKÇÜ’nün başarılı basketçileri, TED Üniversitesi takımını 68-49 yenerek rakibini geride bıraktı. 16 üniversite takımının mücadele ettiği müsabakalarda üst üste başarılı skorlarla adını süper lige yazdıran genç İKÇÜ’lüler turnuvadaki performansıyla dikkat çekti. Yılı başarılarla kapatan takım, İzmir’de düzenlenen Üniversitelerarası Basketbol Bölgesel Turnuvasını da 2’nci olarak tamamlayarak yükselme grubunda mücadele etmeye hak kazanmıştı. Gazi Üniversitesi ve Doğuş Üniversitesinin ardından üçüncü olarak grup maçlarını tamamlayarak tarihinde bir ilki gerçekleştiren İKÇÜ oyuncuları, gelecek sezon Süper Lig’de mücadele edecek. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile Taşkın Toprak’ın antrenörlüğünde, Volkan Aktaş’ın yardımcı antrenörlüğünde çalışan yaptığı basketbol takımı: Ege Gezer, Efe Yüzat, Doğukan İşnel, Deniz Ufuk Yamansavcı, Ege Cem Sun, Ege Oktay, Egehan Yiğit Altuntaş, Berkan Silindir, Berkin Şengül, Mehmet Güner, İsmail Kerim Şengöz, Veli Bahadır Can, Yiğit Güner Çelikten ve Berke Tutar’dan oluşuyor. -
07.05.2024
Başarılı Akademisyenlerin Gurur Günü
Yaptıkları bilimsel faaliyetlerle İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin (İKÇÜ) isminin üst basamaklara taşınmasında büyük emekleri olan akademisyenler düzenlenen törenle ödüllendirildi. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce yapılan törende, 2022- 2023 yıllarında TÜBA-GEBİP Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanları Ödülü kazanan İKÇÜ’lü akademisyenlere, 2021, 2022, ve 2023 yıllarında fakülte bazında en yüksek akademik teşvik puanı alan akademisyenlere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarına teşekkür ve başarı belgeleri takdim edildi. Tören, Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü akademisyenleri Prof. Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç. Dr. Cem Çırak, yüksek lisans öğrencisi Safiye Çayhan’ın enstrümanlarda yer aldığı Emine Başateş’in solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Başarılarınızla Övünüyoruz Programın açış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, imza attıkları bilimsel çalışmalarla İKÇÜ’nün ismini üst sıralara yazdıran akademisyenleri tebrik etti. Akademik teşvik törenlerinde, yaptıkları çalışmalarla İKÇÜ’yü gururlandıran bilim insanlarıyla ile bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ’nün her geçen yıl başarı ivmesiyle büyüyen İzmir’in önemli bir bilim yuvası olmasında emeği geçen çalışma arkadaşlarımızın başarılarıyla övünüyoruz ve başarılarının artarak devam etmesi dileğini hep birlikte paylaşıyoruz. Günümüzde üretilen bilgi, direkt veya dolaylı bir şekilde topluma, sosyal yaşama dokunmuyorsa, ekonomiye yansımıyorsa fazla bir değeri kalmıyor. Burada, bilgiyi topluma kazandıran, gençlerimizin yarınlarına değer katan akademisyenlerimizin başarı ile taçlandırıldığı somut bir paydayı paylaşıyoruz" dedi. Marifetin İltifata Tabi Olduğunun Farkındayız Son dönemde açıklanan sıralamalarda kısmi bir gerileme olduğunu hatırlatan Rektör Köse, tekrar yükseliş ivmesi için çalışma başlattıklarını, bu kapsamda geliştirilmesi gereken alanları saptadıklarını söyledi. TÜBA ve TÜBİTAK tarafından verilen ödülleri kazanan İKÇÜ'lü sayısının da artması gerektiğini hatırlatan Rektör Köse "Biz üniversite olarak genç bir üniversiteyiz, ama iyi bir üniversiteyiz. Birlikte ve huzur içinde çalıştığımızda daha büyük başarılara ulaşacağımızı biliyoruz. Böyle bir iklimin sürdürülebilirliği noktasında yönetim olarak gerekli adımları atıyor, gelişmeleri ve kaynakları sürekli gözden geçiriyoruz. Bu noktada gerek TÜBİTAK projelerinde gerekse de öğrenci projelerinde daha iyi çalışmalar yapabilecek potansiyelimizin olduğunu biliyorum. İyiden daha fazlasına, en iyiye ulaşmak için daha fazla çalışmamız gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum. İKÇÜ ailesinin fertleri olarak bilim dünyasına değer katacak çalışmalara imza atmaya devam etmeliyiz ve edeceğimize inanıyorum. İleriki yıllarda akademik teşvik sayılarının daha da arttığı, bilimsel faaliyetlerimizin ivme kazandığı tabloları paylaşma inancımı hassaten ifade etmek istiyorum. Marifetin iltifata tabi olduğunun farkındayız ve pandemi ve deprem nedeniyle ertelediğimiz bu süreçte marifetli akademisyenlerimizi ödüllendirmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz. Başta TÜBA'dan ödül alan üstün performans gösteren mesai arkadaşlarım olmak üzere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarını ve akademik teşvikte yüksek puan elde eden tüm öğretim elemanlarımızı kutluyor, her birinize şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu. Tören, başarılarıyla İKÇÜ’yü gururlandıran akademisyenlere protokol tarafından belgelerinin takdim edilmesiyle son buldu. -
07.05.2024
İKÇÜ’de Profesörlük Berat Takdimi ve Biniş Giyme Töreni Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce ikincisi düzenlenen törenle profesörlere berat takdim edildi. Doçent kadrosuna atanmaya hak kazanan öğretim üyeleri ve akademik kariyerinde yükselme yaşayan akademik personele binişleri giydirildi. Tören, Sanat ve Tasarım Fakültesi öğretim üyeleri Prof.Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç.Dr. Mücahit Yalçın Öztüfekçi, Doç.Dr. Cem Çırak ile yüksek lisans öğrencisi Eda Özay Narlıoğlu’nun solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Gurur Kaynağımızsınız Programın açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ için gurur günü yaşandığını belirterek 2010 yılında kurulan bir üniversite olarak gelinen noktada bilimsel alanda başarılı çalışmalara imza atan akademik kadronun payının büyük olduğunu söyledi. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bugün bu salonu dolduran sizin gibi akademik alanda başarılarını ispat etmiş olan hocalarımızla birlikte olmanın verdiği gururu ve mutluluğu yaşıyoruz. Biz, genç bir üniversiteyiz. Bu genç üniversite, İzmir gibi bir üniversite şehrinde, böylesine güzel bir şehirde; hem ülkemizin bilimsel anlamda arayışlarına değerli katkılar sağladığı için hem de evrensel bilgi üreten kurum olarak bu alanda dünyaya küresel anlamda çok kıymetli katkılar sağladığı için ve tüm bunların sizlerin emekleri sayesinde yapıldığı için hakikatten son derece mutluyum” dedi. Hiç Kimseyi Ötekileştirmeden 'Biz' Ruhuyla Çalışıyoruz Üniversitelerin bilginin sadece üretildiği değil, aynı zamanda hayatlara dokunduğu, insanlığın refahına katkı sunduğu kurumlar olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Köse, güçlü bir Türkiye’nin temelinde bilgiyle, bilimle atılan adımların temel unsur olduğunu kaydetti. Bu noktada bilim insanlarının üstlendiği misyonunu önemine değinen Rektör Prof. Dr. Köse, “Bilimsel düşünme gücüne sahip ve sorumlu kuşaklar yetiştirme görevini üstlenen bizler, bilimle, teknolojiyle barışık, kendi tarihini ve kültürünü özümsemiş, yeniliklere açık nesillerin yetişmesinde söz sahibiyiz. Geçmişle gelecek arasında bağ kurup topluma köprü olan kurumlar olmanın sorumluluğuyla biz oldukça, ötekileştirmedikçe ülkemiz daha güçlü temellerde yükselmeye devam edecektir. Biz akademik anlamda yapılacak çalışmalarda huzurla çalışılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunu hem kurum kimliği hem aidiyet oluşması açısından çok değerli bir duruş olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum. Rektör olarak atandığımda ilk olarak ulaşılabilir olduğumu söyledim ve bu zamana kadar hep ulaşılabilir bir yönetici olmaya gayret gösterdim. Akademik ve idari huzur için bizim her zaman sizlere kapımız açık. Samimi olarak aile ortamı içerisinde bu ülkeye, bu millete katkı yapma gayretini hep birlikte göstermeye devam edeceğiz. Tüm öğretim üyelerimize akademik yaşamlarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Tören, akademik kadroda yükselen 89 profesör, 56 doçent ve 25 doktora öğretim üyesinin protokol tarafından binişlerinin giydirilmesi ile tamamlandı. -
06.05.2024
Filede Rektörlük Takımı Damgası
Rektörlük Kupası Müsabakalarında Voleybol Turnuvasının şampiyonu belli oldu. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının geleneksel olarak düzenlediği, akademik ve idari personeli ile öğrenciler tarafından oluşturulan takımların mücadele ettiği ve bireysel performansların sergilendiği Rektörlük Kupasında, Voleybol Turnuvasının final karşılaşması oynandı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Genel Sekreter Nuretdin Memur, Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun, Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Nedim Burak Yıldırım, Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesi Müdürü Ömer Coşgun, Genel Sekreterlik Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı Teknik Personeli Rıdvan Özcan’dan oluşan Rektörlük Takımı, Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru’nun kaptanı olduğu SKS idari personelinden oluşan takımını 3-0 mağlup ederek Voleybol Turnuvasının şampiyonu oldu. Rektörlük Takımı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un da takip ettiği final maçını 25-13; 25-21 ve 25-22’lik setlerle kazandı.
Toplam 195
Okunma Sayısına Göre Haberler :::
-
1 kez okundu
Toplumsal Katkı Komisyonu İlk Toplantısını Yaptı
Toplumsal katkı faaliyetlerini, üniversitenin tüm birimlerine yayarak bütüncül bir katılım ile ele almak ve paydaş katılımlarıyla genişletmek amacıyla kurulan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü ilk toplantısını yaptı. Rektörlük Senato Salonunda, Koordinatörlükten sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun başkanlığında yapılan toplantıya, Toplumsal Katkı Koordinatörü Prof. Dr. Melike Tekindal, fakülte ve idari birimlerden gelen komisyon üyeleri katıldı. Temel Esasımız Gönüllük İKÇÜ’nün çalışma ve uzmanlık alanına giren toplumu direkt etkileyen konularda üstlendiği kurumsal sorumluluğunu toplum iş birliği açısından ilerletme gayesinde olduklarını kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, hali hazırda yürütülen proje ve faaliyetleri toplumsal katkı ekseninde değerlendirerek geliştireceklerini söyledi. Prof. Dr. Bulduklu, "Akademik bilginin, topluma faydalı çıktılarla buluşmasını, bu anlamda da topluma değer katan bir üniversite olmayı hedefleyen İKÇÜ olarak yaptığımız çalışmaları sistematik ve sürdürülebilir olarak ele almak istedik. Toplumsal katkı en güçlü olduğumuz alanlardan biri ve biz bunu daha görünür kılmak istiyoruz. Akreditasyon süreçlerini başarıyla sürdürmek, ortaya koyduğumuz marka üniversite olma yolundaki çabalarımıza Toplumsal Katkı Koordinatörlüğünün ve Komisyonumuzun önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Ben bu alanda gönüllü olarak çalışmalar yürüten komisyondaki her bir arkadaşımıza, her bir hocamıza yürekten teşekkür ediyorum” dedi. Daha Güçlü Projelere İmza Atacağız Bilimsel etik ve toplumsal sorumluluk çerçevesinde inovatif ve sürdürülebilir projeler geliştirmek istediklerini ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, paydaş kurum, STK ve yerel yönetim iş birliklerini geliştirecek her türlü projenin destekçisi olduklarını aktardı. Prof. Dr. Bulduklu, “Sosyal sorumluluk proje ofisi bünyesinde bu zamana kadar yürütülen tüm projelerimizin devamlılığını, nitelik ve nicelik açısından daha ileri rakamlara taşımak için her bir hocamızın katkısına, iş birliğine sonuna kadar açığız. Sosyal sorumluluk projeleri gönüllülük esasıyla yürütülürse toplumsal kalkınmaya en iyi şekilde ulaşır. Yalnızca bulunduğumuz kentin değil, ülkemizin de kalkınmasına destek olacak, uzun soluklu ve kalıcı projeler üretmeliyiz. Akademik ve idari personelinin donanımı, başarılı öğrencileri ve tüm paydaşları ile iş birliği içinde olan İKÇÜ’nün bu anlamda şanslı bir yapısının olduğunu düşünüyorum. Bundan sonraki adımda oluşturulacak öğrenci komisyonumuzdan alacağımız sinerji ile koordinatörlük olarak daha güçlü projelere imza atacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Bulduklu’nun açış konuşmasının ardından söz alan Toplumsal Katkı Koordinatörü Prof. Dr. Melike Tekindal da koordinatörlük bünyesinde oluşturulacak yol haritasını gündem başlıkları ile komisyon üyeleri ile paylaştı. Toplantıda, sosyal sorumluluk projelerinin takibinin ÜBYS üzerinden yapılması, toplumsal katkı faaliyet raporunu birimler bünyesinde paylaşılması, sosyal sorumluluk projeleri değerlendirme kurulunun belirlenmesi gibi başlıklarda görüş alışverişinde bulunuldu. -
1 kez okundu
İKÇÜ’de “Formasyona Yönelik Eğiticilerin Eğitimi” Sertifika Töreni
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Bologna Eşgüdüm Koordinatörlüğü Eğiticilerin Gelişimi Birimi ve Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce “Formasyona Yönelik Eğiticilerin Eğitimi” programı kapsamında eğitimlerini başarıyla tamamlayan öğretim elemanları için sertifika töreni düzenlendi. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda yapılan programa, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Sürekli Eğitim ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ender Akan, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar. Genel Sekreter Nuretdin Memur ile çok sayıda akademisyen katıldı. Eğitim Hayat Boyu Öğrenmeyi İfade Ediyor Programda emeği geçen ve sertifika almaya hak kazanan hocalara teşekkür ederek sözlerine başlayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, değişen eğitim süreçlerine bağlı olarak akademisyenlerden yaşam boyu öğrenme, bilgilerini yenilemelerine ek olarak öğrenme ve öğretme sürecinde pedagojik ve teknolojik yeterliklerini günümüz gereksinmeleri ile bütünleştirmelerinin beklendiğini kaydetti. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bilindiği üzere bu tür eğitimlerin yapılması gerekiyor, çok hızlı değişen, hızlı gelişen ihtiyaçların sürekli yenilendiği bir dünyada bu tür programlara hepimizin ihtiyacı var. Eğitim hayat boyu öğrenmeyi ifade ediyorsa, bu tür eğitimlere sürekli ihtiyaç var demektir. Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) yönlendirmelerinin ışığında, akademisyenlerimizin gelişimine katkıda bulunmak ve hem bireysel olarak öğretim görevlilerini mesleki gelişime teşvik edecek hem de bir bütün olarak kurumsallaşmaya katkıda bulunacak, hizmet kalitesini yükseltmeye yardımcı olacak faaliyetlerde bulunmak adına bu eğitim programlarını oldukça önemsiyoruz. Üniversitemizin eğitim-öğretim sürecinin verimliliğinin artmasına önemli katkılar sağlayacak bu programa katkıda bulunan, sertifika alan tüm hocalarımızı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu. Eğitim Faaliyetlerinin Niteliğine Katkı Törende konuşan İKÇÜSEM Müdürü Doç. Dr. Bekir Emiroğlu da sertifika programının YÖK değerlendirme kriterleri çerçevesinde, profesyonel eğitimcilerin eğitim niteliklerinin artırılması, çağdaş eğitim modelleri ile öğretim süreçlerini çeşitlendirebilmeleri amacıyla verildiğini aktardı. Doç. Dr. Emiroğlu, “Doktoralı hocalarımız tarafından UZEM üzerinden düzenlenen 27 saatlik program kapsamında, ölçme ve değerlendirme prensipleri, öğretim yöntemleri, eğitim ve öğretimde kullanılan yeni yaklaşımlar, yöntem ve teknikler anlatıldı. Kurumumuzun gelişen bir çizgi içerisinde eğitim faaliyetlerini daha nitelikli hale getirmesine katkı sunmak adına bu tür çalışmaların devamını yapacağız. Katılımınız için hepinize teşekkür ediyorum. Başarılı olan tüm hocalarımızı da tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı. Program, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin sertifika almaya hak kazanan akademisyenlere belge takdimiyle sona erdi. -
1 kez okundu
İKÇÜ Öğrencilerinden TÜBİTAK Projelerinde Yüzde Yüz Başarı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) öğrencileri, TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programlarında her dönem yakaladığı başarılı yükselişe 2024 yılında da devam etti. Başvuru ve kabul gören proje sayılarında yüzde yüz artış yakalayarak rekora imza atan İKÇÜ’nün başarılı öğrencileri, düzenlenen törenle ödüllendirildi. TÜBİTAK destekleme programlarında, başvuru ve destek sayılarındaki başarılarıyla gurur kaynağı olan İKÇÜ öğrencileri için Proje Genel Koordinatörlüğünce düzenlenen törene, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut ile Proje Genel Koordinatörü Doç. Dr. Levent Aydın katıldı. Yükselen Bir İvme Yakaladık Törende konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, 2023 yılının 2. Döneminde 2209-A programına İKÇÜ’lü öğrenciler tarafından 126 başvuru yapıldığını, 92’sinin kabul edildiğini; 2209-B programında ise 37 başvurudan 25’inin kabul aldığını belirtti. 2024 yılı 1. Döneminde 2209-A programında başvuru sayısının 256’ya çıktığının ve 164 projenin kabul edildiğinin bilgisini veren Prof. Dr. Akbulut, 2209-B programında ise 35 başvurudan 27’sinin kabul aldığını belirterek TÜBİTAK öğrenci projelerinde İKÇÜ’nün her geçen dönem yükselen güzel bir ivme yakaladığını vurguladı. Prof. Dr. Akbulut, “Öğrencilerimizin genç yaşta projeye başlamaları bizi çok memnun ediyor. Bilimsel açıdan kendinizi yetiştirmek için aslında bunlar çok önemli fırsatlar. Bu ve benzeri projeler içerisinde yer almanız, araştırma-geliştirme veya akademik olarak yükselme gibi hedeflerinize de katkı sağlayacaktır. Sanayide de tam olarak proje yapan, araştıran personellere ihtiyaç var. Ben, bu özverinizden dolayı; projeler üreterek üniversitemize de katkı sağladığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi. Her Paydaşın Kazançlı Çıktığı Bir Süreç Proje Genel Koordinatörü Doç. Dr. Levent Aydın ise, “Projeleri aslında bir iş simülasyonu olarak düşünebilirsiniz. Proje yaparak, bir problemi baştan sona ele alıp çözme ve onu raporlama; bunu belli kriterler altında yapabilme becerisini kazanıyorsunuz. Danışman hocalarınız ve Proje Genel Koordinatörlüğünden eğitimciler gibi bu konuda yetkin personel tarafından organize edilen bir süreci yaşıyorsunuz. Eğitimciler size, projenin yazımından başvuru aşamasına kadar gerekli desteği veriyorlar. Bu hem akademik anlamda önünüzü açacak bir süreç hem de mesleki anlamda sizlere proje yapabilme kabiliyetini kazandıracak bir iş deneyimi” diye konuştu. TÜBİTAK projelerinin, bilimsel bakışı ya da bir fikri projeye dönüştürme konusunda önemli bir aşama olduğunu belirten Doç. Dr. Aydın, proje yapmak ve proje kültürünü yaygınlaştırmakla öğrencinin, danışman hocanın, üniversitenin, TÜBİTAK’ın, üniversitenin bulunduğu şehrin ve ülkenin kazançlı çıktığını vurguladı ve projesi kabul edilen öğrencileri tebrik etti. -
1 kez okundu
Yabancı Dillerde Akreditasyon
Yabancı Diller Yüksekokulu bünyesinde sunulan İngilizce hazırlık programı eğitim kalitesi, Dil Eğitimi Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (DEDAK) tarafından tescillendi. İzmir’de ilk, Türkiye’de 4’üncü devlet üniversitesi olarak büyük başarıya imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Yabancı Diller Yüksekokulunda sürece katkı sağlayan personel için belge takdim töreni düzenlendi. Yüksekokul Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Arık’ın ev sahipliğinde yapılan törene Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş katıldı. Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından tanınan Türkiye’deki en kapsamlı ve etkili dil eğitimi akreditasyon kuruluşu olan DEDAK tarafından iki yıllık akreditasyon alan İKÇÜ YDY’yi tebrik eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, öğrencilere sunulan dil eğitiminin ulusal ve uluslararası düzeyde kabul gören standartlarda olmasından duyduğu memnuniyeti paylaştı. Başarı, Sistemli Çalışmanın Sonucu İzmir’de devlet üniversiteleri arasında akredite edilen ilk, Türkiye genelinde devlet üniversiteleri arasında dördüncü, tüm üniversiteler içinde ise yedinci program olarak önemli bir başarıya imza atıldığını aktaran Prof. Dr. Akbaş, “İKÇÜ’nün eğitim kadrosu, öğrencilere sunulan, eğitim-öğretim olanakları, teknolojik imkanlarının bu süreçte değerlendirilerek iki yıl süreliğine akredite edilmesi ile sonuçlanan sürecin arka planında, akademik ve idari kadromuz tarafından kalite odaklı yürütülen özverili çalışmaların yer aldığını görüyoruz. Kalite çalışmalarına zorunluluk olarak bakılmasından ziyade kazan-kazan paydasıyla kurumlara sağladığı katkılara odaklanmak gerekir. Öğrencilerimize eğitim-öğretim faaliyetlerinde uluslararası standartları yakalamaktan bahsediliyorsa yabancı dil eğitiminin güçlü bir organizasyon yapısıyla temellendirilmesi gerekir. Bu açılardan bakıldığında İKÇÜ YDY’nin süreci verimli yöneterek eğitim kalitesini tescillemiş olması, kurum olarak belirlediğimiz kalite ve uluslararasılaşma yolculuğundaki hedeflerimize daha hızlı yaklaştırması açısından oldukça değerli bir katkıdır. Bu başarı, ekip olarak yürütülen sistemli, özverili ve öğrenci merkezli yaklaşımın bir göstergesidir. İKÇÜ’nün başarı göstergelerine katkıda bulunan tüm akademik ve idari personelimize teşekkür ediyoruz” dedi. Öğrencilerimiz İçin Yüksek Standartlarda Eğitim YDY Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Arık da hedeflerinin öğrencilerinin akademik, sosyal ve mesleki alanlarda uluslararası düzeyde yabancı dil yeterliğine sahip olmaları olduğunu belirterek; sunulan dil eğitiminin ulusal ve uluslararası düzeyde kabul gören standartlara ulaştığını görmekten gurur duyduklarını söyledi. Dr. Öğr. Üyesi Arık, akreditasyon sürecinde desteğini esirgemeyen İKÇÜ üst yönetimine ve emeği geçen tüm akademik ve idari personele teşekkür etti. Konuşmaların ardından akreditasyon sürecinde emeği geçen İKÇÜ YDY personeline Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş tarafından teşekkür belgesi takdim edildi. -
0 kez okundu
Geleceğin Mühendisleri Bitirme Projelerini Sergiledi
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Mühendislik ve Mimarlık Fakültesinde geleneksel hale gelen; öğrencileri, akademisyenleri ve sektör temsilcilerini bir araya getiren ‘Bitirme Projeleri Poster Sergisi’nin beşincisi düzenlendi Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu fuaye alanında yapılan sergiye, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Dekan Yardımcıları Dr. Öğr. Üyesi Aydın Ülker ve Dr. Öğr. Üyesi Sema Demirci Uzun, bölüm başkanları, öğretim üyeleri ve sektör temsilcileri katıldı. İnşaat Mühendisliğinden 48, Biyomedikal Mühendisliğinden 47, Elektrik-Elektronik Mühendisliğinden 21, Makine Mühendisliğinden 19, Metalurji ve Malzeme ve Mühendisliğinden 19, Harita Mühendisliğinden 15, Mekatronik Mühendisliğinden 15, Bilgisayar Mühendisliğinden 5, toplamda 189 projenin görücüye çıktığı sergide, 274 öğrenci tarafından posterler sunuldu. Üniversite-Sanayi İş birliği Açısından Önem Taşıyor Öğrencilerin çalışmalarını tek tek inceleyen ve sergi hakkında değerlendirmelerde bulunan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, projelerin eğitim sürecinin bir parçası olmanın da ötesinde, TÜBİTAK 2209-A ve 2209-B öğrenci projeleri destek programlarına başvuru potansiyeli taşıdığını belirtti. Ortaya konan çalışmaların hem İKÇÜ’nün eğitim kalitesini göstermesi bakımından hem de öğrencilerin bireysel gelişimleri açısından umut verici olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Akbulut, bu tür projelerin toplumsal faydaya dönüştürülebilecek nitelikte olduğunu söyledi. Projelerin üniversite-sanayi iş birliği kapsamında da önem taşıdığını belirten Prof. Dr. Akbulut, TÜBİTAK 2209-B projelerinin birçoğunun öğrenciler ile sanayi kuruluşlarının ortaklığıyla yürütüldüğünü ifade etti. Küçük bütçelerle yürütülen bu çalışmaların oldukça etkili sonuçlar doğurduğunu belirten Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbulut, bu iş birliklerinin artmasının üniversite-sanayi ilişkilerini de güçlendireceğine dikkat çekti. Öğrenci Projelerimizle Gurur Duyuyoruz Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar ise çalışmalarda ve posterlerde emeği geçen öğrencileri ve danışmanlık yapan öğretim üyelerini tebrik etti. Dekan Prof. Dr. Bombar, “Öğrencilerimizin emekleriyle geliştirdikleri projeleri burada görmek gurur verici. Bu sergi, onların hem teknik bilgi düzeylerini hem de yeteneklerini ortaya koydukları çok değerli bir platform. Fakültemizin son sınıf öğrencilerinin bir araya gelerek tüm yıl boyunca verdikleri emeği burada sergilemelerinden büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz” dedi. Proje sahibi öğrencilerin, katılımcılara projelerini anlatma imkânı buldukları sergiyi gezen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Dekan Prof. Dr. Gökçen Bombar ile beraberindeki akademisyenler posterler hakkında öğrencilerden bilgi aldı. -
0 kez okunduYeni
İKÇÜ BİO’dan “Yapay Zekâ ve Veri Güvenliği Söyleşisi”
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Bilim İletişimi Ofisi tarafından koordine edilen "Dünyanın en büyük bilim-toplum buluşması” etkinlikleri çerçevesinde, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Bilim İletişim Ofisince (İKÇÜ BİO) düzenlenen söyleşide, günümüzün en fazla tartışılan konularından ‘veri güvenliği ve yapay zekâ’ masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun üstlendiği, Medya ve İletişim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ümit Aydoğan’ın ‘Dil Modelleri, Yapay Zekâ ve Veri Güvenliği “konusunda güncel gelişmeleri paylaştığı söyleşiyi, çok sayıda akademisyen ve idari personel ilgiyle takip etti. YÖK’ün Öncülüğünde Yapılan Bilim Fırtınası İKÇÜ’nün de Bilim İletişim Ofisi olarak paydaşı olduğu, 150’ye yakın üniversite, 81 ilde eş zamanlı olarak yapılan, dünyanın en büyük bilim-toplum buluşması olan Bilim Kafe etkinliklerinin dünya çapında büyük ses getireceğini kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, bilimi topluma daha yakın hale getirmenin ülkelerin geleceği açısından büyük önem taşıdığını aktardı. Prof. Dr. Bulduklu, “Bu etkinlik takvimi, katılımcı sayısı ve coğrafi kapsayıcılığı açısından değerlendirildiğinde, dünyanın en büyük bilim kafe etkinliği olma özelliğini taşıyor. İKÇÜ BİO olarak bu etkinlikte yer almaktan gurur duyuyoruz. Günümüzde dünya üniversiteleri bilginin üretildiği yerler olmaktan evrilerek; her yaştan insanın bilimle bağ kurmasını sağlayan kurumlar haline geldi. Üniversiteler, toplumla bütünleşme ve topluma hizmet sunma konusunda önemli misyonlar üstlendi. Günümüzde öğretim üyelerinin toplumun ihtiyacı olan bilgiyi iletişim araçları sayesinde rahatlıkla aktarabildiğini görmekteyiz. En önemli paydaşımız olan öğrencilerimizle yürüttüğümüz sosyal sorumluluk projelerini toplum faydasına sunmaktayız. Üniversitelerin toplumsal sorunlara yönelik çözüm odaklı yaklaşımlarla bilim ve toplum arasında köprü kurmasını vurgulayan dünyada bir ilkin, YÖK tarafından gerçekleştirilmesinin, biz bilim üreten bilim insanlarının ortak gururu olduğunu paylaşmak isterim. İKÇÜ BİO olarak bu önemli konu ile ilgili güncel yaklaşımları ve çözüm önerilerini paylaşmak adına YÖK’ün öncülüğünde yapılan bilim fırtınasına katılmaktan mutluluk duyuyoruz” diye konuştu. Uzun Vadede Çok Sağlam Stratejilere İhtiyaç Var Dijital teknolojideki gelişmelerin avantajlarının yanında yapay zekâ sistemlerinin ortaya çıkardığı yeni hukuki, teknik ve etik sorunlar ile veri ihlallerinin gündemde olduğunu aktaran Prof. Dr. Yasin Bulduklu, “Toplumların tartıştığı her alanda akademi anlamında sorumluluklarımız artıyor. Burada en önemli konu bizim hala yerli ve milli bir dil modelimizin olmayışı. Dünya üzerinde eğer yanılmıyorsam 22 tane dil modeli var. Bize 3 tanesinin kullanımını izinle vermişler. Kullanıyoruz ama dil modelini geliştiremiyoruz. Sonuç olarak yapay zekaya sadece veri yüklemiş oluyoruz. Bir sosyal medya hesabını kullanıyorsanız o sizin otomatik olarak profilinizi oluşturuyor, nelerden hoşlandığınız, paylaştığınız içeriklere göre ideolojik fikirleriniz, nerede olduğunuz, kendinizi nereye konumlandırdığınız ve sizin karşınızda sizin fikirlerinizi, ideolojinizi etkileyebilecek nitelikte içerikler sunmaya başlıyor. Kısaca telefonunuz kapalı bile olsa takip edilmekteyiz. Telefonunuzu, o telefonu üreten şirketin işletim sistemi iOS veya Android dinliyor. Bu açıdan veri güvenliği günümüzde en büyük sorunsal gibi durmaktadır. Yapay zekadan kaçış mümkün değil, elbette bunu kullanacağız. Bu alanlarda her üniversitede hocalarımızın yaptığı çok çalışma var. Uzun vadede ülkemizin hem yükseköğretimde hem de temel eğitimde çok sağlam stratejilere ihtiyacı var” ifadelerini kullandı. ChatGPT İle Gündem Oldu İKÇÜ Medya ve İletişim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ümit Aydoğan da kategorize edecek bilgilerin kişilerden istenerek küresel ağa aktarılmasının yeni bir gelişme olmadığını, YZ teknolojilerinin günlük hayata nüfuz eden ChatGPT ile gündeme geldiğini aktardığı konuşmasında, seçim kampanyalarının bile bu algoritmalardan edinilen bilgilerle yürütüldüğünü söyledi. Dr. Öğr. Üyesi Aydoğan, “Makine öğrenimine dayalı teknolojilerin kullandığı alanlar aslında o kadar da yeni alanlar değil. Biz çevrimiçi yaşamaya, işte, okulda, evde daha fazla vakit ayırmaya başlayınca bunları farketmeye başladık. Herkes bilgisayar karşısında, akıllı telefonlar her anımızda. Tercihler, bilgi alanları, bilgi alanlarının hepsini eskiden yazıyorduk. Şimdi işaretle diyor. Neden? Amerikan seçimlerinde yaptığını yapacak. Siz neyi takip ediyorsanız önünüze o içerik gelmeye başlayacak. Evinize robot süpürge alıyorsunuz, kamerası var. Neden? Evinizin haritasını çıkarmasının dışında sizin günlük yaşam pratiğinizi üreticiye rapor edecek. Akıllı buzdolabı var, saat kaçta eve giriyorsunuz, kaçta çıkıyorsunuz, sensörü ile ayarlarsan yumurta bitince sipariş veriyor. Ama o buzdolabının üreticisi gıda alışkanlıklarını, üreticilere satıyor aslında. Bunların hepsi tüketici alışkanlıklarını topluyor. Bunlara ek olarak biyometrik veriler örneği, telefon güvenliği diye Face ID'de oturum açma ya da parmak izi ile oturum açma gibi… Böylece biyometrik veriler toplandı. Daha sonra alışkanlık verileri toplandı. Bugün yapay zekanın yaptığı şey toplanan verilerin analizini sunmasıdır” dedi. Devasa Veri Merkezine, GPU’lara İhtiyaç Var Ülkelerin YZ’ye bağlı kendi GPT'leri ve dil modellerini geliştirdiklerini, ülkemizin bu alanlarda gelişim sağlamasının oldukça önemli olduğunu vurgulayan Medya ve İletişim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Ümit Aydoğan, “Veri dünyanın en değerli şeyi, altından da değerli, petrolden de değerli. Veri yoksa hiçbir şey yok. Dil modeli de yok. Bir dil modelinin başarısı veriyle doğrudan ilişkilidir. Ne kadar fazla veriniz varsa o veriyi ne kadar iyi sınıflandırabiliyorsanız modeliniz o kadar başarılı oluyor. Bu noktada veri gizliliği önemli bir mesele oluyor. Günümüzde özellikle bizim ülkemizde olmayan şey, veriyi tutmak, sonrasında toplamak ve depolamak, depoladığınız veriyi işlemek, işlerken de yapay zekâ ile entegre edip çıktı almak. Bunun için devasa veri merkezine, GPU’lara ihtiyaç var. Bunlar çok büyük maliyetler. Ülkemizde zaten bunun üretimi yok, yurtdışından gelen pahalı cihazlar. GPU'ları üretemiyoruz. Bize de satmıyorlar. Başlangıç giriş modelleri bizim ülkemizde satılıyor. Öyle de bir dezavantajımız var” diye konuştu. Enformasyon Teknolojisini İstila Etme Zamanı Yapay zekâ teknolojilerinde çığır açıcı gelişmelerinin bazı mesleklerin geleceğine yapacağı etkilere de değinen Dr. Öğr. Üyesi Ümit Aydoğan, Türkiye’nin enformasyon teknolojisini istila etmesinin vaktinin geldiğini ifade etti. Dr. Öğr. Üyesi Aydoğan, “Artık mesleğinizde bu teknolojilere hâkim olmanız beklenecek. Mesela mühendis iseniz mühendislik dili modellerini çok iyi biliyor olmanız gerekecek. Belki birçok mesleğin yerini yapay zekâ alacak. Beyaz yakalı bir memursanız ya da bir bürokratsanız o işin mevzuatını bilmenize gerek kalmayacak. Çünkü onu yapay zekâ yapacak. Belki ileride bu avukat gereksinimi de ortadan kaldıracak. Herkes kendi hukuk yapay zekâsı ile kendini savunabileceği noktaya gelecek. Özellikle eğitim öğretim alanında öğretmen ya da akademisyen ihtiyacı ciddi anlamda azalacak. Uzaktan eğitim sürecinde yaşadık. Öğrencinin sınıfa gelmesine artık çok fazla gerek yok. Chat GPT'nin sesli özelliğini bir sınıfta açıp öğrencilerin sorularına tıpkı bir öğretmen edasıyla detaylı cevaplar veren iletişim kurabilen yapay zekâ teknolojilerinin denendiği örneklerini görmekteyiz. Toplum olarak var olmak istiyorsanız artık enformasyon teknolojisinde aktör olmalısınız. Bu teknolojiyi istila etmek lazım ve bu anlamda akademiye çok büyük işler düşüyor” şeklinde konuştu. Söyleşi programı konuklardan gelen soruların yanıtlanmasıyla son buldu. -
0 kez okunduYeni
İKÇÜ'yü Gururlandıran Akademisyenlere Ödül
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, ilk defa geliştirdiği teknik ile Tıbbın Oscar’ı olarak nitelendirilen Doktorclub Awards 2024’te (Türkiye'nin Sağlık Ödülleri) "Yılın Yenilikçi Cerrahi Bilimler Doktoru" ödülüne layık görülen Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yiğit Akın ile TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından kanser tedavisinde uygulanmak üzere özel bir nano-taşıyıcı geliştirilmesine yönelik projesiyle Türkiye’nin 7 Genç Lider Araştırmacısından’ biri olarak seçilen, Eczacılık Fakültesinden Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba’ya teşekkür plaketi takdim etti. Prof. Dr. Yiğit Akın ile Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba’yı makamında kabul ederek bir süre sohbet eden Rektör Prof. Dr. Köse, başarılarından duyduğu memnuniyeti paylaştı. Törende, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu , Prof. Dr. Yiğit Akın’ın ameliyat ekibi Prof. Dr. Sacit Nuri Görgel, Doç. Dr. Osman Köse, Doç. Dr. Serkan Özcan da hazır bulundu. Bilimsel Üretkenlikten Ödün Vermeden Akademik performansı, bilimsel üretkenlik açısından oldukça başarılı bir akademik kadroya sahip İKÇÜ’nün her geçen yıl yükselen ivmesine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Köse, bunun eğitim-öğretim faaliyetlerindeki kalitenin de çıkış noktası olduğunu aktardı. Prof. Dr. Köse, “Uluslararası düzeyde yetkiliğe sahip akademik kadromuz var. Bunu yapılan bilimsel araştırmalarda ortaya konan başarı indekslerinde görebiliyoruz. Sizlerden gelen başarılar, ödüller aslında bir akademik birikimin sonucudur ve üniversitemiz için de bir gurur vesilesidir. Akademik kadromuzu oluştururken, ülkemizin bilimsel gelişmelerine hangi alanlarda daha fazla nasıl katkıda bulunuruzun çabası içinde bilimsel üretkenlikten ödün vermeden yolumuza devam ediyoruz. Alanında çok yetkin akademisyenler ve uluslararası düzeyde başarı hikâyelerinden öğrencilerimizde istifade ediyor. Bu ayrı bir övünç kaynağı. Başarı iyi bir ekip ile mümkündür. Bir Afrika atasözü der ki: Hızlı gitmek istiyorsan, yalnız git. Uzağa gitmek istiyorsan, birlikte gidelim… Üniversitemiz için daha nice başarılara ve gelişmelere birlikte gidelim. Marifet iltifata tabidir. Ben her iki hocamıza da ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi. Tıbbın Oscar’ı Bir Ekip Çalışmasının Sonucu Yaklaşık 111 bin hekimin oylaması sonucu, ilk defa geliştirdikleri ‘3 trokar ile laparoskopik ekstraprritoneal radikal prostatektomi (sadece üç delikten kapalı prostat kanser ameliyatı)’ tekniği ile "Yılın Yenilikçi Cerrahi Bilimler Doktoru" ödülünü almaya hak kazanan Prof. Dr. Yiğit Akın da Rektör Prof. Dr. Köse’ye plaket takdimiyle onurlandırılmaktan duyduğu mutluluğu paylaştı. Prof. Dr. Akın, “Aldığımız değerli ödül yaptığımız zanaatın bilimle taçlandırılmasıdır. Geliştirdiğimiz teknik tıp literatürüne ‘yerli ve milli’ olarak geçen bir tekniktir. Bu ödülü bireysel değil takım arkadaşlarımızla birlikte kabul etmek isteriz. Çünkü bu bireysel başarı değildir. Takım arkadaşlarımızla birlikte huzurlu bir ortamda çalışmamızın sonucudur. Bu huzurlu ortamda bize çalışma şevki verdiğiniz için sizlere bir defa daha teşekkür etmek isteriz. Daha iyisini yapmaya her zaman talibiz. Bizleri onurlandırdığınız için çok teşekkür ederiz” diye konuştu. Dünyaya Karşı Ciddi Sorumluluklar Taşıyoruz Kanser hücrelerine doğrudan tedavi edici mRNA taşıyacak hibrit bir sistem üzerinde çalışmaya başlayan Eczacılık Fakültesi'nden Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba ise Rektör Köse’nin kabulünden duyduğu onuru paylaşarak daha güzel başarılara imza atma yolunda önemli bir motivasyon kaynağı olduğunu aktardı. Doç. Dr. Akbaba, “Bilim insanları olarak önce bulunduğumuz bölgeye sonra ülkemize ve nihayetinde tüm dünyaya karşı ciddi sorumluluklar taşıyoruz. Araştırmalarım açısından çok şanslıyım. 10 yılı aşkın görev yaptığım üniversitem, araştırma görevliliğinden, doktorama kadar mesleki yeterliliklerimi geliştirmem, uluslararası düzeyde çalışmam için her zaman bana destek oldu. Alanımda beni cesaretlendiren ve bilimsel keşiflere teşvik eden üniversiteme, değerli hocalarıma şükranlarımı iletiyorum. Üniversitemizin gelişimine, bilim dünyasına ve toplum sağlığına katkılar sunmaya, elimden gelenin en iyisini en iyi şekilde her zaman yapmaya devam edeceğim” ifadelerini kullandı. -
0 kez okunduYeni
TSE Kalite Yönetim Sistemi Gözetim Tetkiki Başladı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) tarafından yürütülen Kalite Yönetim Sistemi (KYS) çalışmalarının değerlendirileceği TS EN ISO 9001:2015 1’inci Gözetim Tetkiki düzenlenen açılış toplantısı ile başladı. TSE Ege Bölge Koordinatörlüğü tarafından görevlendirilen Baş Tetkikçi Dr. İsmet Titiz, tetkik görevlileri Muhittin Aydın, Ceren Çiçekdağ Uçar’ın yer aldığı toplantıda, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, Dekanlar, Genel Sekreter Nuretdin Memur, kalite komisyonu üyeleri, akademik ve idari birimlerden kalite birim sorumluları hazır bulundu. TSE Kalite Yolculuğumuzun En Kadim Yol Arkadaşıdır Açılışta konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, 2012 yılından bu yana TSE ile yürütülen kalite temelli yol arkadaşlığına dönüşen çalışmaların İKÇÜ’ye olan getirilerine dikkat çekti. Prof. Dr. Akbaş, “TSE bir markadır, TSE aynı zamanda bizim kalite yolculuğumuzun en eski, kadim yol arkadaşıdır, rehberidir diyebiliriz. TSE, İKÇÜ’nün kalite yolculuğunda bir kültür oluşturdu. Hala bizim Türk Standartları Enstitüsünden öğreneceğimiz, elde edeceğimiz kazanımların çok olduğunu düşünüyorum. O sebeple yolumuza devam etme kararı aldık. Geçen yıl da belge yenilemeyi sağladık. Bu sene tekrar birinci gözetim tetkikine giriyoruz. Kalitede standartlaşma ön plandayken artık sürekli iyileşme ön planda. İyileşmenin içinde iyileşme, sürekli iyileşme söz konusu. Dolayısıyla kalite, belli bir standart yakalandığında biten bir süreç değil sürekli iyileştirmenin devam ettiği çalışmalar bütünüdür. O nedenle gözetim tetkikinin üniversitemize çok değerli katkılar sunacağından eminim. Kalite süreçlerini en verimli şekilde yürütülmesi, Ekibimizin önemli bir bileşeni olarak siz değerli kalite mentörlerimizin bilgi birikimi, TSE’nin yol göstericiliği ile Kalite Koordinatörlüğümüz, Kalite Komisyonumuzun, kurumsallaşma süreçlerimize önemli katkıları ile yolculuğumuza devam etmekteyiz. Bu duygu ve düşüncelerle tekrar TSE ekibimize hoş geldiniz diyoruz. Bizlere de başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. Kaliteyi Önceleyen Bir Yönetim Anlayışıyla Toplantıda söz alan Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz de 2014 yılında TS EN ISO 9001 kalite yönetim sistemi belgesi alan İKÇÜ’nün o tarihten bu yana özenle yürüttüğü kalite çalışmalarını aktardı. Bu yolculuğa 2016 yılında kurumsal dış değerlendirme programı, 2020 yılında izleme programı ve 2023 yılında da kurumsal akreditasyon programı ile Yükseköğretim Kalite Kurulunun (YÖKAK) dahil olduğunu belirten Koordinatör Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, “ TSE ile ilişkimiz 2012 yılında başlamış olup bu yıl 2024 yılı itibariyle kalite yönetim sistemi belgelendirmesinin dördüncüsünü temin etmiş olup 4’üncü dönemin ilk gözetim tetkikine başlamış oluyoruz. Biz TSE'de işlerimizi planla, uygula, kontrol, önlem al sistematiğiyle değerlendiriyoruz. YÖKAK ile planlama, uygulama, kontrol etme ve önlem alma (PUKÖ) terminolojisi Aslında yaptığımız iş iki durumda da üniversitemizin kalite güvencesini sağlamak. kaliteyi kurum kültürü haline getirmeyi hedefleyen ve tüm çalışmalarında kaliteyi önceleyen bir yönetim anlayışıyla tüm birimlerimizce özveriyle çalışmaya devam ediyoruz” dedi. Üçüncü Bir Göz Kurum ve kuruluşların kalite sistemlerinin işlerliğini sürdürmesi açısından üçüncü bir gözün gerekliliğine dikkat çeken TSE Ege Bölge Koordinatörlüğü Baş Tetkikçisi Dr. İsmet Titiz de faaliyetin olduğu her yerde hata ve risk unsuru olabileceğini belirterek önemli olanın en az kayıpla sürecin yönetilmesi olduğunu vurguladı. Dr. Titiz, “Biz Türk Standart Enstitüsü olarak da üçüncü göz vazifesini yerine getireceğiz. Çalışmalarımızı yerinde görmek, bunların notunu almak, üçüncü bir göz olarak görmeye çalışacağız. Faaliyetin olduğu yerde hata da çıkar, risk de çıkar. Ama önemli olan bunları az hasarla, az kayıpla sürdürmek. Çünkü kıt kaynakları kullanıyoruz. Bu kaynakları en verimli şekilde kullanarak ülkemize, insanımıza yansıtabiliyor muyuz? Üniversitemize yansıtabiliyor muyuz? Bunu sağladığımız takdirde sistemin gereğini de yerine getirmiş olacağımıza inanıyoruz. Üniversitede üç önemli saç ayağı var. Öğrenci yönü var. Akademik camiamız var bir de idari personelimiz var. Bu üç grubun da sistem içindeki memnuniyetini arttırma konusunda nasıl bir süreç izlenmesi gerektiği konusundaki görüşlerimizi izlenimlerimizin ışığında kalite koordinatörlüğü ile paylaşacağız. Komiteden olumlu sonuç çıktığı takdirde belgemiz olumlu şekilde devam edecektir. Hepinize iyi çalışmalar diliyorum şeklinde konuştu. Açılış konuşmalarının ardından birimlerde devam edecek tetkik görüşmelerine geçildi. -
0 kez okunduYeni
Samarkand State Institute of Foreign Languages İle İş Birliği Protokolü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Özbekistan’da bulunan Samarkand State Institute of Foreign Languages’e (SSIFL) resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret kapsamında, İKÇÜ ile SSIFL arasında akademik iş birliğini kapsayan bir protokol imzalandı. İmza törenine ev sahibi kurumun Rektörü Prof. Dr. Xolikov Bahodir Alikulovich’in yanı sıra, SSIFL Rektör Yardımcısı Javokhirkhon Nasrullaev, Uluslararası İlişkiler Koordinatörü BBahodir Berdialiev ve Türkçe Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Bayram Bilgili de katıldı. Medeniyetler Kuran Bir Ecdadın Torunlarıyız Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, iki kurum arasında kurulan bu iş birliğinin yalnızca bir akademik protokol olmanın ötesinde, tarihi ve kültürel bağları da güçlendireceğine inandığını belirtti. Prof. Dr. Köse şunları söyledi: "İKÇÜ, 2010 yılında kurulmuş, kısa zamanda önemli gelişmelerle ülkemizin önemli yükseköğretim kurumları arasında yerini almıştır. Sadece bilimsel gelişmeye değil, aynı zamanda kültürel ve tarihsel köklerimizi hatırlamaya da büyük önem veriyoruz. Bu çerçevede bu bölgede çok önemli adımlar attık. Orta Asya toprakları, özellikle de Semerkand, İslam medeniyetine yön vermiş, birçok büyük Türk-İslam âlimine ev sahipliği yapmış çok özel bir coğrafyadır. Biz ortak geçmişimizin ve geleceğimizin temelini teşkil eden bu topraklarda daha fazla sorumluluk almak için çaba gösteriyoruz. Bizim uzun ve derin bir geçmişimiz var. Medeniyetler kuran bir ecdadın torunlarıyız. Dünden güç almadan yarın nasıl mümkün değilse bu topraklardaki değerlerimizi ve kültürel ögelerimizi yok sayarak da terakki olanaklı değildir. Kadim kültürel mirasımızı yaşatmak ve geleceğe taşımak adına Semerkand Devlet Yabancı Diller Enstitüsü ile imzaladığımız bu iş birliği protokolü bizim için ayrı bir anlam taşıyor. Biz Semerkand'a ve onun temsil ettiği geleneğe çok büyük saygı duyuyoruz. Zira Semerkand sadece bir şehir değil; aynı zamanda Türk-İslam medeniyetinin kök saldığı, bilginin, hikmetin ve irfanın yüzyıllar boyunca beslendiği ilim havzasıdır. Fârâbî’den İbn Sînâ’ya, Bîrûnî’den Uluğ Bey’e uzanan bu topraklar, sadece İslam dünyasına değil, insanlık tarihine yön vermiş büyük alimleri yetiştirmiştir. Bu kadim miras bizim için sadece bir geçmiş değil, aynı zamanda bir sorumluluktur. Ortak bilimsel projeler, değişim programları ve kültürel etkileşimlerle bölgesel iş birliğimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Semerkand gibi bir ilim merkezinde bulunmak bizim için mutluluk ve sorumluluk. Bu iş birliğini yalnızca öğrenci ve akademisyen değişimi olarak değil, aynı zamanda ortak tarihimize yeniden sahip çıkma fırsatı olarak da görüyorum” dedi. Belge Üzerindeki İmzaları Uygulamaya Çevirelim Ev sahibi olarak İKÇÜ'yü ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek sözlerine başlayan Rektör Prof. Dr. Xolikov Bahodir Alikulovich, Türkiye ile iş birliğine verdikleri önemi vurguladı. Rektör Alikulovich: "Bugün burada atılan imzalar önemli ve anlamlıdır. Ancak biz biliyoruz ki, asıl mesele bu imzaları kâğıt üzerinde bırakmamak, hayata geçirebilmektir. Güçlerimizi birleştirdiğimizde daha büyük hedeflere ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Fakat bunun için icraat boyutunda daha aktif olmalıyız. Sözde kalan projeler yerine, sahada karşılığı olan, öğrencilerimize ve akademisyenlerimize gerçek katkı sunacak işler üretmeliyiz. Enstitümüz bünyesinde 8 fakülte bulunmakta ve öğrencilerimize başta Türkçe olmak üzere birçok dilde eğitim sunmaktayız. Türkiye’den 16 üniversiteyle iş birliğimiz mevcut, ancak İKÇÜ'nün teklifini aldığımızda çok sevindik. İKÇÜ bizim için Avrupa’ya ve diğer bölgelere açılmak açısından önemli bir köprü niteliğinde. Bu protokol ile karşılıklı faydaya dayalı, uzun vadeli bir akademik ortaklık kurmayı hedefliyoruz. Bu olanakları karşılıklı faydaya dayalı bir iş birliği ruhuyla değerlendirmek istiyoruz" diye konuştu. Protokol kapsamında, iki üniversite arasında öğrenci ve akademisyen değişimi, ortak araştırmalar, yayınlar, kültürel ve dilsel iş birlikleri ile çeşitli uluslararası etkinliklerin düzenlenmesi planlanıyor. Törenin ardından İKÇÜ heyeti ve SSIFL yönetimi günün anısına karşılıklı hediyeler takdim etti.