Haberler :::
-
05.06.2024
2023-2024 Dönemi Akademik Kurulları Tamamlandı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, fakülte ve yüksekokulların yöneticilerinin koordine ettiği akademik kurullara katıldı. Sırasıyla, İlahiyat, Mühendislik ve Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Sağlık Bilimleri, Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık, Turizm, Orman, Su Ürünleri, Gemi İnşaatı ve Denizcilik, Hukuk, Sanat ve Tasarım fakülteleri ile Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yabancı Diller Yüksekokulu’nun 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı faaliyetlerinin ele alındığı kurullar, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında tamamlandı. Kurul toplantılarında, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, ev sahibi dekanlar, enstitü, yüksekokul müdürleri, bölüm, anabilim dalı başkanları, akademik ve idari personel de yer aldı. Gayretimiz de Ortak, Başarımız da… Dekanlar tarafından, mevcut akademik durum, geleceğe yönelik hedefleri içeren sunumların yapıldığı kurulları değerlendiren Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, yeni dönemin tüm İKÇÜ personeli için hayırlı olması temennisini paylaştı. Yönetim olarak öğrencilerinin bilgi, birim ve tecrübelerini zenginleştirecek bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere öncelik verdiklerini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, başarı çıtasını yukarı taşıyacak tüm çalışmalarda akademik ve idari personelin ortak gayretinin olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Üniversite olarak yeni eğitim-öğretim yılıyla birlikte belirlediğimiz stratejik hedeflerimiz doğrultusunda var olan bölüm ve programlarımızı daha da geliştirmek, gerekli duyulan alanları yeniden yapılandırmak, akademik ve idari kadromuzu da güçlendirmeye devam etmek için var gücümüzle çalışmaktayız. Faaliyetlerimiz içinde yer alan çalıştay, kongre ve sempozyum gibi etkinliklere imza atan, eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve topluma katkı çalışmalarımızı, ulusal ve uluslararası akademik ilişkilerimizi güçlendiren tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum” dedi Yol Haritamızı Birlikte Belirliyoruz Öğrencisi, akademik ve idari personeli ile katılımcı bir yönetişim modeli uyguladıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, bilimsel başarının yanı sıra topluma fayda sağlayacak çalışmalara da ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Köse, “Akademisyenlerimizden ve öğrencilerimizden bu noktada gelecek destek çok önemli. Ortaya koyulacak her türlü proje ve yayını, teşvik etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz. Başarılı yönlerimizi korumak, bununla birlikte eksik olduğumuz noktaların geliştirmesinin bilinciyle bu gibi buluşmaların yol haritamızın belirlenmesinde oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Kalite ve akreditasyon süreçlerindeki başarılarımızdan aldığımız güçle ekip sinerjisi ile gelişmeye büyümeye devam edeceğiz. Fedakârca çalışan tüm akademik ve idari personelimize minnetlerimi sunuyorum. Yeni dönemin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.” Kurullar, akademik ve idari personelden görüş ve önerilerin alınması ile sona erdi. -
03.06.2024
İKÇÜ Kampüste İntifada
Filistin'e destek vermek amacıyla kurdukları “Kampüste İntifada!” çadırlarıyla yaşanan trajediye dikkat çeken İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Genç Düşünce Fikir Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi gençler, nöbetlerinin 17’nci gününde kampüs yürüyüşü düzenledi. Safımız Belli Rektörlük Binası önünde toplanan gençlere, akademik ve idari personel de destek verdi. Ellerinde pankartlarla yürüyüşe gelen gençlere desteklerini ifade eden İlahiyat Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İsrail'in son olarak Refah'ta yerinden edilmiş Filistinlilerin kampını bombaladığını kaydederek asrın en büyük soykırımı karşısında asla sessiz kalmayacaklarını söyledi. Dursun, “Asrın en büyük soykırımının yaşandığı Filistin’de katiller sürüsü Refah’ı bombaladı. Çok şehitlerimiz var. İKÇÜ öğretim üyeleri ve öğrenciler olarak dünya insanlığının vicdanında derin bir şekilde kanatan bu olayı protesto etmek için bu kutlu yürüyüşü planlayarak safımızı belli ettik” dedi. Sessiz Kalan Zulme Ortak Olur Öğrenciler adına açıklama yapan Büşra Başak Kaplan, gençler olarak insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birine karşı sessiz kalmadıklarını belirtti. Gazze ve Filistin çadırında nöbetlerine devam ettiklerimi, İsrail ürünlerini boykotu içeren dilekçeler topladıklarını söyleyen Kaplan, “Bizler sessiz kalmamaya devam edeceğiz. Zulüm kimden gelirse kime yapılırsa yapılsın karşısında olmak insanlık gereğidir. Gazze’de masum çocuklar, kadınlar, gençler katlediliyor. Dünya buna sessiz kalıyor. Adalet ve barış talebimiz sadece bugünün meselesi değil, yarınlarımız için de hayati öneme sahiptir. Geleceğimizi, barış, adalet ve insan haklarına saygı temelinde inşa etmek istiyoruz. Yaşanan katliamı durdurması için uluslararası topluma haykırıyoruz. İnsanlık için, adalet için, barış için sesimizi yükseltmeye devam edelim. Bizler İKÇÜ öğrencileri olarak her zaman mazlumun yanında olacağız. Unutmayalım sessiz kalan zulme ortak olur. Bizler zulme ortak olmuyoruz” şeklinde konuştu. Ellerinde pankartlarla Rektörlük önünden Gazze'ye destek sloganları atarak yerleşke içinde yürüyüşe geçen grup, Filistin destek çadırlarında eylemlerini sonlandırdı. -
03.06.2024
Gençlerin İstihdamına E-DATA Katkısı
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı’nın desteklenmeye değer bulduğu İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) projesi düzenlenen açılış programıyla başlatıldı. İKÇÜ Koordinatörlüğünde, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye İş Kurumu, İzmir Kalkınma Ajansı, Ege Bölgesi Sanayi Odası ile Uluslararası Akademisyenler Birliği ortaklığınca yürütülecek projede verilen eğitimlerle gençler geleceğin mesleği olan ‘Veri Analisti’ unvanına sahip olacak. Projede desteklenecek 80 kursiyerin katıldığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen açılış programına, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Başsavcı Vekili Mustafa Balık, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcısı Ali Rıza San, İKÇÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İzmir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Melih Keleş, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği Başkanı Şevket Akçay, İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli Hizmet Merkezi Şube Müdürü Funda Özsan merkez uzmanları Cemile Bingöl, Ahmet Özer, Bahrettin Hasret, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, Buca Belediyesi Ar-ge Müdürlüğünden Halime Gülcihan, Yaren Yurdakul, Güzelbahçe Belediyesinden Havva Selcan Ekşi, Buca Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Zuhal Akbaba Aydemir, Karşıyaka Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Açelya Doğan, Tülay Karaman Proje Koordinatörü ve İstatistik, Danışmanlık, Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜ İSMER) Müdürü Prof.Dr. Ferhan Elmalı, Koordinatör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, Proje Asistanı Zeynep Özel, çok sayıda eğitmen ile sosyal hizmet uzmanı katıldı. İKÇÜ’nün Topluma Katkı Hassasiyeti Açılışta katılımcılara seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İKÇÜ’nün topluma katkı misyonunun hayat bulduğu bir projeye daha imza atmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Üniversitelerin bulundukları coğrafyanın yanı sıra tüm insanlığın sorunlarına eğilen yapısına dikkat çeken Prof. Dr. Akbulut, “İKÇÜ yürütücülüğünde ‘Dezavantajlı Genç Yetişkinlerin Veri Yoluyla Güçlendirilmesi Analitik Eğitimi’ projesi bu düşünceyle hayata geçirilmiştir. Açılışını yaptığımız birçok kurum ve kuruluşumuzun destekleriyle yürüyecek projede hem beraber çalışma kültürünün örneğini sergiliyor hem de sivil hayata dokunmaya çalışıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi olarak sanayi ile yakın iş birliği içinde çalışmaya devam ediyoruz ve toplumsal anlamda da önemli projeler üretiyoruz. Gençlerimize sunduğumuz fırsatlar, onların kariyer yolculuklarında önemli birer adım olacak ve istihdam edilebilirliklerini büyük ölçüde artıracaktır. Projemize katılan tüm gençlere başarılar diliyor, emek veren ve projeye paydaş olanlara şükranlarımı sunuyor ve siz değerli katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Geleceğin Mesleğine Sahip Olun Proje Koordinatörü Prof.Dr. Ferhan Elmalı da yaptığı bilgilendirme konuşmasında İzmir ilinde ikamet eden, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Fen Fakültesi, Matematik ve İstatistik bölümü lisans mezunu 23-29 yaş arası tüm gençleri eğitim projelerine davet etti. Eğitimlerin 512 saati teorik ve uzaktan eğitim, 240 saati ise yüz yüze ve iş yeri uygulamalı olduğunu aktaran Prof. Dr. Elmalı, “Toplam bütçesi 7,7 milyon Avro olan hibe programı ile geleceğin insana yakışır işleri yaklaşımı ile istihdam edilebilirlik ve istihdamı artırmak hedeflenmiştir. Hibe programı kapsamında yaklaşık 250 proje teklifi gelmiş ve bu projelerin 33’ü fonlanmaya değer bulunmuştur. Bu 33 projeden biri şu an açılışını yaptığımız E-DATA Projesi’dir. 21. yüzyıl becerilerine dayalı eğitim yoluyla İzmir'de istihdam edilebilirliği ve istihdamı artırmak amaçlanmaktadıır. Gençlerimiz alacakları eğitimlerin sonunda, insan kaynakları, finans, pazarlama, enerji verimliliği ve yenilik gibi konularda veriye dayalı çözümler sunabilecek seviyeye ulaşacaklardır. Almanya teknik gezi ödüllü ve cep harçlığı ödemeli sertifikalı veri analitiği eğitimleri ile gençlerimiz geleceğin mesleğine sahip olacaklar” dedi. Proje tanıtım filmi gösteriminin ardından Proje Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agâh Tekindal’ın moderatörlüğünde ortak kurum temsilcilerinin katıldığı bilgilendirme oturumuna geçildi. Projede Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Bilgi ve bilgi teknolojilerinin analiz edilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesinin öneminden söz eden İzmir Teknoloji ve Bilim Derneği Başkanı Şevket Akçay, bilginin gelişmiş ülkelerin diğer ülkeleri sömürmeleri için en önemli güç haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin bu alanda yüksek standartlara sahip olmasının; ülkemizde veri işleme ve veriyi bilgi haline getirip sunma yetilerine sahip olan insanların ülke ekonomisini de kalkındıracağını dile getirdi. “Bu noktada, savunma sanayimizdeki gelişmeler gibi bu alanda da aynı gelişmeleri takip etmek zorundayız” diyen Akçay, İKÇÜ koordinatörlüğünde yürütülecek olan projeyi çok kıymetli bulduğunu ifade ederek, böyle bir organizasyonda bulunmanın gururunu yaşadığını belirtti. İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli İşkur Hizmet Merkezi Müdürü Funda Özsan ise teknolojik gelişmeleri yakından takip etmenin öneminden söz ederken, “Birçok meslekte değişiklikler meydana geliyor. Bazı iş arayanlarımızın bu konuda sıkıntılar yaşadıklarını görüyoruz. O yüzden bu projenin teknolojik anlamda yeni bir alan açmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Katılımlarınız için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, veri analizi devriminin Sanayi Devrimi gibi bir olay olduğunu belirterek, Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) tarzı projelerin Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri kolayca yakalamasına katkı sunacağını vurguladı. Projeyle, bir iş gücü yaratılmasının bir parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade eden Öztaş, projede emeği geçen herkese teşekkür etti. -
03.06.2024
Geleneksel Uluslararası Öğrenci Buluşması İKÇÜ'de Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da 'onlarca renk yüzlerce kültür' temasıyla yapılan Uluslararası Öğrenci Buluşmasına ev sahipliği yaptı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği iş birliği ile düzenlenen Uluslararası Öğrenci Buluşması Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu fuaye alanında yapıldı. İzmir’deki çeşitli üniversitelerde öğrenim gören uluslararası öğrencileri bir araya getiren etkinlik renkli görüntülere sahne oldu. Öğrencilerin, açılan stantlarda ulusal kıyafetleri ve sembolleriyle yer aldığı etkinliğe Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı İKÇÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Çevik, SKS Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, farklı ülkelerden gelen, İzmir’deki çeşitli üniversitelerde okuyan uluslararası öğrencileri İKÇÜ’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti ifade etti. Geleneksel hale gelen Uluslararası Öğrenci Buluşmalarının farklı kültürlerin kaynaşması ve Türk kültürü ile bütünleşmesi adına ve herkesin kardeşçe yaşadığı bir dünyayı ortaya çıkarma amacıyla organize edildiğini belirten Prof. Dr. Bulduklu, “Bugün gelinen noktada bu birlikteliğe ve sinerjiye dünyanın ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Dünyanın farklı yerlerinde savaşlara şahitlik ediyoruz. Gazze’de devam eden insanlık zulmüne hepimiz, hep birlikte ses veriyoruz. Bu soykırıma artık dur demenin zamanının geldiğini bireysel olarak hepimiz ifade etsek de, beraber ses çıkardığımızda aslında bunu durdurabileceğimize inanıyorum. Burada, farklı ülkelerden gelen, farklı dilleri konuşan sizlerin bu farkındalıkla bir araya geldiğinizi görüyorum” dedi. İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik ise, yıllardır devam ettirdikleri Uluslararası Öğrenci Buluşmalarını, dünyanın her tarafında devam eden savaşlara rağmen barışın, birlikteliğin ve beraberliğin mümkün olduğunu göstermek amacıyla düzenlediklerini dile getirdi. Etkinliğin dünyanın birçok ülkesinden gelen öğrencilerin kültürlerini paylaşması adına güzel bir vesile olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çevik, desteklerinden dolayı İKÇÜ üst yönetimine ve organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etti. Uluslararası Öğrenci Buluşması açılış konuşmalarının ardından Kur-an’ı Kerim tilaveti ile devam etti. Ardından uluslararası öğrencilerin müzik dinletisi ve dans gösterisi gerçekleşti. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik uluslararası öğrencilerin stantlarını tek tek dolaştı. -
20.05.2024
Dünyada Gazze için Gençlik Uyanışı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) SKS Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğunun konuğu olan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı “Gazze ve Yeni Dünya Gençlik Devrimi” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. İsrail’in, Filistin halkına yaptığı soykırımı ve soykırıma karşı birleşen dünya genelindeki üniversite gençlerini konu alan söyleşiyi, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Dirik, Topluluk Danışmanı İlahiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İnsan ve Medeniyet Hareketi Ege Bölgesi Başkanı ve İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri İl Müdür Yardımcısı Ahmet Gülcan, İnsan ve Medeniyet Hareketi İzmir İl Başkanı Uğur Bayrak, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci izledi. Zulüm ile Âbad Olunmaz Söyleşinin başında konuklara selamlama konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Batının Gazze’de de sergilediği ikiyüzlü tavra dikkat çekerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde atıf yapılan insan onuru, insan dayanışması ve insanlığın eşitliği gibi vurguların söz konusu Müslümanlar olduğunda geçersiz sayıldığını dile getirdi. Prof. Dr. Köse, “Cahiliye döneminin, şimdi küresel bir boyuta evrildiğini görüyoruz. Gazze bunun en aleni örneğ. Zulmün bu şekilde devam etmeyeceğini de söylemek isterim. Çünkü ilahi bir yasadır; tefsir kitaplarında da halk arasındaki sözlerde de vardır 'küfür ile âbad olunur ama zulüm ile âbad olunmaz'. Bu zulmün sonu elbette gelecek ama önemli olan bizim nerede durduğumuz. O yüzden bizler, elimizden geldiğince, imkânlar ölçüsünde her zaman Gazze’nin yanındayız. Bugün de bunun için buradayız” ifadelerini kullandı. Çağımızın Kâtip Çelebilere İhtiyacı Var 18 yaşındayken Pakistan’a gittiğinde, orada bir hocanın kendisine Hacı Halife’yi sormasıyla başlayan bir anekdot anlatan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı, o zamanlar hiç duymadığı bu ismin Kâtip Çelebi’nin diğer adı olduğunu öğrendiğini belirterek, yıllar sonra İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin konuğu olmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Kâtip Çelebi’nin bütün eserlerini okuduğunu söyleyen Kışlakçı, “Batı, 2. Dünya Savaşından itibaren büyük bir çöküş yaşıyor. Yeni bir düşünce üretemediler. Dünyaya söyleyecek bir sözümüz olması için bizim Kâtip Çelebilere ihtiyacımız var. Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden çıkıp dünyaya Keşfü’z-Zunûn, Mîzânü’l-Hakk gibi eserleri yazabilecek gençlere ihtiyacımız var. Sizler bunu yapabilirsiniz” dedi. Çağımızda bilginin değerinin kalmadığını belirten Kışlakçı, “Malumatfuruşluğun zirve yaptığı bir devirdeyiz, hele ki sosyal medyada. Çünkü bilgi yok. Bilginin olmadığı yerde bilgelik olmaz. Bilgeliğin olmadığı yerde de anlamsızlık olur” ifadelerini kullandı. Dünyada Gençlik Uyanışı Söz Konusu ABD’deki, Avrupa’daki ve Latin Amerika’daki bütün üniversitelerde gençlerin Gazze için sokaklara çıktığını belirten Kışlakçı, “ABD’de yapılan anketlerde gençlerin yüzde 90’ı Gazze’den yana fakat yaşlıların yüzde 45’i ya sessiz ya da İsrail’i destekliyor. Dünyada büyük bir gençlik uyanışı söz konusu. Statükoya meydan okuyan, var olanı değiştirmek isteyen gençler zulme, katliamlara sessiz kalmak istemiyor. Gazze’de yaşanan savaş değil, soykırım. Gazze 8 aydır havadan, karadan ve denizden bombalanıyor. 17 yıldır etrafı kuşatılmış durumda, kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Gazze, 30-40 yıldır katliamlarla boğuşuyor. Tarihte, hiçbir yerde bu kadar uzun bir kuşatma olmamıştır. İşte dünya gençlerinin isyan ettiği nokta bu. Dünya gençleri, ‘Gazze’de 40 bine yakın kadın ve çocuk öldürüldü, bunlara sessiz kalamayız’, diyorlar” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi Filistinli Rana Süleyman’ın “Kudüs ve Gazze” şiirini okumasıyla duygu dolu anlar yaşandı. -
20.05.2024
İKÇÜ Heyetinden Moğolistan’a Önemli Ziyaret
Moğolistan Parlamentosunun daveti üzerine Başkent Ulanbatur’a giden İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) heyeti Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav tarafından kabul edildi. Moğolistan Parlamentosu tarafından düzenlenen ve on farklı ülkeden akademisyen ve yöneticinin yer aldığı “Trans-Altai Sustainability Dialogue” forumuna İKÇÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan ve Erasmus Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay katıldı. Gombojav: “İKÇÜ, ortak tarihimize ilişkin başarılı işler yapıyor” Forum’un açılış konuşmasını yapan ve onursal başkanlığını üstlenen Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav, Türkiye’den gelen heyeti özel olarak kabul etti ve Moğolistan Meclisi tarafından yapılan Altay topluluklarıyla ilgili çalışmalarına destekleri için teşekkür etti. İKÇÜ ile yakın çalışma içinde olduklarını belirten Moğolistan Meclis Başkanı Gombojav; “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ile ortak projeler yapıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi “Trans-Altai Sustainability Dialogue” etkinliklerine destek olmakla kalmıyor, Moğolistan ve Türkiye’deki Türk ve Moğol kültürel mirasının araştırılması ve korunması ile ilgili de ciddi çalışmalar yürütüyor. 7 yıldan bu yana Moğolistan’ın pek çok Üniversitesi ve kültürel mirasın korunup gelecek nesillere aktarılması görevini üstlenen kurumlarımızla yakın iş birliği içinde çok önemli çalışmalara imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine teşekkür ediyoruz” dedi. Türk heyetini özel olarak kabul eden ve yakın ilgi gösteren Moğolistan Meclis Başkanı Sayın Zandanshatar Gombojav’a ve emeği geçenlere teşekkür ederim. İKÇÜ Heyetinden TİKA’ya Teşekkür Ziyareti Moğolistan’da İKÇÜ tarafından yapılan çalışmaların en önemli paydaşı olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Ulanbatur Ofisi Koordinatörü Emrah Ustaömer’i de ziyaret eden İKÇÜ heyeti TİKA’ya teşekkür etti. Ziyarette konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu TİKA’nın dünyanın değişik bölgelerinde olduğu gibi Moğolistan’da da önemli çalışmalar yaptığını belirtti. TİKA’nın faaliyetlerinin kamu diplomasisi kapsamında önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu “Bölgede üniversite olarak 7 yılı aşkın bir süredir faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu çalışmaların tamamında her zaman yanımızda olan TİKA’nın önemli katkıları var. Devam eden ve yeni başlayacak olan çalışmalarımızda onların katkıları ile ata yurdumuzda tarihi gün yüzüne çıkarıyoruz. Ülkemizi burada en iyi şekilde temsil ettiğinizin yakın şahidiyiz. Geçtiğimiz dönemde buraya geldiğimizde Bilge Kağan Müzesini gördük ve oradaki titiz çalışmanıza hayran kaldık. O zaman sözünü ettiğiniz Bilge Tonyukuk Müzesinde çalışmaların başladığını da bu ziyaretimizde görme fırsatı bulduk. Bu çalışmalar tarihimiz ve kültürümüz açısından son derece önemli. Emeği geçenleri Koordinatörümüzün şahsında tebrik ediyorum” dedi. Yapılacak Çalışmalarda İKÇÜ’nün Yanında Olmaya Devam Edeceğiz TİKA Ulanbatur Koordinatörü Emrah Ustaömer ziyarette İKÇÜ’nün bölgeye katkılarının takdir edilmesi gerektiğini vurguladı. Tarihi açıdan önemli bir misyon üstlendiklerinin farkında olduklarını ifade eden Ustaömer “Burada devletimizin imkanları doğrultusunda hem tarihimizin bize yüklediği sorumluluğu yerine getiriyoruz hem de Moğol kardeşlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda yatırımlar yapıyoruz. İki ülke halkının geçmiş ortak kültürünü gün yüzüne çıkarmaya yönelik adımlar atmaya da gayret ediyoruz. Bu adımların atılmasında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin önemli katkıları var. Biz de bu çalışmalara destek olmaktan memnunuz ve her bir çabanın çıktıya dönüşmesi bizi mutlu ediyor. Önümüzdeki süreçte de çalışmalarda İKÇÜ’nün yanında olmaya devam edeceğiz. Bu çalışmaları Moğolistan’ın ekonomik, sosyal ve insani kalkınma süreçlerini destekleyici birer unsur olarak görüyoruz. Ortak tarihi ve kültürel mirasımızı geleceğe taşımaya yönelik çalışmalarımızı bu çerçevede sürdürüyoruz” dedi. Ulanbatur Din Hizmetleri Müşaviri Fazıl Ahmet Ertürk’ü de ziyaret eden İKÇÜ Heyeti, çalışmalar hakkında bilgi aldı ve karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. -
20.05.2024
Süper Lig’e Galibiyetle Merhaba
Çeyrek Finaldeki Mersin Üniversitesi takımını yenerek süper lige çıkmayı garantileyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Erkek Basketbol Takımı, son maçından da galibiyetle ayrılarak üçüncü sırada Süper Lig’e merhaba dedi. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu (TÜSF) tarafından Dicle Üniversitesinde düzenlenen müsabakalardaki son maçını TED Üniversitesi ile oynayan İKÇÜ’nün başarılı basketçileri, TED Üniversitesi takımını 68-49 yenerek rakibini geride bıraktı. 16 üniversite takımının mücadele ettiği müsabakalarda üst üste başarılı skorlarla adını süper lige yazdıran genç İKÇÜ’lüler turnuvadaki performansıyla dikkat çekti. Yılı başarılarla kapatan takım, İzmir’de düzenlenen Üniversitelerarası Basketbol Bölgesel Turnuvasını da 2’nci olarak tamamlayarak yükselme grubunda mücadele etmeye hak kazanmıştı. Gazi Üniversitesi ve Doğuş Üniversitesinin ardından üçüncü olarak grup maçlarını tamamlayarak tarihinde bir ilki gerçekleştiren İKÇÜ oyuncuları, gelecek sezon Süper Lig’de mücadele edecek. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile Taşkın Toprak’ın antrenörlüğünde, Volkan Aktaş’ın yardımcı antrenörlüğünde çalışan yaptığı basketbol takımı: Ege Gezer, Efe Yüzat, Doğukan İşnel, Deniz Ufuk Yamansavcı, Ege Cem Sun, Ege Oktay, Egehan Yiğit Altuntaş, Berkan Silindir, Berkin Şengül, Mehmet Güner, İsmail Kerim Şengöz, Veli Bahadır Can, Yiğit Güner Çelikten ve Berke Tutar’dan oluşuyor. -
07.05.2024
Başarılı Akademisyenlerin Gurur Günü
Yaptıkları bilimsel faaliyetlerle İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin (İKÇÜ) isminin üst basamaklara taşınmasında büyük emekleri olan akademisyenler düzenlenen törenle ödüllendirildi. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce yapılan törende, 2022- 2023 yıllarında TÜBA-GEBİP Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanları Ödülü kazanan İKÇÜ’lü akademisyenlere, 2021, 2022, ve 2023 yıllarında fakülte bazında en yüksek akademik teşvik puanı alan akademisyenlere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarına teşekkür ve başarı belgeleri takdim edildi. Tören, Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü akademisyenleri Prof. Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç. Dr. Cem Çırak, yüksek lisans öğrencisi Safiye Çayhan’ın enstrümanlarda yer aldığı Emine Başateş’in solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Başarılarınızla Övünüyoruz Programın açış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, imza attıkları bilimsel çalışmalarla İKÇÜ’nün ismini üst sıralara yazdıran akademisyenleri tebrik etti. Akademik teşvik törenlerinde, yaptıkları çalışmalarla İKÇÜ’yü gururlandıran bilim insanlarıyla ile bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ’nün her geçen yıl başarı ivmesiyle büyüyen İzmir’in önemli bir bilim yuvası olmasında emeği geçen çalışma arkadaşlarımızın başarılarıyla övünüyoruz ve başarılarının artarak devam etmesi dileğini hep birlikte paylaşıyoruz. Günümüzde üretilen bilgi, direkt veya dolaylı bir şekilde topluma, sosyal yaşama dokunmuyorsa, ekonomiye yansımıyorsa fazla bir değeri kalmıyor. Burada, bilgiyi topluma kazandıran, gençlerimizin yarınlarına değer katan akademisyenlerimizin başarı ile taçlandırıldığı somut bir paydayı paylaşıyoruz" dedi. Marifetin İltifata Tabi Olduğunun Farkındayız Son dönemde açıklanan sıralamalarda kısmi bir gerileme olduğunu hatırlatan Rektör Köse, tekrar yükseliş ivmesi için çalışma başlattıklarını, bu kapsamda geliştirilmesi gereken alanları saptadıklarını söyledi. TÜBA ve TÜBİTAK tarafından verilen ödülleri kazanan İKÇÜ'lü sayısının da artması gerektiğini hatırlatan Rektör Köse "Biz üniversite olarak genç bir üniversiteyiz, ama iyi bir üniversiteyiz. Birlikte ve huzur içinde çalıştığımızda daha büyük başarılara ulaşacağımızı biliyoruz. Böyle bir iklimin sürdürülebilirliği noktasında yönetim olarak gerekli adımları atıyor, gelişmeleri ve kaynakları sürekli gözden geçiriyoruz. Bu noktada gerek TÜBİTAK projelerinde gerekse de öğrenci projelerinde daha iyi çalışmalar yapabilecek potansiyelimizin olduğunu biliyorum. İyiden daha fazlasına, en iyiye ulaşmak için daha fazla çalışmamız gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum. İKÇÜ ailesinin fertleri olarak bilim dünyasına değer katacak çalışmalara imza atmaya devam etmeliyiz ve edeceğimize inanıyorum. İleriki yıllarda akademik teşvik sayılarının daha da arttığı, bilimsel faaliyetlerimizin ivme kazandığı tabloları paylaşma inancımı hassaten ifade etmek istiyorum. Marifetin iltifata tabi olduğunun farkındayız ve pandemi ve deprem nedeniyle ertelediğimiz bu süreçte marifetli akademisyenlerimizi ödüllendirmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz. Başta TÜBA'dan ödül alan üstün performans gösteren mesai arkadaşlarım olmak üzere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarını ve akademik teşvikte yüksek puan elde eden tüm öğretim elemanlarımızı kutluyor, her birinize şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu. Tören, başarılarıyla İKÇÜ’yü gururlandıran akademisyenlere protokol tarafından belgelerinin takdim edilmesiyle son buldu. -
07.05.2024
İKÇÜ’de Profesörlük Berat Takdimi ve Biniş Giyme Töreni Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce ikincisi düzenlenen törenle profesörlere berat takdim edildi. Doçent kadrosuna atanmaya hak kazanan öğretim üyeleri ve akademik kariyerinde yükselme yaşayan akademik personele binişleri giydirildi. Tören, Sanat ve Tasarım Fakültesi öğretim üyeleri Prof.Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç.Dr. Mücahit Yalçın Öztüfekçi, Doç.Dr. Cem Çırak ile yüksek lisans öğrencisi Eda Özay Narlıoğlu’nun solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Gurur Kaynağımızsınız Programın açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ için gurur günü yaşandığını belirterek 2010 yılında kurulan bir üniversite olarak gelinen noktada bilimsel alanda başarılı çalışmalara imza atan akademik kadronun payının büyük olduğunu söyledi. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bugün bu salonu dolduran sizin gibi akademik alanda başarılarını ispat etmiş olan hocalarımızla birlikte olmanın verdiği gururu ve mutluluğu yaşıyoruz. Biz, genç bir üniversiteyiz. Bu genç üniversite, İzmir gibi bir üniversite şehrinde, böylesine güzel bir şehirde; hem ülkemizin bilimsel anlamda arayışlarına değerli katkılar sağladığı için hem de evrensel bilgi üreten kurum olarak bu alanda dünyaya küresel anlamda çok kıymetli katkılar sağladığı için ve tüm bunların sizlerin emekleri sayesinde yapıldığı için hakikatten son derece mutluyum” dedi. Hiç Kimseyi Ötekileştirmeden 'Biz' Ruhuyla Çalışıyoruz Üniversitelerin bilginin sadece üretildiği değil, aynı zamanda hayatlara dokunduğu, insanlığın refahına katkı sunduğu kurumlar olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Köse, güçlü bir Türkiye’nin temelinde bilgiyle, bilimle atılan adımların temel unsur olduğunu kaydetti. Bu noktada bilim insanlarının üstlendiği misyonunu önemine değinen Rektör Prof. Dr. Köse, “Bilimsel düşünme gücüne sahip ve sorumlu kuşaklar yetiştirme görevini üstlenen bizler, bilimle, teknolojiyle barışık, kendi tarihini ve kültürünü özümsemiş, yeniliklere açık nesillerin yetişmesinde söz sahibiyiz. Geçmişle gelecek arasında bağ kurup topluma köprü olan kurumlar olmanın sorumluluğuyla biz oldukça, ötekileştirmedikçe ülkemiz daha güçlü temellerde yükselmeye devam edecektir. Biz akademik anlamda yapılacak çalışmalarda huzurla çalışılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunu hem kurum kimliği hem aidiyet oluşması açısından çok değerli bir duruş olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum. Rektör olarak atandığımda ilk olarak ulaşılabilir olduğumu söyledim ve bu zamana kadar hep ulaşılabilir bir yönetici olmaya gayret gösterdim. Akademik ve idari huzur için bizim her zaman sizlere kapımız açık. Samimi olarak aile ortamı içerisinde bu ülkeye, bu millete katkı yapma gayretini hep birlikte göstermeye devam edeceğiz. Tüm öğretim üyelerimize akademik yaşamlarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Tören, akademik kadroda yükselen 89 profesör, 56 doçent ve 25 doktora öğretim üyesinin protokol tarafından binişlerinin giydirilmesi ile tamamlandı. -
06.05.2024
Filede Rektörlük Takımı Damgası
Rektörlük Kupası Müsabakalarında Voleybol Turnuvasının şampiyonu belli oldu. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının geleneksel olarak düzenlediği, akademik ve idari personeli ile öğrenciler tarafından oluşturulan takımların mücadele ettiği ve bireysel performansların sergilendiği Rektörlük Kupasında, Voleybol Turnuvasının final karşılaşması oynandı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Genel Sekreter Nuretdin Memur, Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun, Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Nedim Burak Yıldırım, Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesi Müdürü Ömer Coşgun, Genel Sekreterlik Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı Teknik Personeli Rıdvan Özcan’dan oluşan Rektörlük Takımı, Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru’nun kaptanı olduğu SKS idari personelinden oluşan takımını 3-0 mağlup ederek Voleybol Turnuvasının şampiyonu oldu. Rektörlük Takımı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un da takip ettiği final maçını 25-13; 25-21 ve 25-22’lik setlerle kazandı. -
26.04.2024
İKÇÜ Akredite Oldu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 2023 yılı itibariyle Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Kurumsal Akreditasyon Programına (KAP) dahil olmasıyla birlikte başlayan süreci başarıyla tamamladı. YÖKAK Değerlendirme Takımı tarafından yapılan ön ziyaret, saha ziyaretleri ve yüz yüze ziyaretler neticesinde incelenen bilgi, belge ve raporlar doğrultusunda, İKÇÜ 2 yıl süre ile Akreditasyon almaya hak kazandı. Kurumsal akreditasyon belgesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Prof. Dr. Ümit Kocabıçak tarafından Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’ye takdim edildi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde başlayan “2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon” konferansı programında, belge almaya hak kazanan üniversitelerin rektörlerinin de katıldığı törende, İKÇÜ Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, Koordinatör Yardımcıları Doç. Dr. Onur Karadal ve Dr. Öğr. Üyesi Halil Koyu da yer aldı. Ekip Ruhu İçinde Çaba Gösterdik Belgeyi; tüm akademik, idari personel ve tüm paydaşlar adına aldığını ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, YÖKAK’la koordineli şekilde yürütülen akredite çalışmalarının başarıyla sonuçlanmasının heyecanını yaşadıklarını kaydetti. Prof. Dr. Köse, “Kalite güvencesi süreçleri tüm birimlerin sahiplendiği ve sorumlusu olduğu kurumsal bir döngüyü ifade ediyor. Ekip olarak 2023 Eylül ayından bu yana yoğun bir tempo içinde çalışmalarımızı hızlandırmıştık. Geçtiğimiz tüm aşamalarda, ön ziyaret, saha ziyaretleri ve yüz yüze ziyaretlerde ekip ruhu içinde çaba gösterdik. Süreçte, bizleri yalnız bırakmayan tüm akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimize ayrıca tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız ile özel sektör temsilcilerimize şükranlarımı sunuyorum” şeklinde duygularını paylaştı. Hedef “Tam Akredite” Bundan sonraki hedefin “Tam Akredite” edilmiş bir kurum olmak olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda YÖKAK tarafından kurumsal akreditasyon verilen yükseköğretim kurumlarının bilgilerinin paylaşıldığını hatırlatarak; belgenin öğrenciler için de önemli bir ölçüt olduğunu söyledi. Prof. Dr. Köse, “Bu belge bize İKÇÜ’nün faaliyet alanlarında hedeflerine ulaşmayı sağlayacak mekanizmaları oluşturduğunun, kalite sistemlerini izlediğinin ve iyileştirdiğinin, paydaşlarının katılımını önemsediğinin, eğitim ve öğretim, araştırma ve geliştirme ile toplumsal katkı faaliyetlerini titizlikle takip ettiğinin bir tescili oldu. Elbette ki karşılanması beklenen kriterlerimiz var. Kısmi olarak yol aldığımız akredite yolculuğumuzda kriterlerin tam sağlanması adına çalışırken; verimli şekilde işleyen tüm döngülerimizi de sürekli iyileştirme ilkesiyle takip etmeye, daha iyiye ulaşmak için aralıksız çalışmaya devam edeceğiz. Sürecin yürütülmesini en başından itibaren titizlikle takip eden, İKÇÜ’nün bu stratejik amacına ulaşmasında katkıları olan değerli akademik ve idari personelimize kalbi şükranlarımı sunuyorum" dedi. -
05.04.2024
İKÇÜ Ailesi Bayramlaştı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) mensupları, bayram öncesi son mesai günü düzenlenen törende bayram sevincini paylaştı. İKÇÜ çalışanları, her yıl geleneksel olarak düzenlenen bayramlaşma töreninde bir araya geldi. Rektör Prof.Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliği yaptığı buluşmada, Rektör Yardımcıları Prof.Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, dekanlar, akademisyenler ve idari personel birlik, beraberlik, sağlık temennileriyle bayramlaştı. Güçlü Bir Aileyiz Buluşmada duygularını paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse, “Her bayramda olduğu gibi bu bayramda da mesai arkadaşlarımızla bayramlaşma vesilesiyle buluşmak bizleri mutlu ediyor. Biz tüm çalışanlarımızla, öğrencilerimizle birlikte güçlü bir aileyiz. Böylesine güzel değerlerle kuşanmış, özverili ve fedakâr çalışmalara imza atan bir ailenin parçası olmaktan büyük gurur duyuyorum. Değerli İKÇÜ mensuplarımıza ve tüm öğrencilerimize aileleriyle birlikte mutlu, huzurlu bayramlar diliyorum” dedi. Mazlumları Unutmayalım Dünyanın birçok bölgesinde yaşanan savaşların son bulması temennisini de paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse, “Biz, cennet vatanımızda bayram sevincini yaşarken; dünyanın pek çok yerinde mazlumlar, masumlar bu bayramı da, bayram sevincinden uzak, savaşların, hüzünlerin, kederlerin gölgesinde karşılıyor. Yeryüzünün bütün coğrafyalarında yaşanan acıları, hüzünleri yüreğimizin derinliklerinde hissediyor; onları unutmuyoruz ve reva görülen zulmü lanetliyoruz. Duaların en çok kabul olduğu Kadir Gecesinde duamız, dünyanın her köşesinde dökülen kanın, akan gözyaşının dinmesidir. Bu duygularla ülkemize, İslam âlemine ve tüm insanlığa nice sağlıklı, huzur dolu ve güzel yarınlar temenni ediyorum. Hep bir arada sevgi dolu nice bayramlara ulaşmayı Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. Hepimize hayırlı bayramlar diliyorum” dedi. -
28.03.2024
İKÇÜ Teknoloji Transfer Ofisi A.Ş. Kuruldu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi bünyesindeki Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) Ticaret ve Sanayi Odasına tescil edilerek sermaye şirketi (A.Ş.) statüsü kazandı. Başkanlığını Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin, Başkan Yardımcılığını Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un üstlendiği yönetim kurulunun üniversitenin farklı alanlarını kapsayacak interdisipliner bir yapıyla oluşturulduğu kaydedildi. Tüm Girişimcilere Kapılarımızı Sonuna Kadar Açtık İKÇÜ TTO A.Ş.’nin kuruluşuyla ilgili bilgi veren Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bölge sanayisinin de lokomotifi konumunda olan Kuzey Ege’de TEKNOPARK açılmasını önceleyen İKÇÜ olarak üretilen bilgi ve teknolojinin ticarileştirilmesine, üniversite ile sanayi arasında etkileşimi arttırmayı sağlayacak İKÇÜ TTO A.Ş.’nin çalışmalarına hızlı şekilde başlayacağını söyledi. Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ TTO A.Ş. Kuzey İzmir TEKMER’den sonra hayata geçirdiğimiz önemli bir proje. Girişimcilik ve inovasyon ekosistemine katkı sunmak amacıyla bu adımı attık. Bu yapının, ülkemiz adına katma değeri yüksek teknolojiler, fikirler üreteceğini düşünüyorum. Ülkemize katkı sunacak her türlü girişime, üniversitemizin kapılarını sonuna kadar açmış bulunuyoruz” dedi. Yeni ve İleri Teknolojilere AR-GE Desteği Bölgenin sahip olduğu potansiyelin farkında olduklarını belirten Rektör Prof. Dr. Köse, akademi ile üretim sektörlerinin güçlerini birleştirdiği yapıların ülke sanayisini uluslararası arenada rekabette üst sıralara taşıyacağını vurgulayarak İKÇÜ TTO A.Ş.’nin de bu yapılara katkı sunacağını aktardı. Prof. Dr. Köse, “Amacımız ihracata yönelik teknolojik bilgi üretmek, ürün ve üretim yöntemlerinde yenilikler geliştirmek, sektörlerde verimliliği artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknoloji tabanlı yoğun üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni ve ileri teknolojilere uyumunu sağlamaktır. Sektörün beklentilerini karşılayacak danışmanlıkları bu şirket aracılığıyla üstleneceğiz. Ayrıca yabancı sermayenin ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik alt yapıları da bu sayede modelleyeceğiz. Girişimcilere ve buluş sahiplerine eğitim, inkübasyon, test, kalibrasyon, kalite güvence gibi başlıkların yanında, firmalarımıza ar-ge, test, teknik hizmetler ile marka tescil, telif hakları, patent alma, şirket kuruluşu, teknoloji transferi, finansman alanlarında destek olacağız” diye konuştu. Güçlü Sektörlerde Ön Plana Çıkmak İstiyoruz Türkiye'nin uzun dönemde ekonomik gelişmesinin, stratejik sektörleri önceleyen yenilikçilik temelli teknoloji transferi atılımları ile sağlanacağını aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, İKÇÜ TTO A.Ş. ile sürdürülebilirliği sağlanabilecek projeleri hayata geçirmeyi hedeflediklerini kaydetti. Prof. Dr. Köse, “Kamu, sanayi ve akademi paydaşlarını bir araya getirecek ve özel sektörünün dinamizminden faydalanarak aynı hedef doğrultusunda iş birlikleri yürütme gayretinde olacağız. Savunma sanayisi başta olmak üzere makine, bilgi ve iletişim teknolojileri, medikal, biyoteknolojileri ve gen teknolojileri, elektrik elektronik gibi ülke olarak elimizin güçlü olduğu alanlarda yüksek teknolojili ürün geliştirmek, güçlü sektörlerde ön plana çıkmak istiyoruz” şeklinde konuştu. -
27.03.2024
Sanayiciler İKÇÜ'de Buluştu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, düzenlenen iftar yemeğinde Atatürk Organize Sanayi Bölgesi, Ulukent Organize Sanayi Bölgesi, Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren sanayiciler ve iş insanları ile buluştu. İKÇÜ ev sahipliğindeki sanayicilerle İKÇÜ Yönetiminin buluştuğu iftar programına, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve Genel Sekreter Nurettin Memur'un yanı sıra iş insanı Atilla Üner, Tiryakiler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tiryaki, Dirinler Makina Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Dirin, Özkan Demir Çelik Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Özkan, Kastaş Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Atılgan, TAYKON Çelik Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ömer Telcioğlu, Ege’s Yemek Yönetim Kurulu Başkanı Barış Kurt, GEMPOL Makine Mühendislik Sanayi Şti. Kurucu ve CEO'su Aydın Gülay, Baylan Ölçü Aletleri San.ve Tic.A.Ş. Genel Müdürü Serkan Alıcı , ASMAŞ Ağır Sanayi Makineleri Yönetim Kurulu Başkanı Davut Akbari, Sistas Çelik Dövme San Tic A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aydan, TÜV AUSTRIA Marine Teknik Danışmanı M. Tansel Ergün, Örnek Makina Sanayi ve Tic.A.Ş Genel Müdürü Hakan Örnekoğlu ile çok sayıda üst düzey yönetici ve iş insanı katıldı. İftar programına katılımlarından dolayı tüm misafirlere teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Köse, İzmir'in ve ülkemizin iş dünyasında önemli yere sahip başarılı çalışmalara imza atan iş insanlarını İKÇÜ’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti paylaştı. İKÇÜ’nün her geçen gün başarı ivmesiyle büyüyen İzmir’in önemli bir bilim yuvası olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “Biz üniversitelerin ulaşılabilir olmasını önemsiyoruz. Ülkemizin ekonomisine yön veren kurum ve kuruluşlarla bir araya gelmeyi, ortak projeler ve iş imkânları geliştirmeyi önemli buluyoruz. Günümüzde üretilen bilgi, direkt veya dolaylı bir şekilde topluma, sosyal yaşama dokunmuyorsa, ekonomiye yansımıyorsa fazla bir değeri kalmıyor. Dünya üniversiteleri artık kriterlerini bu stratejiler üzerine geliştiriyor. Daha çok çalışıp üretmenin bilincinde olan bir İKÇÜ olarak üniversite-şehir, üniversite-sanayi iş birliklerini daha fazla geliştireceğiz. Çünkü hepimizin ortak derdinin ülkemiz, bölgemiz ve İzmir’imiz olduğunu düşünüyorum. Gençlerimizin geleceğini inşa etmek ve ekonomik kalkınmaya destek sağlamak adına, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da birlikte çalışmaya hazırız. İKÇÜ’ye kuruluşundan bu yana destek veren iş dünyamızın değerli yöneticilerine, mensuplarımıza teşekkür ediyorum ve çalışmalarında başarılar diliyorum” diye konuştu. -
22.03.2024
İKÇÜ Diş Hastanesi Temmuz’da Yeni Binasında
2012 yılının Mart ayından bu yana Aydınlıkevler’deki Yerleşkede İzmir İli ve çevre illere modern diş sağlığı hizmeti sunan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi Temmuz 2024’te yapacağı açılışa hazırlanıyor. İzmir’in en modern diş hastanesi olarak vatandaşlara sağlık hizmeti sunma hedefiyle yapımına devam edilen dev kompleks, İKÇÜ’nün Balatçık’taki ana yerleşkesinde 29 bin metrekare alanda yer alıyor. Komplekste ayrıca 15 bin metrekarelik peyzaj düzenlemesi, rekreasyon alanları, hasta ve personel için ayrılan otopark alanları olacak. Ağız ve Diş Sağlığı Hizmet Kalitesini Yükseltiyoruz Şantiye alanında, Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanı Yasin Yıldız ile yüklenici firma yetkililerinden gelinen aşamayla bilgi alan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, 10 yılı aşkın süredir Aydınlıkevler’deki binasında vatandaşlara kaliteli ve ulaşılabilir sağlık hizmeti sunan hastanenin daha modern bir görünümle açılacak olmasının heyecanı ve mutluluğunu yaşadıklarını aktardı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “Eğitim kalitesi uluslararası sıralamalarda tescilli olan fakültemizin vatandaşlarımıza sunduğu ağız ve diş sağlığı tedavisi hizmetlerinin kalitesini nitelik ve nicelik olarak yükseltmeyi hedefliyoruz. Son teknoloji altyapısıyla toplam 250 diş ünitesi ile inşallah Temmuz’da açılacak sağlık kompleksimizin açılışını bizler kadar öğrencilerimiz de sabırsızlıkla bekliyor. Gelinen aşamada vatandaşlarımızın kuruluşundan bu yana hastanemize gösterdiği teveccühlerine, kapasitemizi ve kalite standartlarımızı arttırarak cevap vermiş olacağız. Vatandaş nezdinde takdir ve teşekkür edilen bir sağlık kurumu olarak çalışmaya devam edeceğiz” dedi. İnsan Sağlığına ve Bilime Hizmet Eden Anlayışla Çalışıyoruz İKÇÜ Diş sağlık kompleksinde, hizmet kalitesini daha üst seviyeye taşıyacak ileri tanı ve tedavinin sunulacağı kliniklerin, görüntü ve ses sistemiyle dizayn edilmiş fantom laboratuvarlarının, preklinik laboratuvarlarının, merkezi sterilizasyon, radyoloji ünitelerinin, ameliyathane ve dersliklerin yer alacağı bilgisini veren Rektör Prof. Dr. Köse, “Çok kısa bir süre zarfında, fiziksel alt yapısını yenilemiş bir İKÇÜ Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi olarak hizmet verecek olmanın mutluluğunu paylaşıyoruz. İnsan sağlığına ve bilime hizmet eden, kendini sürekli yenileyen, geliştiren, kaliteli ve özverili çalışmalara imza atan fakültemizin güçlü akademik kadrosuna, idari personeline ve çok değerli öğrencilerimize başarılı çalışmaları için teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. -
22.03.2024
Rektör Köse'den Senatoya Akreditasyon Teşekkürü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Senato üyeleri için akreditasyon süreçlerinde verdikleri katkı nedeniyle teşekkür belgesi takdim töreni düzenlendi. Rektörlük Senato Salonunda düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ekip olarak 2023 Eylül ayından bu yana yoğun bir tempo içinde çalışıldığını ancak akreditasyon çalışmalarının geçmişinin daha eski olduğunu vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse konuşmasında, "Akreditasyon süreçlerini hep birlikte ve sizin büyük desteklerinizle başarılı biçimde geri bıraktık. Akreditasyon sürecinin başlangıcından bu yana, misyonumuzu ve vizyonumuzu gerçekleştirmek için sürekli ve hep birlikte çaba sarf ettik. TSE, bu denetimler sonunda mevcut belgemizin süresini uzattı ve YÖK Akreditasyon sürecimizin de başarılı biçimde nihayete ereceğini umuyorum. Bilindiği üzere kalite süreçleri ve akreditasyon adımları, sürekli iyileştirme ve mükemmelliğe ulaşma yolunda önemli araçlardır. Kalite süreçlerinin sonunda umuyorum ki sunduğumuz hizmetlerin kalitesini uluslararası standartlara uygun hale getirme amacımıza da erişmiş olacağız. Geçtiğimiz tüm aşamalarda siz senato üyelerimiz bir ekip ruhu içinde çaba gösterdiniz Bu bizim için çok kıymetli. Zira biliyoruz ki başarı ekip işidir ve biz iyi bir ekibiz. Süreçte görev alan tüm senato üyelerimizin, çalışanlarımızın ve paydaşlarımızın katkılarıyla daha da büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum. Aynı amaca ulaşmamıza katkı veren akademik ve idari personelimize kalbi şükranlarımı sunuyorum" dedi. -
21.03.2024
İKÇÜ’nün 3’üncü Dönemine Farklılaşma Stratejisi Damgası
2025-2029 Dönemi Stratejik Planı çalışmalarında üçüncü aşamaya gelen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında senato ve yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu değerlendirme toplantısı düzenlendi. Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı koordinasyon ve danışmanlığında devam eden süreçle ilgili Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç’ın bilgilendirme sunumu ile başlayan toplantıda; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, strateji geliştirme kurulu üyeleri hazır bulundu. Yol Haritamızı Hep Birlikte Belirleyeceğiz Üçüncü dönemi (2025-2029) kapsayan stratejik planın kurumsallaşma sürecindeki İKÇÜ için önemli bir adım olduğunu ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, planda bölgenin, ülkenin, toplumun ve ekonominin ihtiyaçlarına göre duyarlı bir yaklaşım ile çalışıldığını kaydetti. Prof. Dr. Köse, “Paydaşlarıyla etkileşim içinde olan; ürettiği bilgiyi değere dönüştüren ve ülkemizin yükseköğretimdeki hedefleri için katma değer üretmeye çaba gösteren üniversitemiz, değişen koşullarla uyumlu bir projeksiyonu ortaya koyma çabası içindedir. Planlama çalışmalarının üçüncü aşaması olan planın geliştirilmesi aşamasında “misyon, vizyon ve temel değerlerimiz”, farklılaşma stratejisi, “nereye ulaşmak istediğimiz”, “strateji geliştirme (amaç ve hedefler) “varmak istediğimiz hedefe nasıl ulaşabileceğimiz” konularına ilişkin yol haritamızı hep birlikte belirleyeceğiz” dedi. Farklılaşmayı Öne Çıkarmak Elzemdir Üst yönetimin stratejik bakış açısının başarıda ilk elden etkili olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Köse, bunun yanında yönetişim anlayışı içinde tüm paydaşlar ile Strateji Geliştirme Kurulunun söz sahibi olduğu süreçlerin oldukça önemli olduğunu vurguladı. Farklılaşma stratejisi kavramına verdikleri önemin altını çizen Prof. Dr. Köse, bu kavramın günümüz akademisinde zorunlu bir esas haline geldiğini ifade etti. Prof. Dr. Köse, “Gelecek dönemde üniversiteler arasında farklılaşmayı öne çıkaran esas faktör üniversite sayısının artmış olması ve bu alanda rekabetin zorunluluk haline gelmesidir. Yükseköğretim sektöründe çeşitliliğin artması, üniversitelerin uluslararasılaşma eğiliminin ivme kazanması ve maddi kaynak ihtiyacının artması da farklılaşmayı gerektirmektedir. Bu çerçevede yetkin olduğumuz bir alana özellikle odaklanıp ülke kaynaklarından verimlilik çerçevesinde etkin çıktılar oluşturan bir kurum olmayı hedef olarak belirlemememiz gerekmektedir. Diğer taraftan ülkemizin ve dünyanın sorunlarını da güncelleme sırasında göz ardı etmememiz gerekiyor. Bu çerçevede biyoçeşitlilik, sürdürülebilirlik ve artan sosyolojik sorunları da önemli alanlar olarak gördüğümüzü temel değerler ve farklılaşma stratejimizde yer vermemiz gerektiğini ifade etmek isterim” diye konuştu. Rektör Prof. Köse, gelinen noktada İKÇÜ’nün kurumsallaşmasına ve vizyonuna değerli katkılar sunan herkese teşekkürlerini iletti. Toplantı, plana ilişkin görüş ve önerilerin alınmasıyla son buldu. -
21.03.2024
Nöropazarlama Sihirli Değnek Midir?
Sağlık, mühendislik ve sosyal bilimler alanlarında multidisipliner çalışmalara destek veren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sinir Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından psikoloji, tıp ve ekonomi alanlarında nöro görüntüleme tekniklerinin kullanımını kapsayan ‘nöropazarlama’ kavramı üzerine bir konferans düzenlendi. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Sinir Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Sinem Ezgi Turunç Özoğlu, Müdür Yardımcıları Prof. Dr. Nihal Olgaç Dündar ile Prof. Dr. Pınar Gençpınar, Genel Sekreter Nurettin Memur’un yanı sıra bu alanda çalışmalar yürüten ilgili fakültelerden akademisyenler ve öğrenciler takip etti. X,Y ve Z Kuşaklarına Özel İçerikler Açılışta konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, yeni medya ve pazarlama stratejileri arasındaki yakın ilişkiye değinerek markanın pazarda farklılaşmasında dijital süreçlerin büyük önem taşıdığını kaydetti. Prof. Dr. Bulduklu, “Gelişen teknoloji ve pazarlama amaçları ile birlikte pazarlama artık ihtiyacı tatmin değil yaratma eksenli bir boyuta evrildi. Günümüzün yoğun rekabet ortamında hedef kitlenin dikkatini daha çok çekmek için uygulanan tekniklerin başında ise nöropazarlama geliyor. Bugün gelişen tüm teknolojinin pazarlamaya hizmet eden aracılar haline geldiğini görüyoruz. Bu çerçevede küresel güç haline gelmenin önemli adımlarından biri çağın tüm uygulamalarına hakim olmaktır. Özellikle yeni medya stratejilerini, halkla ilişkiler uygulamalarını ve dijital teknolojileri daha yakında takip etmek gerekiyor. Rakipleri geride bırakarak ön plana çıkmak, potansiyel kitleye ulaşmak ve X,Y ve Z kuşaklarına özel içerik, görsel ve stratejiler geliştirmenin yolu da tüketici gibi düşünmekten geçiyor. Yeni medyada müşteri ilişkileri, klasik pazarlama anlayışlarına kıyasla oldukça hızlı ve aktiftir. Nöro teknikleri de kapsayan tüm gelişmeleri takip eden, gerçekçi şekilde tüketiciye dokunan markalar pazarda başarılı oluyor” diye konuştu. Sinirbilim Tüketici Zihnini Anlamaya Yönelik Katkılar Sunar “Nöropazarlama Sihirli Değnek midir?” başlıklı sunumunda güncel yaklaşımları dile getiren İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal, kavram üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Dekan Prof. Dr. Ünal, “Nöropazarlama kısaca tüketicilerin satın alma kararlarını anlamak ve etkilemek için sinirbilim ve psikolojiden yararlanan pazarlama tekniğidir. Konu hakkındaki görüşler iki zıt noktada toplanmaktadır. Bir kısım, nöropazarlamanın çağımızın sihirli değneği olduğunu ileri sürerken bir kısım ise yetenekleri abartılan popüler bir kavram olduğunu düşünmektedir. Sinirbilimin kullandığı fMRI, EEG gibi araçlardan yararlanılarak tüketicinin ürün, ambalaj, marka, reklam veya kampanyaya yönelik tepkilerinden yola çıkılarak tüketicinin dikkatini doğru şekilde çekmenin satın alma olasılığını artıracağı Nöropazarlamanın öz noktasıdır. Sinirbilimin tüketici zihnini anlamaya yönelik katkıları pazarlamadan beklentileri oldukça artırmıştır” dedi. Markaların Kullandığı Popüler Bir Yöntem Akademiden ve iş dünyasından oldukça büyük bir ilgi gören Nöropazarlamanın uluslararası alanda birçok tanınmış marka tarafından kullanılan bir uygulama haline geldiğini aktaran Prof. Dr. Sevtap Ünal, “Örneğin Coca Cola, Pepsi, BMW, Audi gibi global markaların ürün dizaynlarında nöropazarlamadan yararlandığı bilinmektedir. Bu uygulamalar firmalara başarı olarak geri dönmüştür. Nöropazarlama, geleneksel pazar araştırması yöntemlerinin yerini alan ve onu tamamen işlevsiz hale getiren bir risk değildir. Nöropazarlama anlayışları anketlerden, odak gruplarından ve diğer geleneksel yaklaşımlardan elde edilen verilerle birleştirilerek tamamlanırsa pazarlamacılar tüketici davranışları hakkında daha kapsamlı bir anlayış elde edebilirler” diye konuştu. Nöropazarlamanın teknoloji ve araştırma metodolojilerindeki gelişmelerle yeteneklerini genişleten büyüyen bir alan olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ünal, gelecekte giderek gelişen bir uygulama metodolojisi olabileceğini aktardı. Dekan Prof. Dr. Ünal “Sinirbilim ve pazarlama birleştikçe, reklamcılığın ve tüketici içgörülerinin geleceğini şekillendiren yeni teknikler ve içgörüler ortaya çıkacaktır. nöropazarlama doğru kullanıldığında oldukça yararlı bir araçtır. Gelişen teknoloji ve değişen dünya gerekleri doğrultusunda hayatımızdaki yeri giderek artacaktır. En doğru şekilde faydalanılarak gerek firmalara gerekse tüketiciye kazandıran uygulamalar hayata geçirilebilecektir” şeklinde konuştu. -
21.03.2024
109’uncu Yıl Dönümünde Şanlı Çanakkale Destanı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Çanakkale Destanın 109’uncu yıl dönümü çerçevesinde düzenlenen etkinliklere ev sahipliği yaptı. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen “18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü” programında, Sinevizyon, Tiyatro, Edebiyat, Halk Dansları ile Müzik Topluluğu öğrencilerinin branşlarında sahnelediği etkinlikler beğeni kazanırken; Medya ve İletişim Bölümü Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cenk Demirkıran tarafından seslendirilen şiirin de yer aldığı kısa film izleyicilere duygusal anlar yaşattı. Çanakkale Türkiye'nin Önsözüdür Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda açılışı yapılan resmi programa, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fikri Salman, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mutlu Aytemir, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan ve SKS Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Çanakkale Zaferinin Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti açısından önemine vurgu yaptı. Türkiye Cumhuriyetinin önsözü olarak kabul edilen Çanakkale Zaferinin, Anadolu’nun adeta küllerinden doğarak elde edildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Akbaş, tarihsel, sosyal ve siyasal süreçler düşünüldüğünde günümüze ışık tutan bir dönüm noktası olduğunu kaydetti. Çanakkale Ruhuna Özgü O Birliğe İhtiyacımız Var Bugün Filistin’in içine düşürüldüğü durum düşünüldüğünde Çanakkale’de verilen mücadelenin daha iyi anlaşıldığını aktaran Prof. Dr. Akbaş, yedi düvelin bir milleti yok etmek üzere organize olduğu Çanakkale’de de benzer bir olaya şahit olunmasına, İslam coğrafyasının her bölgesinden Anadolu insanına, Müslüman Türk’e güvenen insanların verdiği destekle, gösterilen cansiperane direnişle engel olunduğunu ifade etti. Çanakkale Destanı ile birlikte Anadolu’nun yepyeni bir geleceğin ve umudun ışığı olarak ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Akbaş, Çanakkale Zaferini tarihte kalmış bir olay olarak değil, yeniden okumanın değerini anlatarak Çanakkale ruhuna özgü o birlik ve beraberliğe tekrar ihtiyacımız olduğunu vurguladı. Anma Günü programı Sinevizyon Topluluğunun hazırladığı, Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cenk Demirkıran tarafından seslendirilen şiirin de yer aldığı kısa film gösterimi ve Dans Topluluğunun hazırladığı halk oyunları gösterisi ile devam etti. Duygusal anların yaşandığı programda, Edebiyat Topluluğundan Bahu Ana tarafından seslendirilen “Çanakkale Şehitleri” adlı şiir dinletisi ve Tiyatro Topluluğu tarafından sahnelenen “Çanakkale Destanı” oyunu, Hekim Hacı Paşa Konferans Salonunda SKS Müzik Topluluğu öğrencilerinin sahne aldığı “18 Mart” özel konseri de beğeniyle takip edildi. -
12.03.2024
İKÇÜ’de Geleneksel İftar Buluşması
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi akademik ve idari personeli, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliğini yaptığı iftar yemeğinde bir araya geldi. Merkez kampüs içerisinde yer alan personel yemekhanesinde Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce düzenlenen iftar buluşması, İlahiyat Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi İhsan Sütşurup tarafından okunan kuran tilaveti ile başladı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, dekanlar, enstitü ve yüksekokul müdürleri, akademik ve idari birimlerde görev yapan akademisyen, idari personel ile ailelerinin davetli olarak katıldığı iftarda kısa bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu müstesna günler vesilesiyle düzenlenen organizasyonların üniversite personeli arasındaki birlik ve dayanışmayı daha da arttırdığını ifade etti. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “On bir ayın sultanını değerli mesai arkadaşlarım ve çok değerli ailelerinin teşrifleriyle kurumsal birliğimizi ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz geleneksel olarak düzenlenen iftar yemeğimizde hep birlikte iftar yapmaktan büyük mutluluk duyuyorum. İKÇÜ ailesinin her bir ferdi bizim için çok değerli ve çok özel. En küçük mensuplarımız öğrencilerimiz ile de bir arada olacağımız sofralarımız olacak. Manevi atmosferi yüksek bu önemli günlerde en çok idrak ettiğimiz duygu birbirimize verdiğimiz değerdir. Hangi kademede olursa olsun tüm personelimiz bizim için çok değerlidir. Biz büyük bir aileyiz. Bu ailenin birlik ve beraberliği hepimizi mutlu ediyor. Bu anlamlı vesileyle aynı sofranın etrafında bir araya geldiğimiz tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. İftar programımıza katılım gösterdiğinizden dolayı tekrar hepinize teşekkür ediyorum. Bu bereketli günlerin tüm insanlık için barışa, huzura ve refaha vesile olmasını; yapılan tüm ibadetlerin kabul olmasını temenni ediyorum” dedi. İftar yemeği çekilen hatıra fotoğraflarıyla son buldu.
Toplam 175
Okunma Sayısına Göre Haberler :::
-
15 kez okundu
Aile Danışmanlığı Programının Kapanış Dersi Rektör Köse’den
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı öğretim üyelerince yürütülen, Aile Danışmanlığı Tezsiz Yüksek Lisans öğrencileri, verilen son ders ile programı tamamladı. Nizamî-i Gencevi Toplantı Salonunda yapılan programın üçüncü döneminin son dersi, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse tarafından verildi. Dersi, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Dirik, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şahin izledi. Aile Kavramını Yok Etme Gayesindeler “Aile ve Modernite” kavramlarını irdelediği kapanış dersinde, aile danışmanlarının önemli bir misyona sahip olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ailenin psikolojik sağlığının toplum dinamizmini ve iyilik halini doğrudan etkilediğine işaret etti. Rektör Köse "Günümüzdeki değişim sürecinin gelmiş olduğu noktada, çekirdek aile bir yana,'aile' kavramının kendisi bile tartışılır hale geldi. Sorunların çözümünden uzak yaklaşımlar sosyal yapının en temel bileşeni olan aile kavramını yok etmek gayesindedir. Seküler faydacı yaklaşımların sözde olumlu sonuçları beklenirken; son yıllarda depresyon, kaygı ve bağımlılık gibi sorunların tavan yaptığını ve küresel bir hastalık haline geldiğini görüyoruz. Böylece anne baba rol modellerini ortadan kaldıran, tek ebeveynli bekâr anne- baba kavramları sergilenmekte, toplumu cinsiyetsizleştiren, mutsuz, doyumsuz, duygusuz, merhametsiz, uyumsuz bireyler yetişmeye devam etmektedir” dedi. Medyadaki Olumsuz Ögeleri Meşrulaştırma Çabası Yazılı ve görsel iletişim araçlarında aile kavramında olmaması gereken şiddet, bağımlılık gibi olumsuz ögelerin ön plana çıkarılmasının yanında, toplumsal ahlak ve kültür ile uyumsuz durumları meşru olarak göstermesinin de oldukça tehlikeli bir müdahale olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Köse, “Televizyonlarda gündüz kuşağında yayınlanan ve reel olarak yaşanan toplumsal ahlak ve kültür ile uyumsuz durumlar meşru olarak gösteriliyor. Sosyal platformlardan yapılan paylaşımlarla başta mahremiyet olmak üzere pek çok değer ortadan kaldırılıyor. Aile içi roller değersiz hale getiriliyor, sadakat demode bir kavrammış gibi sunuluyor. Tüm bu gelişmelerin sonucu ise elbette aile bağının yok olması ile sonuçlanıyor. Toplumlar için aile kurumu son derece önemli. Aile içi iletişim ve ilişkinin bitmesi toplumsal anlamda da muhabbet bağının yok olması anlamına geliyor” diye konuştu. Sosyal Bilimlerin Hayati İşlevi Var Sosyal bilimlerin toplumsal dinamiklerle olan önemli bağına vurgu yapan Prof. Dr. Köse, aile danışmanlığı meslek grubunun üstlendiği misyona değinerek öğrencilere önemli tavsiyelerde bulundu. Rektör Prof. Dr. Köse, “İnsanın duygu halleri deney tüpüne sığmaz. Bu noktada insanın özüne inen, davranışlarına mercek tutan sosyal bilimlerin ne kadar hayati bir işlevinin olduğunu görmekteyiz. Günümüz koşullarında aile gibi kutsal bir varlığın devamlılığı için mücadele etmek, en başta gönüllülük ister. Salt profesyonellik yaklaşımı mesleki uygulamanın iki ayağını da topal bırakır. İnsanı sevmeden insana yol gösterilemez. Kültürel değer ve kodlarımıza uygun, aile bütünlüğünü göz ardı etmeyen yaklaşımlarınızla aile üyelerinin kendi aralarında üstesinden gelemedikleri sorunların çözümünde rol alacaksınız. Birey ve ailenin yaşamını iyileştirmeyi sağlayacak müdahaleleriniz olacak. Ben her bir mezunumuzun bu işe sıradan meslek olarak bakmayacağına, her bir danışmasını toplum hassasiyeti sorumluluğu ile yapacağına yürekten inanıyorum. İKÇÜ Psikoloji Bölümü akademisyenlerinin rehberliğinde tamamlayacakları eğitimlerinin sonrasındaki hayatlarında başarılara vesile olmasını temenni ediyorum” dedi. Sağlıklı Kişilik Yapısının Temeli Ailede Türk toplumlarında aile olgusunun çok önemli bir konumda yer aldığına değindiği açılış konuşmasında, ailenin bireylerin bir nevi sosyal desteği olduğunu ifade eden Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Şahin de, “Aile bireyin en temel duygusal ihtiyacı olan, sevgi, güven ve aidiyet duygusunu yaşadığı tek yerdir. Bireyin mutluluğa ve sağlıklı kişilik yapısına ulaşmasın en temel direğidir. Aile Danışmanlığı Tezsiz Yüksek Lisans Programımızın üçüncü döneminde eğitim alan 32 öğrencimizin son dersine teşrifleri ve katkıları için başta Değerli Rektörümüz Prof.Dr. Saffet Köse’ye, öğrencilerimize sağladıkları katkılar için tüm akademik ve idari personelimize teşekkür ediyoruz. Öğrencilerimize meslek yolculuklarında başarılar diliyoruz” şeklinde konuştu. Programı tamamlayan öğrenciler adına konuşan Hatice Merve Açıkbaşlar ve Gizem Cömert ise ailenin bireyler için en korunaklı liman olduğu bilinciyle başladıkları eğitimlerinin neticesinde, fırtınalara karşı güçlü olabilmeleri için danışanlarının her daim yanlarında olacaklarını aktardı. Eğitimleri boyunca ailede yer alan tüm rollere büründüklerini ve oluşturdukları aile ile sıcak köprüler kurduklarını ifade eden mezunlar, bir buçuk yılın ardından oldukça anlamlı bu yolculukta kendilerine her türlü desteği veren tüm eğitmenlere teşekkür etti. Programın son dersi Rektör Köse’nin, kendi yazdığı “Genetiğiyle Oynanmış Kavramlar ve Aile Medeniyetinin Sonu” kitabını öğrencilere hediye etmesiyle son buldu. -
15 kez okundu
Nöropazarlama Sihirli Değnek Midir?
Sağlık, mühendislik ve sosyal bilimler alanlarında multidisipliner çalışmalara destek veren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sinir Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından psikoloji, tıp ve ekonomi alanlarında nöro görüntüleme tekniklerinin kullanımını kapsayan ‘nöropazarlama’ kavramı üzerine bir konferans düzenlendi. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Sinir Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Sinem Ezgi Turunç Özoğlu, Müdür Yardımcıları Prof. Dr. Nihal Olgaç Dündar ile Prof. Dr. Pınar Gençpınar, Genel Sekreter Nurettin Memur’un yanı sıra bu alanda çalışmalar yürüten ilgili fakültelerden akademisyenler ve öğrenciler takip etti. X,Y ve Z Kuşaklarına Özel İçerikler Açılışta konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, yeni medya ve pazarlama stratejileri arasındaki yakın ilişkiye değinerek markanın pazarda farklılaşmasında dijital süreçlerin büyük önem taşıdığını kaydetti. Prof. Dr. Bulduklu, “Gelişen teknoloji ve pazarlama amaçları ile birlikte pazarlama artık ihtiyacı tatmin değil yaratma eksenli bir boyuta evrildi. Günümüzün yoğun rekabet ortamında hedef kitlenin dikkatini daha çok çekmek için uygulanan tekniklerin başında ise nöropazarlama geliyor. Bugün gelişen tüm teknolojinin pazarlamaya hizmet eden aracılar haline geldiğini görüyoruz. Bu çerçevede küresel güç haline gelmenin önemli adımlarından biri çağın tüm uygulamalarına hakim olmaktır. Özellikle yeni medya stratejilerini, halkla ilişkiler uygulamalarını ve dijital teknolojileri daha yakında takip etmek gerekiyor. Rakipleri geride bırakarak ön plana çıkmak, potansiyel kitleye ulaşmak ve X,Y ve Z kuşaklarına özel içerik, görsel ve stratejiler geliştirmenin yolu da tüketici gibi düşünmekten geçiyor. Yeni medyada müşteri ilişkileri, klasik pazarlama anlayışlarına kıyasla oldukça hızlı ve aktiftir. Nöro teknikleri de kapsayan tüm gelişmeleri takip eden, gerçekçi şekilde tüketiciye dokunan markalar pazarda başarılı oluyor” diye konuştu. Sinirbilim Tüketici Zihnini Anlamaya Yönelik Katkılar Sunar “Nöropazarlama Sihirli Değnek midir?” başlıklı sunumunda güncel yaklaşımları dile getiren İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal, kavram üzerinden değerlendirmelerde bulundu. Dekan Prof. Dr. Ünal, “Nöropazarlama kısaca tüketicilerin satın alma kararlarını anlamak ve etkilemek için sinirbilim ve psikolojiden yararlanan pazarlama tekniğidir. Konu hakkındaki görüşler iki zıt noktada toplanmaktadır. Bir kısım, nöropazarlamanın çağımızın sihirli değneği olduğunu ileri sürerken bir kısım ise yetenekleri abartılan popüler bir kavram olduğunu düşünmektedir. Sinirbilimin kullandığı fMRI, EEG gibi araçlardan yararlanılarak tüketicinin ürün, ambalaj, marka, reklam veya kampanyaya yönelik tepkilerinden yola çıkılarak tüketicinin dikkatini doğru şekilde çekmenin satın alma olasılığını artıracağı Nöropazarlamanın öz noktasıdır. Sinirbilimin tüketici zihnini anlamaya yönelik katkıları pazarlamadan beklentileri oldukça artırmıştır” dedi. Markaların Kullandığı Popüler Bir Yöntem Akademiden ve iş dünyasından oldukça büyük bir ilgi gören Nöropazarlamanın uluslararası alanda birçok tanınmış marka tarafından kullanılan bir uygulama haline geldiğini aktaran Prof. Dr. Sevtap Ünal, “Örneğin Coca Cola, Pepsi, BMW, Audi gibi global markaların ürün dizaynlarında nöropazarlamadan yararlandığı bilinmektedir. Bu uygulamalar firmalara başarı olarak geri dönmüştür. Nöropazarlama, geleneksel pazar araştırması yöntemlerinin yerini alan ve onu tamamen işlevsiz hale getiren bir risk değildir. Nöropazarlama anlayışları anketlerden, odak gruplarından ve diğer geleneksel yaklaşımlardan elde edilen verilerle birleştirilerek tamamlanırsa pazarlamacılar tüketici davranışları hakkında daha kapsamlı bir anlayış elde edebilirler” diye konuştu. Nöropazarlamanın teknoloji ve araştırma metodolojilerindeki gelişmelerle yeteneklerini genişleten büyüyen bir alan olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ünal, gelecekte giderek gelişen bir uygulama metodolojisi olabileceğini aktardı. Dekan Prof. Dr. Ünal “Sinirbilim ve pazarlama birleştikçe, reklamcılığın ve tüketici içgörülerinin geleceğini şekillendiren yeni teknikler ve içgörüler ortaya çıkacaktır. nöropazarlama doğru kullanıldığında oldukça yararlı bir araçtır. Gelişen teknoloji ve değişen dünya gerekleri doğrultusunda hayatımızdaki yeri giderek artacaktır. En doğru şekilde faydalanılarak gerek firmalara gerekse tüketiciye kazandıran uygulamalar hayata geçirilebilecektir” şeklinde konuştu. -
14 kez okundu
Kurumsal Başarı İçin Kurum Kültürünün Geliştirilmesi Şart
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Öğrenme-Öğretme Destek Komisyonunca öğrenci ve öğretim elemanlarının akademik gelişimlerine destek olunması kapsamında düzenlenen etkinlikte Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu tarafından “Kurum Kültürü” eğitimi verildi. Prof. Dr. Bulduklu, çalışanları motive etmeye, sürekli geliştirmeye, temsiliyeti ve aidiyet duygusunu güçlendirmeye dayalı kurumsal eğitimlerin tüm birimlerde yaygınlaştırılarak devam edeceğini söyledi. Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya, Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Sevtap Günay Uçurum, Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Akbıyık, Hemşirelik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yasemin Tokem, Komisyon Başkanı Doç. Dr. Derya Uzelli Yılmaz’ın yanı sıra bölüm akademik ve idari personelinin takip ettiği eğitimde; Prof. Dr. Yasin Bulduklu kurum kültürünün, kurumsal iletişim tekniklerinin ve kurum ve kuruluşlarda takım çalışmasının önemini anlattı. “Başarılı kurumlar güçlü kültüre sahip olan kurumlardır” diyen Prof. Dr. Bulduklu, “Kurum kültürü, kurumu diğer kurumlardan ayıran ve üyeler tarafından paylaşılan bir anlamlar bütünüdür. Yazılı kurallara bağlı olduğu kadar yazılı olmayan kurallardan oluşur. Çalışanlar, kurum kültürünün eseridir, kullanıcısıdır, nesiller arası aktarıcısıdır, yaratıcısıdır” diye konuştu. Klasik Yönetim Şekilleri Artık İşlevini Kaybetti Paylaşılan ortak inançlar, değerler, alışkanlıklar, tutum ve davranış kalıplarının kurumsal kültürü belirlediğini aktaran Prof. Dr. Bulduklu, yöneticilerin davranışlarının, yönetim politikalarının kültürde önemli bir rol oynadığını belirtti. Prof. Dr. Bulduklu, “Örgütleri bir arada tutan kurum kültürü, çalışanları da motive eden en önemli güçtür. Küreselleşen dünyada klasik yönetim şekillerinin işlevi geçersiz hale geldi. Kurumlarda uygulanacak etkili bir iç iletişim süreci, çalışanların işleriyle daha fazla anlam ve amaç duygusu bulmasına, birlikte çalışma motivasyonunu artırmasına ve örgütsel aidiyet duygusunu güçlendirmesine yardımcı olur. İç iletişim, çalışanların işe bağlılığı ve sadakati üzerinde oldukça etkili olan faktörlerden biridir. Etkin bir iç iletişim sayesinde yönetim, çalışanlarla güçlü bir bağ kurabilir. Bunun sonucunda çalışanlar kendilerini daha çok örgüte ait hisseder ve işlerine olan ilgileri artar” şeklinde konuştu. Kurumun Başarısı İçin Kritik Faktör Kültürdür Kurumsal kültürü oluştururken, sürekli iletişim ve geri bildirim mekanizmalarının kullanılmasının önemine vurgu yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, çalışanlar arasında iletişimi sağlamak için yapılan toplantıların, eğitim programlarının, sosyal etkinliklerin düzenli olması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Bulduklu, “Çalışanların görüş ve önerilerini paylaşmaları için bir geri bildirim mekanizması oluşturulmalı ve bu geri bildirimlerin değerlendirilmesiyle kurumsal kültür sürekli olarak geliştirilmelidir. Ayrıca çalışanların misyon, vizyon ve değerleri de özümsemesi gerekmektedir. Çalışanların bu değerlere uygun davranışlar sergilemesi teşvik edilmelidir. İletişim kanallarının işlevsel kullanılması kurumsal kültürün iletişim ve iş birliği kültürünün geliştirilmesi, işletmenin başarısı için kritik bir faktördür” dedi. -
13 kez okundu
Cumhuriyetin 100’üncü Yılında Türkiye ve Balkanlar
Türkiye’nin Balkan politikaları ve Balkan ülkeleri ile ilişkilerinin yüz yıllık bilançosunun ve ikinci yüzyıla ilişkin politikalarının ele alındığı 'Cumhuriyetin 100’üncü Yılında Türkiye ve Balkanlar Sempozyumu' başladı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Ege ve Balkan Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezinin (EBAMER) Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilciliği ile birlikte düzenlediği sempozyumun açılışında Dışişleri Bakanlığı Balkanlar ve Orta Avrupa Genel Müdürü Büyükelçi İlhan Saygılı 'Türk Dış Politikası ve Balkanlar' başlıklı bir konferans verdi. Sempozyumu Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya, İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜ EBAMER Müdürü Prof. Dr. Turan Gökçe’nin yanı sıra yurt içi ve yurt dışından gelen diplomatlar, büyükelçiler, araştırmacılar, Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı Başkanlığı (TİKA), Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Yunus Emre Enstitüsü temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler takip etti. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in ismi verilen bir salonda konferans vermenin kendisi için ayrı bir onur olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Dışişleri Bakanlığı Balkanlar ve Orta Avrupa Genel Müdürü Büyükelçi İlhan Saygılı, merhum bilim insanı Sezgin’in kendisinin hocası olduğunu aktardı. Saygılı, “Frankfurt’taki Başkonsolosluğum sırasında kendisi ile tanışma ve çalışma fırsatı buldum. Bilime ve bilim tarihine olan bakış açımı ve vizyonumu geliştirdi. Bu süreçte onun ışığından istifade etme şansım oldu. Sezgin, 1300’den fazla makale, kitap yazan uygarlık tarihine büyük katkı sunan, olağanüstü bir insan, gerçek bir âlimdir. Bu vesile ile hocamı minnetle, rahmetle anıyorum” dedi. Biz Balkanların Kendisiyiz Balkanların coğrafi konumunun siyasi ve ekonomik açıdan stratejik olduğunu aktaran Büyükelçi İlhan Saygılı, bu coğrafyaya politik yaklaşımın temel ilkesinin her unsura eşit duran bir anlayış olduğunu ifade etti. Bu yaklaşımda tarihi tecrübelerin de önemli bir etken olduğunu söyleyen Büyükelçi Saygılı, “Türkiye, dış politikasını belirlerken etnik ve dini ayrım gözetmeksizin eşit bir yaklaşımı benimsiyor ve çok daha önemlisi geçmiş tecrübelerinin doğrultusunda diyalog kurmaya dayalı iletişimi sağlıyor. Bu da bizim farkımızı ortaya koyuyor. Bosna - Hersek ve Kosova krizleri var mesela. Türkiye oradaki tüm aktörlerle eşit mesafede ayrım gözetmeksizin konuşan bir aktör olduğu için herkesle diyalog kurabiliyor. Son zamanlarda Avrupa Birliği sırf Türkiye’yi Balkanlardan dışlamak için, Batı Balkanlar gibi saçma bir ayrım yarattı. Bizi üçüncü unsur veya dış aktör olarak tanımlayan bazı eleştiriler oluyor. Bazıları da diyor ki; Türkiye Balkanlara geri gelmek istiyor. Ben de diyorum ki; Türkiye 3’üncü aktör değil, Balkanların ta kendisi, bizim Balkanlara geri dönmek gibi bir niyetimiz yok. Çünkü biz bu coğrafyayı hiçbir zaman terk etmedik" diye konuştu. Temel Mekanizma Üst Düzey Temaslar Uluslararası ziyaretlerin, üst düzey temasların, dış politikada yakın ilişkiler kurulmasına, güçlü ekonomik iş birliklerine vesile olduğunu aktaran Büyükelçi Saygılı, Balkan Coğrafyasında istikrarın sağlanmasının başta soydaşlarımızın, akraba topluluklarımızın mutluluğu, refahı açısından önemli olduğunu, bu yönde bir politik diplomasi yürütüldüğünü kaydetti. Dışişleri Bakanlığı Balkanlar ve Orta Avrupa Genel Müdürü Saygılı, “Türkiye olarak kullandığımız temel mekanizmalar nedir? En başta Sayın Cumhurbaşkanımızın, bakanımızın ve diğer devlet büyüklerimizin üst düzey temaslarıdır. Bu dış geziler dıştan bakıldığında ne işe yarıyor diye düşünülebiliyor. Ama bu ziyaretlerde çok sayıda anlaşma imzalanıyor. Bizim yüksek düzeyli iş birliği konsey forumlarımız var. Bütün ilgili bakanlar kendi liderlerinin, devlet başkanlarının, başbakanlarının huzurunda ortak kabine toplantılarında bir araya geliyor. Burada çok sayıda anlaşmaya imza atılıyor ve bir önceki toplantıda imzalanan anlaşmaların uygulanması hakkında kendi liderlerine rapor veriyorlar. Bu inanın birçok şeyi hızlandırıyor. Birçok kurumun harekete geçmesini mekanizmanın işlemesini anlaşmaların imzalanmasını uygulanmasını ve ticaret rakamlarının yatırımlarının artmasını sağlıyor. Bu yüzden bu forumları önemsiyor ve anlaşma sayısını arttırmaya çalışıyoruz. Balkanlarda Yunanistan dâhil ticaret hacmimiz geçtiğimiz yıl 20-30 milyar doları geçti, yatırımlarımız 20 milyar dolara yaklaştı. Pandemiye rağmen rakamlar arttı ve her sene de artmaya devam ediyor. Bunlar çok büyük rakamlar. Biz bir yandan Kosova’nın tanınması için yoğun çaba sarf eden, bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biriyiz. Öte yandan Sırbistan ile 11 yıl içinde yatırımlarımız bir milyon dolardan 420 milyon dolara çıktı. Oradaki ihalelerin büyük kısmını Türk firmaları alıyor. İhracatımızın önemli kısmı batı ülkelerine ve Balkan ülkeleri üzerinden geçiyor. Bölgedeki kriz, çatışmalar sıkıntılar ufacık bir teknik aksaklık ihracatımızı engelliyor” dedi. 'Nerede Bir Soydaşımız Varsa Oradayız' Şiarıyla Stratejik önemdeki diplomasi ögesi olan Balkan Coğrafyasının, bilimsel perspektiflerden ele alınacağı bir sempozyuma ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu kadim coğrafyanın geçmişten bu yana hiçbir zaman Anadolu’dan ayrı görülmediğini vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Osmanlı varlığının İstanbul’un fethinden yaklaşık bir asır öncesine dayandığı Balkanlar için önemli sorumluluklarımız var. 600 yıla yaklaşan medeniyet olarak Osmanlı-Türk mirası bize önemli görevler yüklüyor. 19’uncu ve 20’nci yüzyıllarda sayısız göç dalgalarıyla ata yurtlarından anayurda gelen kardeşlerimizin hassasiyetleri de bizim gönül coğrafyamız ile bağ kuran birer gönül elçisi olarak bağlantı kurmamıza aracılık ediyor. Bugün o bölgeden ana yurda gelen Balkan kökenli kardeşlerimizin oraları unutmaları nasıl mümkün değilse bizim de Balkanlardan bağımsız bir gelecek tahayyül etmemiz olası değildir. Ecdadımızın mirası kardeşlerimizin ve topraklarımızın varlığı Türkiye’yi Balkanlara bağlayan en güçlü bağdır. Türkiye hem coğrafi hem de kültürel manada Balkanların ayrılmaz bir parçasıdır. Bugün Türkiye’nin içinde bulunmadığı bir Balkan politikası düşünülemez ve bundan sonra da düşünülmemelidir. Balkanlarda barış ve istikrar ortamının korunmasında bizim dış politikamızda önemli etkileri hep olmuştur. 'Nerede bir vatandaşımız, soydaşımız varsa oradayız' şiarıyla bölgede barış, huzur ve istikrarın teminatı olan güçlü Türkiye herkes için bir zorunluluktur” dedi. Sempozyum İzmir’de Bir İlk T.C. Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya da İKÇÜ ortaklığında düzenlenen sempozyumun İzmir’de bir ilke vesile olduğunu vurguladı. Büyükelçi Naciye Kaya, “Hem Balkanlarda görev yapmış büyükelçilerimizi hem Balkanlar üzerine çalışan akademisyenlerimizi hem de yumuşak gücümüzü oluşturan Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı Başkanlığı (TİKA), Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Yunus Emre Enstitüsü ve Maarif Vakfı gibi önde gelen kurumlarımızın çok kıymetli başkanlarını İzmir’de bir araya getirmesinden dolayı bu sempozyum bir ilki teşkil edecek bu nedenle de ayrı bir anlam ve özellik taşımaktadır” diye konuştu. Balkanlar Bizim İçin Sıladır Türkiye topraklarının yaklaşık yüzde 3’ünün Balkanlarda yer aldığını, sadece İzmir’de bir buçuk milyonun üzerinde, Türkiye genelinde ise 25 milyon civarı Balkan Türkünün yaşadığı bilgisini veren Büyükelçi Kaya, 19’uncu yüzyıl sonlarından itibaren Balkanlardan Türkiye’ye kitlesel ve sancılı göç hareketlerinin yaşandığını söyledi. Büyükelçi Kaya, “Türkiye’de Balkan Türkü denildiği zaman Bosna Hersekli, Makedonyalı, Arnavutluklu, Kosovalı, Trakyalı, Dobrucalı, Selanikli, Giritli veya Bulgaristanlı Türkler anlaşılmaktadır. Türkiye’ye göç edenlerin çoğunun geldiği topraklarda bıraktığı bir akrabası, bir yakını da muhtemelen vardır. Dolayısıyla gönül coğrafyamız çok daha geniş bir alana yayılmakta ve tüm Balkanları kapsamaktadır. Balkanlar bizim için sıladır, hasrettir, hısımdır, akrabadır; işte bu yüzden en ufak bir ziyana uğramasını istemeyiz. Ülkemiz coğrafi, siyasi ve ekonomik açıdan olduğu kadar tarihi kültürel ve insani bağlar bakımından da Balkanların bir parçasıdır” ifadelerini kullandı. Güçlü Türkiye, Güçlü Diplomasi Sempozyum Düzenleme Kurulu adına konuşan İKÇÜ EBAMER Müdürü Prof. Dr. Turan Gökçe, yurt içi ve yurtdışından gelen uzmanların katılımlarıyla 'Gönül Coğrafyası' Balkanların bilimsel perspektiflerden ele alınacağını kaydetti. Prof. Dr. Turan Gökçe Türkiye’nin ihtiyacı olan derinlikli bilgiyi üretme görevinin akademiye düştüğüne işaret ederek İKÇÜ EBAMER olarak bu sorumluluk bilinciyle hazırlanan sempozyumda, öncelikli çalışma alanlarının belirleneceğini ve gelecek yüzyılda takip edilmesi gereken araştırma stratejileri ile ilgili önerilerin ortaya konulacağını ifade etti. Prof. Dr. Gökçe, “Tarihin ve coğrafyanın üzerine yüklemiş olduğu ağır sorumlulukların bilinciyle hareket eden Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Atatürk döneminden itibaren takip edilen dış politika çerçevesinde Balkanlara farklı bir hassasiyetle yaklaştı. Günümüzde ise iktisadi ve sınai kalkınma hamlesini ileri boyutlara taşıyarak daha güçlü bir ekonomiye sahip olan ve savunma sanayinde dışa bağımlılıktan kurtularak, bağımsız davranabilme yolunda önemli adımlar atmış olan Türkiye, bölgesel ve küresel ölçekte kendi gücüne dayanarak daha proaktif bir dış politika uygulamaya başladı. Osmanlı’dan Cumhuriyete uzanan çizgide asırların diplomasi tecrübesiyle hareket eden Dışişleri Bakanlığımızla birlikte TİKA, YTB, Yunus Emre Enstitüsü ve Maarif Vakfı gibi kurumlarımız önemli roller üstlendi. Sempozyumun iş birliği halinde gerçekleştirilmesini sağlayan Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan Beyefendiye şükranlarımı arz ediyorum. Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse ve Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Sayın Naciye Gökçen Kaya’nın teşvik ve destekleriyle yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda hazırlanan böyle bir programla huzurlarınıza çıkmamızı sağlayan, katkı yapan herkese müteşekkiriz. Davetimizi kabul ederek, sempozyumu teşrif eden Dışişleri Bakanlığı Balkanlar ve Orta Avrupa Genel Müdürü Büyükelçi Sayın İlhan Saygılı Beyefendiye hassaten teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konferansta Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim üyelerince sunulan “Balkan Ezgileri” müzik dinletisi ilgiyle takip edildi. T.C. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban ve İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin onur kurulunda yer aldığı, iki gün devam edecek, “Cumhuriyetin 100’üncü Yılında Türkiye ve Balkanlar” sempozyumunda; büyükelçiler ve konularında uzman akademisyenler sunacakları bildirilerle Balkan ülkeleriyle olan diplomatik ilişkilerin seyri, karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerilerini ele alarak ikinci yüzyıla projeksiyon tutacak. -
13 kez okundu
Yaşayan Kampüs İKÇÜ
Üniversite yönetimine ve karar alma süreçlerine öğrencilerin daha çok katılımını sağlamak, İKÇÜ’nün daha çok tercih edilen bir üniversite olması için gözlemlerini “Yaşayan Kampüs İKÇÜ” başlığıyla projelendiren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi lisans öğrencileri, hazırladıkları sunumu hocalarıyla ve üniversite yönetimiyle paylaştı. Dr. Öğr. Üyesi M. Emin Bakay’ın verdiği ‘Proje Yönetimi’ dersinden yola çıkılarak hazırlanan projenin ayrıca Avrupa Dayanışma Programı (ESC) kapsamında Türkiye Ulusal Ajansına da gönderilmesi kararlaştırıldı. İİBF’li öğrencilerden oluşan proje ekibi, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İİBF Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Emre Güler, Uluslararası İlişkiler Genel Koordinatörü Prof. Dr. Ender Akan, Genel Sekreter Nurettin Memur, Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun’un da aralarında bulunduğu yönetim ekibine, İKÇÜ’nün daha çok tercih edilen bir üniversite olması ve tanınırlığına katkı sağlayacaklarını düşündükleri fikirlerini içeren sunumlarını paylaştı. Okulun fiziksel yapısı, görünümü, yerleşke alanlarının çevre düzenlemesi, sosyal tesisler gibi birçok başlığın yer aldığı proje sunumunda, öğrencilerin karar alma süreçlerine daha aktif yer almasının önemine değinildi. Nasıl Bir İKÇÜ Hayal Ettiklerinin Farkındayız Sunumu takip eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, öğrenci merkezli, katılımlı eğitim-öğretim önerilerinin çözümler geliştirmede önemli rol oynadığını vurgulayarak; öğrencilerin üniversiteleri başarılı bir geleceğe taşıyan önemli aktörler olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Bulduklu, “Türkiye’deki yükseköğretim kurumları hem sayı hem de kapasite açısından sürekli artış gösteryor. Yükseköğretimde hızla değişen koşullar göz önüne alındığında öğrencilerin ihtiyaç ve isteklerinin periyodik olarak izlenmesi ihmal edilmemelidir. İKÇÜ olarak gençlerimizin ihtiyaç ve isteklerini araştırma ve anketlerle tespit edebilen ve bu doğrultuda sürekli iyileştirme uygulayabilen bir yapıya sahibiz. Onların nasıl bir İKÇÜ hayal ettiklerinin farkındayız. Ama Türkiye’de sınırlı kaynaklara sahip üniversitelerin mevcut kaynaklarını en verimli şekilde kullanmaları da gerekir. Bu açıdan İKÇÜ’nün görünüşünü ifade eden altyapı gibi fiziki düzenlemeleri elimizden geldiğince hızlı ve imkânlarımız dâhilinde hassasiyetle ele alıyoruz” diye konuştu. İKÇÜ’nün Kentteki Sesi Olun Öğrencilerinin çok yönlü gelişimlerini desteklemek için Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin liderliğinde tüm akademik ve idari yönetim temsilcileri ile tüm imkânlarını seferber eden bir İKÇÜ olduğunun altını çizen Prof. Dr. Bulduklu, mevzuat, bütçe, belediyeler gibi geniş bir yelpazeyi oluşturan bürokratik süreçlerin de bütüne etki ettiğine işaret etti. İyileştirme süreçleriyle desteklenen, devamlı gelişen bir İKÇÜ olarak kurumsal gelişime katkı sunan öğrencileriyle gurur duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, öğrenci etkileşimlerinin en büyük dinamikleri olduğunu belirtti. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu “Bu suretle öğrencilerimizden kurumsal etkinliklerde yönetişimi esas alan, daha çok katılımcı, yenilikçi anlayış geliştirilmesini bekliyoruz. Topluluklarımızdan birbirleriyle olan etkileşimlerini arttırmasını, ortak faaliyetlerde birbirlerini destekleyecek, İKÇÜ’nün kentteki sesi olacak renkli etkinlikler beklemekteyiz. Bizler hem öğrencilerimizin sözcüsü olarak önemli bir misyon yürüten konseyimizle, tüm fakülte temsilcilerimizle eşgüdüm halinde çalışıyoruz. İsteklerinizi ve görüşlerinizi anında değerlendiriyoruz” dedi. 2024’te Büyük Bir Peyzaj Revizyonu Sunum içerikleriyle bağlantılı olarak İKÇÜ’nün yeni dönem projeleri hakkında bilgi veren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, yönetim olarak 2024 yılının planlama çalışmasını tamamladıklarını ifade ederek; tüm yerleşke alanlarının iyileştirilmesini, mevcut yapıların geliştirilmesini ve İKÇÜ’nün 20 yılını kapsayacak büyük bir peyzaj projesini hayata geçireceklerini söyledi. Prof. Dr. Bulduklu, Diş Hekimliği Fakültesinin taşınacağı yeni yerleşkesinde, içinde sosyal tesislerin yer alacağı İKÇÜ Öğrenci Yerleşkesinin yapılması için de çalışmalara başlandığının bilgisini verdi. Öğrenci Bakış Açısı Geleceğe Projeksiyon Sunumu takip eden Dr. Öğr. Üyesi M. Emin Bakay ise üniversitelerin en önemli paydaşı olan öğrencilerin, kurumların mevcut durumlarının tespit ve analizinde, geleceğe dönük stratejik planların hazırlanmasında önemli veri kaynağı olduğunu aktardı. Program ve ders çıktılarının akademik olarak değerlendirilmesinin önemine de değinen Bakay, öğrenci bakış açısının geleceğe projeksiyon tutulmasında faydalar sağladığını belirtti. Dr. Bakay, “Gençlerimizin fikirlerini yönetim temsilcileri ve hocalarıyla paylaşması kendi kişisel gelişimlerini katkı sağlayacağı gibi proje yazma, geliştirme, ekip olarak çalışma becerilerini de uygulamalı olarak destekleyecektir. Bu açıdan ders olarak yola çıktıkları projelerini, uygulamalı alanlarla, üniversitemizin daha iyiye ulaşmasını hedefleyen önerileriyle destekleyen öğrencilerimizi başarılı çalışmaları için tebrik ediyorum” dedi. Dr. Bakay projenin ESC çağrısı kapsamında Türkiye Ulusal Ajansına sunulacağını sözlerine ekledi. -
13 kez okundu
İKÇÜ PATLIB'e Dâhil
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Proje Genel Koordinatörlüğü bünyesinde faaliyetlerini sürdürmekte olan Türk Patent ve Marka Kurumu Sınai Mülkiyet Danışma Birimi, Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından Avrupa Patent Ofisi (EPO) Patent Bilgi ve Dokümantasyon Merkezleri ağına (PATLIB) dâhil edildi. Türkiye’de faaliyet gösteren 200’ün üzerindeki bilgi doküman ve danışmanlık biriminden 54’ünün PATLIB Merkez standartlarına uygun olarak değerlendirildiği PATLIB ağı ulusal üye ofisleri arasında yerini alan İKÇÜ Proje Genel Koordinatörlüğü önemli bir başarıya imza attı. İKÇÜ ayrıca TURKPATENT ve EPO is birliğiyle merkezi süreçleri iyileştirmek ve geliştirmek için başlatılan PATLIB 2.0 Projesine de katıldı. Konu ile ilgili bilgi veren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İKÇÜ’nün proje çalışmalarının uluslararası standartlara uygun olarak yürütülmesinin çıktılarını aldıklarını aktardı. Gelinen aşamada koordinatörlük olarak PATLIB projesi çerçevesinde faaliyetlerini devam ettireceklerini bildiren Prof. Dr. Akbulut, “Avrupa Patent Ofisi, üye ülkelerine bölgesel olarak yayılmış 300'ün üzerinde PATLIB merkezi bulunmaktadır. Bu merkezler patent bilgilerine ve sınai mülkiyetle ilgili konulara erişim sağlayarak, KOBİ’lere, firmalara, akademisyenlere, öğrencilere ve buluşçulara patent süreçlerine ilişkin hizmetler verebilmektedir. PATLIB projesi ile Avrupa Patent Ofisi’ne üye ülkelerde yer alan PATLIB niteliğindeki Sınai Mülkiyet Danışma Birimlerinin ikili ve çok taraflı iş birliği ve iletişim ağı kurmaları amaçlanmaktadır” dedi. Bu gelişme ile dış paydaşlar ile İKÇÜ araştırmacıları arasında koordinasyonun, bilgi ağının güçleneceğini, fikri ve sınai mülkiyet hakları ve yönetimi konusunda farkındalığın arttırılacağını kaydeden Prof. Dr. Akbulut ayrıca yerel düzeyde danışmanlık hizmetinin de verilebileceğini söyledi. Prof. Dr. Akbulut, “İKÇÜ Proje Genel Koordinatörlüğü PATLIB merkezi olarak teknoloji ve rakip izleme, patent istatistikleri, patent değerlemesi, ticarileşme, teknoloji transferi ve patent stratejisi başlıklarında başvuranlara danışmanlık desteği sağlayabilecektir. Koordinatörlüğümüz sınai mülkiyet faaliyetleri kapsamındaki hizmet ağını yaygınlaştırmayı ve uluslararası projelerde ve ağlarda yer alarak bu alanda yaptığı faaliyetlerin, niteliğini arttırmayı hedeflemektedir” şeklinde konuştu. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 39 üye ülkesi olan Avrupa Patent Ofisi ile TÜRKPATENT’in koordinasyonunda yürütülen PATLIB 2.0 projesi kapsamında, Türkiye’nin yerel ve bölgesel değerlerinin markalaşmasına katkı sunacak çalışmalara aracılık yapmaktan duyacakları memnuniyeti paylaştı. Milli Teknoloji Hamlesi doğrultusunda ülkemizin ekonomik ve teknolojik gelişimini destekleyecek sınai mülkiyet haklarının etkin korunması ve ticarileştirilmesinin önemine işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Bilginin değere dönüşüm sürecinde stratejik bir konumda yer alan sınai mülkiyet hakları, uluslararası rekabetin de önemli araçlarından biridir. Kurum dışı ve uluslararası iş birlikli nitelikli proje hazırlama kültürünün arttırılması hedefine yeni bir boyut getiren bu gelişme ile İKÇÜ olarak tüm paydaşlarımız ile birlikte güncel bilimsel ve teknolojik gelişmeler ışığında ülkemizin geleceğine katkı sağlayacak katma değeri yüksek patent, faydalı model ve telif hakkı vb. çıktıları artırmak için el birliği ile çalışacağız” dedi. -
12 kez okundu
TÜBA’dan İKÇÜ’lü Akademisyene ‘Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı’ Ödülü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Didem Şen Karaman, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülü almaya hak kazandı. TÜBA tarafından Cumhurbaşkanlığı himayelerinde verilen Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (TÜBA GEBİP) ve Bilimsel Telif Eser (TÜBA TESEP) ödüllerini kazananlar belli oldu. İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümünden Doç. Dr. Didem Şen Karaman, doğa, mühendislik, sağlık bilimleri ve sosyal bilimler alanında çalışan 24 farklı üniversiteden 34 başarılı genç bilim insanının yer aldığı TÜBA GEBİP 2023’te ödül kazandı. TÜBA-GEBİP ‘Genç Akademi’ oluşumunun ilk örneklerinden “Tüm unvanlardan bağımsız, meraklı bir araştırmacı olarak üstün başarılı genç bilim insanı ödülü almak, yapmak istediklerim için büyük bir motivasyon kaynağı” diyen Doç. Dr. Karaman, ödüle layık görüldüğü için gururlu olduğunu dile getirdi. Doç. Dr. Karaman, “TÜBA-GEBİP Ödülleri Dünya’da ‘Genç Akademi’ oluşumunun ilk örneklerinden ve ülkemizde de akademi çevrelerinde çok özel bir yere sahip. Duygularımı anlatmak benim için kolay değil. Bu hayatımda onur duyduğum bir an. Bugünden sonra yine aynı azim ve kararlılıkla bilime katkı sağlamaya ve bizden sonra gelenler için yollar açmaya devam etmek istiyorum. Araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerleyen İKÇÜ’nün bilim insanları için sunmuş olduğu ortamın ve Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse başta olmak üzere üniversite yönetiminin desteklerinin bu başarıda önemli payı var. Tüm çalışma arkadaşlarıma ve destekleri için İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Yetkin Bir Kadro İle Çalışıyoruz İKÇÜ’nün başarılar ile anılmasından duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse de Doç. Dr. Karaman’ı tebrik ederek tüm alanlarda en iyi olmak için çaba gösterdiklerini ifade etti. Rektör Prof. Dr. Köse “Deneyim ile dinamizmi birleştiren bir üniversite olarak; sağlık, fen ve sosyal bilimler alanında yetkin bir kadro ile çalışıyoruz. Özellikle mühendislik alanında son zamanlarda önemli başarılara imza atıyoruz. Bu kapsamda Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Didem Şen Karaman Hocamız çok değerli bir ödüle imza attı. TÜBA, bilim insanlarını teşvik etme misyonu çerçevesinde oldukça titiz değerlendirme süreçleri sonunda bu ödülü veriyor. Didem Hocamızı başarısından dolayı tebrik ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum” dedi. Doç. Dr. Didem Şen Karaman ve diğer üstün başarılı genç bilim insanlarına ödülleri, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenecek olan törenle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından tevdi edilecek. -
12 kez okundu
İKÇÜ-SGK Arasında “Kuşaklararası Dayanışma” Protokolü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü arasında 'Emeklilik Yılı' iş birliği protokolü imzalandı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli tarafından imzalanan protokol, emeklilere yönelik ortak faaliyetleri kapsıyor. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Genel Sekreter Nuretdin Memur’un da hazır bulunduğu imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ olarak üniversite-toplum bütünleşmesini, toplumsal değerlerin öne çıkarılmasını ve yaşatılmasını sağlayacak kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetlerine oldukça önem verdiklerini söyledi. Kendini Geliştirmenin Yaşı Yoktur Mezunlarının ileride aktif bir parçası olacakları toplumun güncel meselelerine hâkim, çözüm odaklı bireyler olması için tüm paydaşlarla birlikte faaliyetler geliştirdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Toplumun her kesim ve her yaş grubuna hitap eden geliştirici ve eğitici projeleri toplumsal sorumluluk bilinci ile gençlerimizden aldığımız güçle hayata geçirmeye devam ediyoruz. Kuşaklararası dayanışma kavramı çok önemli. Bu aynı zamanda bir minnet borcudur. Kültürümüzün ve değerlerimizin en kıymetlileri olan yaşlı bireylerimizi, toplumla bütünleşmesi, yaşamın her alanına ve anına katılmalarını teşvik etmek, aktif olmalarını sağlamak bizim elimizde. Kendini geliştirmenin, yeni şeyler öğrenmenin herhangi bir yaşı yoktur. Yaşam boyu öğrenme prensibini destekleyen bu protokol kapsamında üniversite olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yapmaktan memnuniyet duyacağız. İş birliğimizin her iki kurum için de hayırlı olmasını diliyorum" şeklinde konuştu. “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” Protokole ilişkin bilgi veren SGK İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli, 2024 yılının “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” projesi ile Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından ‘Emekliler Yılı’ olarak ilan edildiğini aktararak bu kapsamda yapılan tüm faaliyetlerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından koordine edildiğini kaydetti. Emeklilerin toplumdaki önemine vurgu yapan İl Müdürü Baydilli, “Onların hayatlarına dokunan, kolaylaştıran, sosyal hayatta daha fazla görünür olmalarını sağlayan ve daha mutlu bir yaşam sürmelerine vesile olan bu tür iş birlikleri içinde bulunmaktan oldukça memnuniyet duyuyoruz. Bu konuda duyarlılık gösteren Rektör Prof. Dr. Köse’ye ve tüm yönetim ekibine şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İki kurum arasında imzalanan protokol, sürekli eğitim merkezinde emeklilere yönelik programların oluşturulması, fotoğrafçılık, aşçılık, pastacılık gibi alanlarda açılan kurs, atölye, seminer, dijital okuryazarlık gibi eğitim faaliyetlerine, tiyatro gösterisi, müzik dinletisi gibi etkinliklere, sanat atölyelerine (ebru, kil, resim), sanat gruplarına (koro, müzik topluğu) manevi destek uygulamalarına yaşlı bireylerin katılımlarını desteklemeyi amaçlıyor. -
11 kez okundu
Rektör Köse'den Senatoya Akreditasyon Teşekkürü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Senato üyeleri için akreditasyon süreçlerinde verdikleri katkı nedeniyle teşekkür belgesi takdim töreni düzenlendi. Rektörlük Senato Salonunda düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ekip olarak 2023 Eylül ayından bu yana yoğun bir tempo içinde çalışıldığını ancak akreditasyon çalışmalarının geçmişinin daha eski olduğunu vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse konuşmasında, "Akreditasyon süreçlerini hep birlikte ve sizin büyük desteklerinizle başarılı biçimde geri bıraktık. Akreditasyon sürecinin başlangıcından bu yana, misyonumuzu ve vizyonumuzu gerçekleştirmek için sürekli ve hep birlikte çaba sarf ettik. TSE, bu denetimler sonunda mevcut belgemizin süresini uzattı ve YÖK Akreditasyon sürecimizin de başarılı biçimde nihayete ereceğini umuyorum. Bilindiği üzere kalite süreçleri ve akreditasyon adımları, sürekli iyileştirme ve mükemmelliğe ulaşma yolunda önemli araçlardır. Kalite süreçlerinin sonunda umuyorum ki sunduğumuz hizmetlerin kalitesini uluslararası standartlara uygun hale getirme amacımıza da erişmiş olacağız. Geçtiğimiz tüm aşamalarda siz senato üyelerimiz bir ekip ruhu içinde çaba gösterdiniz Bu bizim için çok kıymetli. Zira biliyoruz ki başarı ekip işidir ve biz iyi bir ekibiz. Süreçte görev alan tüm senato üyelerimizin, çalışanlarımızın ve paydaşlarımızın katkılarıyla daha da büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum. Aynı amaca ulaşmamıza katkı veren akademik ve idari personelimize kalbi şükranlarımı sunuyorum" dedi. -
11 kez okundu
2023-2024 Dönemi Akademik Kurulları Tamamlandı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, fakülte ve yüksekokulların yöneticilerinin koordine ettiği akademik kurullara katıldı. Sırasıyla, İlahiyat, Mühendislik ve Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Sağlık Bilimleri, Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık, Turizm, Orman, Su Ürünleri, Gemi İnşaatı ve Denizcilik, Hukuk, Sanat ve Tasarım fakülteleri ile Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yabancı Diller Yüksekokulu’nun 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı faaliyetlerinin ele alındığı kurullar, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında tamamlandı. Kurul toplantılarında, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, ev sahibi dekanlar, enstitü, yüksekokul müdürleri, bölüm, anabilim dalı başkanları, akademik ve idari personel de yer aldı. Gayretimiz de Ortak, Başarımız da… Dekanlar tarafından, mevcut akademik durum, geleceğe yönelik hedefleri içeren sunumların yapıldığı kurulları değerlendiren Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, yeni dönemin tüm İKÇÜ personeli için hayırlı olması temennisini paylaştı. Yönetim olarak öğrencilerinin bilgi, birim ve tecrübelerini zenginleştirecek bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere öncelik verdiklerini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, başarı çıtasını yukarı taşıyacak tüm çalışmalarda akademik ve idari personelin ortak gayretinin olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Üniversite olarak yeni eğitim-öğretim yılıyla birlikte belirlediğimiz stratejik hedeflerimiz doğrultusunda var olan bölüm ve programlarımızı daha da geliştirmek, gerekli duyulan alanları yeniden yapılandırmak, akademik ve idari kadromuzu da güçlendirmeye devam etmek için var gücümüzle çalışmaktayız. Faaliyetlerimiz içinde yer alan çalıştay, kongre ve sempozyum gibi etkinliklere imza atan, eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve topluma katkı çalışmalarımızı, ulusal ve uluslararası akademik ilişkilerimizi güçlendiren tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum” dedi Yol Haritamızı Birlikte Belirliyoruz Öğrencisi, akademik ve idari personeli ile katılımcı bir yönetişim modeli uyguladıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, bilimsel başarının yanı sıra topluma fayda sağlayacak çalışmalara da ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Köse, “Akademisyenlerimizden ve öğrencilerimizden bu noktada gelecek destek çok önemli. Ortaya koyulacak her türlü proje ve yayını, teşvik etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz. Başarılı yönlerimizi korumak, bununla birlikte eksik olduğumuz noktaların geliştirmesinin bilinciyle bu gibi buluşmaların yol haritamızın belirlenmesinde oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Kalite ve akreditasyon süreçlerindeki başarılarımızdan aldığımız güçle ekip sinerjisi ile gelişmeye büyümeye devam edeceğiz. Fedakârca çalışan tüm akademik ve idari personelimize minnetlerimi sunuyorum. Yeni dönemin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.” Kurullar, akademik ve idari personelden görüş ve önerilerin alınması ile sona erdi. -
11 kez okundu
İKÇÜ’lü Sosyal Bilimcilerin Mezuniyet Coşkusu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesinde 11 ayrı bölümden 210 öğrenci kep atarak mezuniyetlerini kutladı. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Doç.Dr. Erdem Geçit ve Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik ev sahipliğinde düzenlenen törende Spor Salonunu dolduran yüzlerce konuk, gençlerin mutluluğuna ortak oldu. Bilgi ve Belge Yönetimi, Coğrafya, Felsefe, Medya ve İletişim, Psikoloji, Sosyoloji, Tarih, Türk Dili ve Edebiyatı, Türk-İslam Arkeolojisi bölümlerinde okuyan öğrenciler için düzenlenen mezuniyet törenini, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Proıf. Dr. Yasin Bulduklu, dekanlar, dekan yardımcıları, bölüm başkanları, akademik ve idari personel ile mezun gençlerin yakınları takip etti. Sadece Bir Diploma Değil, Büyük Bir Miras Taşıyorsunuz İKÇÜ’lü sosyal bilimcilerin heyecanını paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, gençlerin öğrenme yolculuğunda, yeni başlangıçlara açılan bir dönemin başladığını kaydetti. Prof. Dr. Akbaş, “Öğrenim süreniz boyunca insan kültürü, tarihi, dili ve bunların çeşitli ifadelerinin derinliklerine daldınız. Sadece alanınızla ilgili teorik bilgiler edinmekle kalmadınız, aynı zamanda doğru ve tutarlı düşünme ve insanlığın çeşitli durumlarını derinlemesine anlama gibi çok değerli becerileri de geliştirdiniz. Ancak öğrenme yolculuğunun asla gerçekten sona ermediğini hatırlatmak isterim. Bilginizi arttırmaya, güncellemeye ve çevrenizdeki dünya ile etkileşime girmeye devam etmeniz başarılı olmanız için büyük önem taşıyor. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinden ayrılırken, sadece bir diploma değil, aynı zamanda bir miras taşıdığınızı bilin. Bundan sonra yapacağınız katkılarınızın daha güzel bir geleceği şekillendireceğinden ve sizlerin milletimiz ve insanlık hayrına yapacağı çalışmalarla bizi gururlandıracağınızdan hiç şüphemiz yok” diye konuştu. Etik İlkelerin Eşliğinde Uzun Bir Yürüyüş Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik de 6’ncı dönem mezunlarını çalışma hayatına uğurlamaktan duydukları mutluluğu paylaştığı konuşmasında iftihar ve hüznü bir arada yaşadıklarını söyledi. Doç.Dr. Gedik, “Üniversite eğitimi yeni bir dünyanın kapılarını aralamak demektir. Bilimsel bilginin değerini etik ilkelerin sahipliğini bilmek demektir. Uzun bir yürüyüş gerektirir üniversite yolu. Engebelerle ve sınavlarla doludur. Ancak sonunda çelik gibi göğüslemeyi bilmektir hayatı. Bugün biz öğretim üyelerinin varlık nedeni olan öğrencilerimizin mezun ediyoruz. Fakültemizden desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse ve rektör yardımcıları hocalarımıza, üniversite yönetim kadrosuna, fakültemizin kıymetli öğretim üyelerine, fakültemizin idari personeline ve bin bir zorlukla öğrencilerimizi destekleyen siz değerli ailelerimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Bu unutulmaz güne tanıklık ettiğiniz için tüm konuklarımıza şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İKÇÜ’yü Çok Özleyeceğiz Psikoloji Bölümünü üstün başarıyla bitirerek fakülte birincisi ve üniversite birincisi olarak mezun olan Dila Bulut ise İKÇÜ’yü özlemle hatırlayacaklarını kaydetti. Bulut, Fakültemizi ve bölümümüzü böylesine bitirmemde desteğini arkamdan hiç eksik etmeyen ve her koşulda bana sevgiyle saygıyla yaklaşan canım annem ve babam başta olmak üzere, hocalarımın ve arkadaşlarımın da payları büyüktür. Evimizden çok vakit geçirdiğimiz ve bizi birleştiren okulumuzu, dostluklarımızı ve değerli hocalarımızı çok özleyeceğiz. Okulumuzda yaşadığımız tüm güzel anlara vesile oldukları için başta Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Saffet Köse’ye, Dekanımız Sayın Prof. Dr. Şaban Doğan’a, alanlarında her türlü bilgi ve deneyimi aktararak anlayışla ve sevgiyle yaklaşan bölüm başkanımız Sayın Prof. Dr. Mustafa Şahin’e ve üzere tüm saygıdeğer hocalarıma, üniversitemizin görünmeyen perde arkasındaki tüm idari personeline bütün kalbimle şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum ” diye konuştu. Üniversite birincisi Dila Bulut ve bölümlerinde dereceye giren öğrencilere plaket takdimi ve mezuniyet kütüğüne plaket çakılması ile davam eden mezuniyet töreni, keplerin havaya atılmasıyla son buldu. -
11 kez okundu
“İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ”
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında, “İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ” başlıklı programa ev sahipliği yaptı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin moderatörlüğünde, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker'in "Akademi ve Eğitim Bağlamında İhanete Giden Sürecin İdeolojisi" başlıklı sunumuyla konuşmacı olarak yer aldığı programda; İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, "FETÖ'nün Medya Stratejisi ve 15 Temmuz Gecesi Uluslararası Medya", İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, "Örgütlü Duygu İstismarı ve FETÖ'nün Din Ticareti" başlıklarını irdeledi. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen programı, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, dekanlar ile çok sayıda akademik ve idari personel takip etti. Sapkınlık Seviyesinde Bir Yapılanma Tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla yad ederek konferansın açış konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, küresel sömürgeci güçlerin dünyanın birçok coğrafyasında etnik yapılar ve dini gruplar üzerinden dizayn ettikleri kaos projelerini hayata geçirdiklerini ifade etti. Bu güçlerin en büyük uygulama alanlarının ise etnik gruplar olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, sözde dini gruplar üzerinden oluşturdukları terör örgütleri ile toplumları parçalamayı hedeflediklerini söyledi. Prof. Dr. Köse, “FETÖ yapılanması diğer örgütler gibi küresel güçler tarafından oluşturulan laboratuvar üretilmiş bir örgüttür. Klasik sosyolojik yapılarla bunlar açıklayamıyor ve sınıflandıramıyorsunuz. Bu örgütün çoklu sosyolojik yapısı var ve yabancı istihbarat örgütlerinin bütün halinde bu yapıda yer aldığından bahsedilmektedir. Bizim gibi ülkeler üzerinde yürüttükleri farklı stratejileri var. Çevremizdeki ülkelere bakın, üretilen kaoslar neticesinde birçok ülke parçalandı. Bizde de bu denemelerinin en sonuncusu FETÖ oldu. Prof. Dr. Erol Güngör, ‘Din kitleleri harekete geçirmedeki en etkili araçtır’ diyor. Eğer insanları bir şeye inandırabilirseniz onları kolaylıkla istismar edebilirsiniz. FETÖ de dini kullanan bir örgüttü. Elebaşına olan bağlılıkları Hz. Peygamber’den üstün olduğuna inanacak kadar sapkınlık seviyesindeydi. Peki niye bizde başarılı olamadılar? Çünkü bizde sağlıklı, güçlü, başarılı bir din eğitimi var. Dünyanın birçok ülkesinden Türkiye’nin din eğitim programlarını incelemeye geliyorlar. Türkiye’nin şansı birbirinden değerli fakültelerinin, imam hatip liselerinin, diyanet teşkilatlarının olmasıdır. Bu kurumlar ayakta olduğu sürece bunlar militan yetiştiremeyecekler. Küreselcilerin oyununa maruz kalan milletimiz yazdığı kahramanlık destanlarına bir yenisini daha ekleyerek sömürgecilere gereken cevabı vermiştir” dedi. Kripto FETÖCÜ’ler Sinsice İntikam İçin Bekliyorlar Bu küresel örgütün en büyük tahribatı akademik camia ve Türkiye'nin nitelikli insan gücü üzerinde yarattığını vurgulayan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, örgütün Türkiye’nin bir neslini adeta kaybettiğini söyledi. “Başka ülkelerin emrine tahsis edilmiş kurşun asker yapılan insan sermayesini ülkemiz FETÖ yüzünden kaybetti” diye konuşan Prof. Dr. Şeker, akademide yaptıkları hezimetle gerçek bilim insanlarının mağdur edildiğini, ülke yararına yapılacak bilimsel projelerin önüne geçildiğini kaydetti. Başkan Prof. Dr. Şeker, “Hizmet adı altında ülkemizde birçok hezimete yol açtılar. Okul, dershane, medrese dedikleri yapılara hapsettikleri gençlerimizi istedikleri kalıplara soktular. Örgütlü takiye kültürünün temeli, kendi paralel yapısını devlete karşı kurgulayan, kendi içinde terfi işlemi yapan, evlendirme kararı veren, gençlerimize kod isimler vererek milletinden koparan, ailesinden koparan bir yapı. Anadolu’nun fakir çocuklarından bir halka oluşturuyorlar. Zengin çocuklarını da boş bırakmıyorlar. Ailelerin mal varlıklarına adeta mafyavari usullerle, tehditlerle, şantajlarla, bağış adı altında el koyuyorlar. Bu süreçlerde çocuklarını bu yapıda kaybeden anne-babaların gözyaşlarına şahit olduk. Türkçeyi yaydıklarını iddia ettikleri okulların da yabancı ajanların tekelinde olduğunu, misyonerlik faaliyetlerinin uygulama alanı olduğu ortaya çıktı. Kapatılan 15 örgüt üniversitesini kurgularken mütevelli heyetlerine her alandan isimlerle setler getirdiklerini, hocalarını ise zaman zaman farklı görüşlerden de seçtiklerini gördük. Diğer taraftan akademik yeterliliğe sahip olmayan kadrolarını da yabancı dil yeterlilik sınavlarında kurdukları sistem sayesinde pek çok diğer üniversiteye atadılar. Sürecin içinde hala uyuyan kripto FETÖ üyeleri var ve sinsice intikam için bekliyorlar. Akıllanmaları, tövbe etmeleri diye bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bunlar akıllarını ve kalplerini satmışlar. Menfaatle örülen simbiyoz yapıdaki bu örgüte üye olanlar bal var diye gelen sinekler gibiler. Olay Türkiye’nin son 60 yılında NATO çerçevesinde sistematik kurgulanan bir yapıdır. Biz uyanıklığımızı devam ettirmeliyiz. Ülkemizin beşerî zenginliğini bunlara kaptırma lüksümüz yok. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin” şeklinde konuştu. Tüm Kitle İletişim Araçlarını Kullanarak Darbeye Yürüdüler FETÖ, yapılanmasını tüm medya araçlarını kullanarak sistematik olarak yürüttüğünü kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, örgütün ilk günden itibaren halka ulaşmanın en kolay yolunun bu araçlardan geçtiğinin farkında olduğunu söyledi. Medya yapılanmasının üç aşamada gerçekleştiğini aktaran Prof. Dr. Bulduklu, ilk dönemde, dini istismar eden buna duygu yükleyen sohbetlerin kitle iletişim araçları ile empoze edildiğini belirtti. Prof. Dr. Bulduklu, “ İkinci dönem seri propaganda dönemidir. Bu dönem, kitle iletişim araçlarını tekellerine almaya başladıkları dönemdir. Alanında uzman kişilerle çalışmışlardır. Üçüncü dönem itibarsızlaşma ve yerinden etme odaklı ‘guguk kuşu’ adını verdiğim dönemidir. Guguk kuşunun yavrusunu başka yuvaya bırakıp diğer kuşlarla fark etmeden büyümesini sağlaması gibi duygusal istismar döneminden sonra kendi dışından farklı görüşlerden yapıları destekleyen bir yaklaşımla medyada yayılıyorlar. Uluslararası arenada da dini yumuşatmaya, modernleştirmeye yönelik söylem geliştiriyorlar. Bu yönde mesajlar üreterek ‘ılımlı vaiz’ misyonuyla ‘dinler arası diyalog’ kavramını ortaya atarak uluslararası kamuoyuna mesaj veriyorlar. 1998 yılında Papa ile görüşmesi bu açıdan önemli bir fotoğraftı. Gazete, televizyon ve ajans yapılanmaları yanında dergileriyle, kendi kurguladıkları senaryolarla yaptıkları dizilerle, reklam filmleriyle, siyasi erke, yargıya, ulusal ve uluslararası kamuoyuna propaganda amaçlı mesajlarını doğrudan vermeye başlıyorlar. Darbeye giden yolda özellikle dershanelerin kapatılmasından sonra bu araçların sayısının arttırıldığını, daha sonra da yeni medya alanına da girmeleriyle 132 adet medya organına ulaştığını görmekteyiz. Ulusal ve uluslararası kamuoyuna antidemokratik rejim, diktatörlük, yolsuzluk, yargıya, askere müdahale, siyasi istikrarsızlık başlıklarında verdikleri mesajlarla muhalefeti de arkalarına alarak darbe kalkışmasına giden sürecin tüm basın yayın organlarınca, uzman kişilerce yönetildiğini görmekteyiz. Bu yapının yardakçıları, yandaşlarının yatakta basıp, şafakta asacaklar mesajları ile halka da alttan korku empoze ederek sokağa çıkmamaları için ellerinden gelen tüm açıklamaları yaptıklarını, tweetleri attıklarını görüyoruz” diye konuştu. Vesayet Odaklarına Truva Atı Oldular Küresel güçlerin özellikle Ortadoğu üzerinde dini gruplar üzerinden oynadıkları büyük oyuna dikkat çeken İKÇÜ İlahiyat Fakültesinden Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, bu grupların kendilerini Allah adına söz söylemeyi misyon edinen görüntüsüyle Batı’nın bölgedeki Truva atları olarak önemli işlev üstlendiklerini kaydetti. Doç. Dr. Emiroğlu “Tarihe bakacak olursanız İslam, Hıristiyanlık için hep bir tehditti. İslam’ın bayraktarlığını alan Türkler de büyük tehdit oluşturdu. Günümüze gelindiğinde vesayet odaklarına Truva atı görevi gören, terörize edilen bu gruplar nedense tüm mücadelelerini kendi içinden çıktıkları dindaşları ve soydaşları üzerinden yürütmektedir. Bu grupların FETÖ ile benzer özelliklerinin olduğunu görüyoruz. Bu örgütlerdeki grup normlarında sorgulamaya asla izin verilmez. Grup normlarının dışında hareket etmenize farklı davranış sergilenmesine müsamaha gösterilmez. ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ şeklinde kurgulanan bir yapıya sahiptirler. İpotekli kimlik bu yapılarda kullanılan bir kavramdır. Kimliği, dini bir formasyonla, aşama aşama ele geçiren sistematiğin uygulandığını görüyoruz. Tüm dini kült yapılarda olduğu gibi kendileri dışında olan tüm gruplar onların aşağısındadır, değersizdir. Kendilerini ilahi buyruğa en yakın olarak görürler. Sorgulamaya fırsat vermeyen bu istismarcı, sömürücü yapısıyla canavarımsı duygularla kendi halkını, meclisini vuracak bir akıl tutulmasına dönüşmesi bu süreçlerle gerçekleşiyor. Bu gibi yapılara maruz kalmamak adına iyi ki İlahiyat Fakülteleri, Diyanet İşleri Başkanlığı var, halkın doğru kaynaklardan öğrenecekleri yayınlara imza atıyorlar ki onlar bu yapıları asla sevmediler. Bu anlamda bizlere çok büyük görev düşüyor” dedi. Konferans Rektör Prof. Dr. Köse’nin Prof. Dr. Şeker’e katılımları dolayısıyla plaket takdimi ile son buldu. -
10 kez okundu
Tercihiniz İKÇÜ Olsun!
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” ile Yükseköğretim Kurumları Sınavında (YKS) tercih sürecine giren gençlerin heyecanına ortak oluyor. En doğru kararı vermek isteyen gençler ve onlar kadar heyecanlı olan ebeveynleri, Merkez Kampüs Fuaye alanında yer alan tanıtım stantlarında, istedikleri bölümler hakkında akademisyenlerden bilgi alırken; kampüsü de görme fırsatı yakalıyor. Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin ilk gününde Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu eşliğinde, Fuaye Alanını ziyaret eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’ye misafir olan gençler ve aileleriyle sohbet etti. Yüzde 100’e Doluluk Oranıyla Tercih Dönemini Kapatıyoruz Rektör Prof. Dr. Köse, 2010 yılında kurulan ve ‘Farkındayız Farklıyız’ sloganıyla kısa zamanda gençlerin ilgi gösterdiği üniversiteler arasında yer alarak adından söz ettiren İKÇÜ’ye duyulan teveccühten oldukça memnun olduklarını ifade etti. İKÇÜ’yü tercih eden öğrencilerin, gelecekleri ve kariyerleri için çok doğru bir adım attıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “ URAP'ın üniversitelerin akademik performansları doğrultusunda her yıl yayımladığı listeye göre 2010 yılından sonra kurulan üniversiteler içinde en iyi ilk üç üniversite arasında yer alıyoruz. Başarının takdirini öğrencilerimizin yoğun ilgisinden görmekteyiz. Üniversitemizin genel olarak tercih edilme oranı oldukça yüksek. Her yıl yüzde 100’e yakın bir doluluk oranıyla tercih dönemini kapatıyoruz. Bu bizler için büyük motivasyon kaynağı” diye konuştu. Bilginin kalbi İKÇÜ Merkez Kütüphanesinin zengin imkânlarının yanı sıra, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı öğrenci toplulukları, spor takımları ile gençlerin sosyal, kültürel, fizyolojik ve psikolojik gelişimlerini destekleyen faaliyetlerini sonuna kadar desteklediklerini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, yüze yakın çift ana dal, yan dal programı ile öğrencilere eğitim kariyerlerini çeşitlendirme fırsatı sunduklarını söyledi. Müreffeh Türkiye’nin Mimarları 36 ülke ile öğrenci değişim olanakları ile bine yakın uluslararası öğrencisi ile uluslararasılaşma felsefesi hedefinde dış dünyaya açılan bir İKÇÜ vizyonu çizdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, kaliteli eğitimin yanında topluma karşı sorumluluk hisseden, farkındalıkları yüksek bireyler yetiştirmenin derdinde olduklarının vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Biz gençlerimizi, her alanda gelişmiş, istikrar içinde büyüyen, güçlü, müreffeh Türkiye’nin mimarları olarak görmekteyiz. O yüzden araştıran, sorgulayan, üreten, kendini her alanda yenileyen, evrensel boyutta düşünebilen, aynı zamanda milli ve manevi yönü güçlü bir gençlik yetiştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Bölüm Tercihi Tüm Hayatı Şekillendirir Gençlerin geleceklerini şekillendirecek bölüm tercihlerinin bu anlamda çok önemli bir süreci ifade ettiğini aktaran Prof. Dr. Köse, seçilecek bölümlerin ülke ve dünyada gelişen dinamiklerinin de göz önünde bulundurulmasının önemine işaret etti. Rektör Prof. Dr. Köse, “ Meslek tercihleri bireylerin tüm hayatlarını şekillendirecekleri önemli bir karar alma sürecini ifade ediyor. Bunun yanında dünyanın, ülkenin ve toplumun ihtiyaçlarının yanında kişisel becerilerin ön planda tutulması da oldukça önemli. Çünkü kişi severek yaptığı bir meslekte başarılı bir kariyer eder. Bu çoklu paradigmada gençlerimizin birçok dinamiği göz önünde bulundurarak kararlarını vermeleri gerekir” dedi. İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin verimli geçmesi temennisini paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, tercih süreci heyecanı yaşayan tüm adaylara başarılar diledi. Tercihiniz İKÇÜ Olsun Her fakülteden akademisyene soru sorma imkânının olduğu alanda ayrıca sağlık, kültür ve spor daire başkanlığı, kurumsal iletişim koordinatörlüğü, uluslararası öğrenci koordinatörlüğü birim sorumlularının yer aldığı İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” 26 Temmuz 2024 Cuma Günü mesai saati bitimine kadar açık kalacak. Ayrıca İKÇÜ hakkında merak edilen tüm konu başlıklarına adayogrenci.ikcu.edu.tr web adresinden de ulaşım sağlanabilecek. -
10 kez okundu
İKÇÜ, Mezunlarının Zirvesinde
Üniversite Araştırmaları Laboratuvarının (ÜniAr) 2016 yılından bu yana, Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin memnuniyet düzeylerini sıraladığı “Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması” (TÜMA 2024) Raporu yayımlandı. “Popüler Programların Mezun Memnuniyeti 2024” araştırmasında, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 6 programı ile ilk 3’te, 9 programı ile de ilk 5’te yer alarak devlet üniversiteleri arasından önemli bir başarıya imza attı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü ile Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, devlet üniversiteleri mezun memnuniyetinde ilk sırada yer alarak en popüler programlar oldu. İkinci sırada yer alan Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü ile Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü de mezunlarının gözde programları arasındaki yerini aldı. Araştırmada, Tıp Fakültesi ile Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü 3’üncü, Eczacılık Fakültesi ile Turizm Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü 4’üncü olarak mezunlarının memnuniyetini yansıttı. İKÇÜ’de Eğitim Almak Büyük Bir Şans “Farkındayız, Farklıyız” mottosunun altında sundukları kaliteli eğitimin yanında öğrencilerinin kariyerini eğitim verirken planlayan çalışmalar yattığını kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ülkesine ve tüm insanlığa karşı kendini sorumlu hisseden; alanında uzman gençler yetiştirmenin gayretinde olduklarını aktardı. Yükseköğretimde doğru tercihin eğitim ve meslek hayatına yön veren önemli bir aşama olduğunu ifade eden Prof. Dr. Köse, İKÇÜ’yü tercih ederek iş hayatlarına başlangıç yapan mezunların memnuniyet sonuçlarından duydukları gururu paylaştı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu rakamlar gösteriyor ki İKÇÜ’yü tercih etmek, İKÇÜ mezunu olmak oldukça isabetli bir karar. Öğrencisini odağa konumlandıran eğitim ilkemizle eğitimlerinin bitiminde de öğrencisinin her zaman yanında olan bir üniversiteyiz. Fakültelerimiz bu konuda oldukça aktif. Mezunlarının her zaman yanında olan iş süreçlerini takip eden çok değerli hocalarımız var. Mezun buluşmalarımızın yanında mezun takip sistemimizi işler kılarak daha çok mezunumuza ulaşma gayretindeyiz” dedi. Öğrencilerimiz En Güzel Yol Arkadaşımız Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile Makine Mühendisliği bölümlerinin akredite programlar olarak eğitimlerini tescillediklerini hatırlatan Rektör Prof. Dr. Köse, tüm programlarda akreditasyon çalışmalarının hızlandırıldığını birçok bölümün bu sürece dâhil olarak değerlendirilmeye alındığını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Eğitim kalitesini resmi kuruluşlardan tescilleyerek öğrencilerinin daha kaliteli eğitim alması için yoğun çaba gösteriyoruz. Çünkü kalitemizin en büyük imzası değerli hocalarımızdan geliyor. Öğrencilerden gelen teveccühün arkasında çok değerli kadrolarımız bulunmaktadır. Bundan aldığımız güçle artan memnuniyet oranlarımızın devamlılığını sağlamak için hep birlikte daha fazla gayret göstereceğiz. Öğrencilerimizin geleceğine emek dolu, güler yüzlü dokunuşlarını eksik etmeyen tüm hocalarımıza, yakaladığımız sinerjide bize motivasyon kaynağı olan en güzel yol arkadaşımız olan tüm öğrencilerimize teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. ÜNİAR Değerlendirme Sistemi Nasıl İşliyor? ÜNİAR'ın değerlendirme sistemi, öğrencilere yönelik anketler aracılığıyla yapılmaktadır. Öğrenciler, üniversitelerinin eğitim kalitesi, akademik kadro, fiziki koşullar, sosyal olanaklar, kampüs yaşamı ve mezuniyet sonrası kariyer imkânları gibi çeşitli konularda görüşlerini bildirmektedir. Bu anketler sonucunda, her üniversite için genel bir memnuniyet skoru hesaplanmaktadır. -
9 kez okundu
İKÇÜ'de YÖKAK KAP Değerlendirmesi Tamamlandı
Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından 2023 yılı 'Kurumsal Akreditasyon Programı değerlendirmesine dâhil edilen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde Kurumsal Akreditasyon Programı saha ziyaretleri tamamlandı. 2016 yılında kurumsal dış değerlendirme, 2020 yılında kurumsal izleme programlarıyla kalite güvence sistemi yolculuğunu sürdüren İKÇÜ, Kurumsal Akreditasyon Programı (KAP) için Kurumsal Akreditasyon Raporunun (KAR) yayımlanması ve akreditasyon kararının duyurulması sürecine geçerek akreditasyonda önemli yol katetti. YÖKAK tarafından görevlendirilen ve başkanlığını Prof. Dr. Elif Çepni’nin yaptığı, Akademik Değerlendiriciler Prof. Dr. Bülent Çavaş, Prof. Dr. Vissun Sevinç İnan, Prof. Dr. Erdoğan Çiçek, Prof. Dr. Feza Kerestecioğlu, Prof. Dr. Ali Bayrakdaroğlu, YÖKAK Gözlemcisi Prof. Dr. Yunus Nadi Yüksek, İdari Değerlendirici Elife Güler, Öğrenci Değerlendirici Aslı Özmutlu’nun yer aldığı takım üyeleri, 3 gün süren saha ziyaretlerinde İKÇÜ’nün kalite güvencesi sistemine ilişkin incelemelerde bulundu. YÖKAK temsilcilerince, “liderlik, yönetişim ve kalite, eğitim ve öğretim, araştırma ve geliştirme ile toplumsal katkı” başlıkları altındaki ölçütler değerlendirildi. YÖKAK takımının Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ve senato üyeleriyle ile başlayan görüşme programında, İKÇÜ Kalite Komisyonu üyeleri, akademik ve idari birimlerin yöneticileri, kalite sorumluları, öğrenciler ve üniversitenin dış paydaşlarıyla bir araya gelindi. Yapılan yüz yüze görüşmelerde, KAP’a gönüllü olarak dâhil olmak isteyen İKÇÜ’nün eğitim-öğretim, araştırma, toplumsal katkı ve idari süreçlerde kurumun liderlik, yönetişim, iç ve dış paydaşlarla olan ilişkileri, bilimsel çalışmaları gibi birçok alanda yürüttüğü faaliyetleri kalite güvence sistemi çerçevesinde masaya yatırıldı. Saha ziyaretlerinde, Sağlık Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Sağlık Hizmetleri MYO, Turizm Fakültesi, Enstitülerin yöneticileri, akademik personeli ve idari birimlerin yöneticileri ve personeliyle odak grup görüşmeleri yapılarak kalite süreçlerinin birimlere yayılımı incelendi. Vali Elban Dış Paydaş Görüşmesinde İKÇÜ VIP Salonda Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliğinde yapılan dış paydaş toplantısına, İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, Çiğli Kaymakamı Adnan Çakıroğlu, Ege Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Necdet Budak, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Levent Kandiller, Anadolu Ajansı Bölge Müdürü Ahmet Caner Baysal, İl Müftüsü Sinan Kazancı, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Melih Keleş, İŞKUR Müdür V. Ayla Bozkurt, Kültür ve Turizm İl Müdürü Murat Karaçanta, İl Sağlık Müdürü Doç.Dr. M.Emre Erkuş, Orman Bölge Müdürü Zafer Derince, Menemen Belediyesi Başkan Yardımcısı Bahadır İnanlı, Aliağa Belediyesi Başkan Yardımcısı Hakan Şimşek, sektör yöneticileri, fakültelerin danışma kurulu üyeleri ile öğrenci konseyi ve mezun temsilcileri katıldı. İKÇÜ’nün Gönüllü KAP Başvurusu Takdire Şayan Son gün çıkış bildirim raporunu paylaşan YÖKAK değerlendirme takımı başkanı Prof. Dr. Elif Çepni, 2010 yılında kurulan İKÇÜ’nün KAP’a gönüllü olarak dâhil olmasının önemine dikkat çekti. Kalite Güvence Sistemi süreçlerinin tümünde yer alan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’ye teşekkürlerini sunan Prof. Dr. Çepni, “Kurumsal Akreditasyon Programı, yükseköğretim kurumlarındaki kalite güvencesi, eğitim ve öğretim, araştırma ve geliştirme, toplumsal katkı ve yönetim sistemi süreçlerinin 'planlama, uygulama, kontrol etme ve önlem alma' döngüsü kapsamında değerlendirilmesini sağlayan bir dış değerlendirme yöntemidir. Yükseköğretim kurumlarında kalite güvencesi kültürünün içselleştirilmesi, tabana yaygınlaştırılması, YÖKAK’ın uluslararasılaşma düzeyini arttırarak tanınırlığını yükseltmek adına bizler yol göstericiyiz. Bu yıl KAP’ta aralarında İKÇÜ’nün de yer aldığı 21 üniversite değerlendirilmeye alınıyor. Takımımız tarafından İKÇÜ’de tamamladığımız saha ziyaretlerini içeren değerlendirme raporunu 2 hafta içinde YÖKAK’a bildireceğiz. Kalite Komisyonu çatısı altında, başta Rektör Prof. Dr. Saffet Köse olmak üzere İKÇÜ'nün akademik ve idari personeline, paydaşlarına kalite kültürüne katkıları için teşekkür ediyor, içtenlikleri ve nazik ev sahiplikleri için şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. Akredite Üniversite Olmak En Büyük Arzumuz Nitelikli ve tarafsız değerlendirmeleri için değerlendirme takımına teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Köse de sürece ilişkin raporun ilerleyen aylarda İKÇÜ ile paylaşılacağını aktardı. Değerlendirme süreçlerinin yükseköğretim kurumları için önemi değinen Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ olarak kalite süreçlerinin birimlere yayılımı, paydaşların süreçlere katılımı, programların öğrenme çıktıları ve sürekli iyileşme çalışmaları gibi hususları içselleştirmeye çalışan bir yönetsel yapıya sahibiz. Bu kültürü benimseyen yönetişimsel organizasyonlarımızla hep daha iyiye ulaşma doğrultusunda çalışmalarımızı yürütmekteyiz. Kalite çalışmaları, mutlaka tüm akademik personelin, öğrencilerin, paydaşların aktif katılımını gerektiren bir süreç. Dinamik ve öğrenci odaklı bir yönetim modeline sahip, bilimsel ve akademik potansiyeli yüksek, kalite kavramının bir kurum kültürü olarak benimsendiği İKÇÜ olarak YÖKAK tarafından eğitim programlarının akredite edildiği bir üniversite olmak en büyük arzumuz. Bizlere bu yolculuğumuzda rehberlik eden stratejilerimizin hayata geçirilmesiyle gelişimimize katkı sunan yaklaşımları için Yükseköğretim Kalite Kuruluna, tüm görüşme ve ziyaretlerinde yoğun çaba gösteren YÖKAK Değerlendirme Takımının değerli üyelerine, birlikte çalışma kültürü içerisinde hep beraber olduğumuz tüm dış paydaşlarımıza, bu süreci başarıyla yürüten Kalite Koordinatörlüğümüze, Strateji Geliştirme Daire Başkanlığımıza, öğrencilerimize, tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Kendimizi yenilemeye ve gelişmeye devam edeceğiz” diye konuştu. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans salonunda yapılan kapanış toplantısında, Rektör Prof. Dr. Köse tarafından YÖKAK değerlendirme ekibine teşekkür belgesi takdim edildi. -
9 kez okundu
İKÇÜ’den Aliağa’ya Uygulama Merkezi
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi uygulama birimleri Aliağa’da kuruluyor. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ve Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’ın imza attığı protokol ile Kültür Mahallesinde yer alan belediyeye ait bina İKÇÜ Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesinin hizmetine tahsis edildi. Protokol kapsamında, Aliağa'nın deniz ve denizcilik açısından gelişimine katkı sağlayacak fakülteye ait uygulama birimlerince, sektörün ihtiyaç duyduğu konularda eğitimler, konferanslar, seminerlerin verilmesi, ilçenin kültürel ve bilimsel etkinliklerle desteklenmesi amaçlanıyor. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜ GİDF Dekanı Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan,İMEAK Deniz Ticaret Odası Aliağa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek’in de hazır bulunduğu imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Aliağa Belediyesinden eğitime verilen bu desteğin takdire şayan örnek bir yatırım olduğunu kaydetti. Aliağa, Ülkemizin Dış Ticaret Merkezi Lisans eğitimine geçtiğimiz yıl başlayan İKÇÜ Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesinde hem eğitim hem de araştırma ve uygulama çalışmalarında önemli gelişmeler yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Köse, “Aliağa ülkemiz için çok önemli bir sanayi ve liman şehri. İstatistikler de ilk sırada yer alan muazzam bir dış ticaret hacmine sahip. Üniversitemize de komşu olan Aliağa, Ege Bölgesi’nin ve ülkenin dış ticaret merkezi konumunda yer alıyor. Türk kültüründe Çaka Bey’den günümüze kadar gelinen noktada denizcilik faaliyetlerinin aktif olarak yürütüldüğü İzmir’de, Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Bölümü ile lisans eğitimlerine başlayan, Gemi ve Deniz Teknolojisi Mühendisliğinin yer aldığı Türkiye’deki iki fakülteden biri olan fakültemizin sektörle iç içe çalışma prensibiyle önümüzdeki yıllarda ülkemizin lokomotif fakültelerinden biri olacağına inanıyorum. Üniversite- kamu iş birliğinin geliştirilmesi adına Aliağa Belediyesinin bizlere sağladıkları bu katkı için değerli başkanımız nezdinde tüm emeği geçenlere şükranlarımı sunuyorum. Bilime yapılan bu yatırımın kentimize ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum” diye konuştu. Merkezi Aliağa’mıza Kazandırmak Onur ve Mutluluk Verici Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar da kentin kuzey aksına önemli katkılar sağlayan, İzmir’in en önemli üniversitelerinden biri olan İKÇÜ’nün çevresindeki ilçelerle örnek çalışmalar yürüttüğünü kaydetti. İKÇÜ adına açılacak uygulama merkezi için yer tahsisine başlanacağını aktaran Başkan Acar, “Dekan Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan Hocamızla ile daha önceki görüşmemizde kendileri TÜBİTAK tarafından desteklenen projelerini Aliağa’da yürütme isteklerini paylaşmışlardı. Üniversitemizin TÜBİTAK onaylı projesini Aliağa’da yürütmek istemesi bizler için büyük bir onur. Biz de bu hususta tüm imkânlarımızı seferber edeceğimizi kendilerine iletmiştik. Gelinen aşamada Rektör Prof. Dr. Saffet Köse Hocamızın önderliğinde bu projenin protokolünü gerçekleştirdik. Bu protokol kapsamında İKÇÜ Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesine Aliağa’da tahsis edilecek alanda bir uygulama merkezi açacak. Burada ileri ki süreçte Aliağa’mızın deniziyle ilgili de bilimsel araştırmalar yürütecek bir laboratuvar kurma arzumuz da var. Aliağa Deniz Ticaret Odamız da bizimle birlikte projeye elinden gelen desteği verecek. Böyle bir çalışmayı çok değerli İKÇÜ ile birlikte ülkemizin en önemli şehirlerden biri olan Aliağa’mıza kazandırmaktan onur ve mutluluk duyuyoruz. Umuyoruz ki önümüzdeki süreçte üniversitemizin faaliyetlerine daha geniş imkânlar sağlayarak kentimize, ülkemize faydalı hizmetlere imza atarız” dedi. -
9 kez okundu
İKÇÜ’de Geleneksel İftar Buluşması
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi akademik ve idari personeli, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliğini yaptığı iftar yemeğinde bir araya geldi. Merkez kampüs içerisinde yer alan personel yemekhanesinde Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce düzenlenen iftar buluşması, İlahiyat Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi İhsan Sütşurup tarafından okunan kuran tilaveti ile başladı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, dekanlar, enstitü ve yüksekokul müdürleri, akademik ve idari birimlerde görev yapan akademisyen, idari personel ile ailelerinin davetli olarak katıldığı iftarda kısa bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu müstesna günler vesilesiyle düzenlenen organizasyonların üniversite personeli arasındaki birlik ve dayanışmayı daha da arttırdığını ifade etti. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “On bir ayın sultanını değerli mesai arkadaşlarım ve çok değerli ailelerinin teşrifleriyle kurumsal birliğimizi ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz geleneksel olarak düzenlenen iftar yemeğimizde hep birlikte iftar yapmaktan büyük mutluluk duyuyorum. İKÇÜ ailesinin her bir ferdi bizim için çok değerli ve çok özel. En küçük mensuplarımız öğrencilerimiz ile de bir arada olacağımız sofralarımız olacak. Manevi atmosferi yüksek bu önemli günlerde en çok idrak ettiğimiz duygu birbirimize verdiğimiz değerdir. Hangi kademede olursa olsun tüm personelimiz bizim için çok değerlidir. Biz büyük bir aileyiz. Bu ailenin birlik ve beraberliği hepimizi mutlu ediyor. Bu anlamlı vesileyle aynı sofranın etrafında bir araya geldiğimiz tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. İftar programımıza katılım gösterdiğinizden dolayı tekrar hepinize teşekkür ediyorum. Bu bereketli günlerin tüm insanlık için barışa, huzura ve refaha vesile olmasını; yapılan tüm ibadetlerin kabul olmasını temenni ediyorum” dedi. İftar yemeği çekilen hatıra fotoğraflarıyla son buldu. -
9 kez okundu
Yeni Öğrencilerin İKÇÜ’lü Olma Heyecanı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) kayıt heyecanı başladı. Öğrenci İşleri Daire Başkanlığının koordinasyonuyla Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi, Su Ürünleri Fakültesi öğrenci işleri personelinin yer aldığı masalarda; şahsen kayıtlanmayı tercih eden öğrenciler işlemlerini tamamlayarak İKÇÜ Ailesine katıldı. Aileleriyle birlikte yerleşkeye gelen öğrencilerin kayıt heyecanını paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesine kaydolan öğrencinin işlemini bizzat yaptı. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonundaki kayıt alanını ziyaret ederek Öğrenci İşleri Daire Başkanı Mustafa Kaya’dan bilgi alan Prof. Dr. Akbulut, ailelere hayırlı olsun dileklerini iletti. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Türkiye’nin dört bir yanından gelen başarılı gençleri İKÇÜ’de görmekten mutluluk duyduklarını söyledi. Ülkemizin geleceğinde söz sahibi olacak başarılı nesilleri yetiştirmek adına tüm imkânlarıyla seferber olduklarını aktaran Prof. Dr. Akbulut, “Yükseköğretim anlamında hem doğru bir şehirde hem de doğru bir üniversitede olduğunuzu belirtmek isterim. Başarı çıtasını her yıl yükselten bir üniversitede; kütüphanemiz, yemekhanelerimiz, kafelerimiz, iletişim teknolojilerimiz, en ileri düzeyde kullanabileceğiniz laboratuvarlarımız, kulüplerimiz, topluluklarımız, önemli spor müsabakalarına da ev sahipliği yapan yüzme havuzlarımız, futbol, basketbol, tenis sahalarımız ile İKÇÜ’de canlı bir üniversite yaşamı sizi bekliyor. Bizlerin en büyük motivasyonu, ilham kaynağı, gençlerimizden enerjisi, dinamizmidir. Öğrencilerimizin, üniversitemizin sunduğu imkânlarla, sosyal ve kültürel faaliyetlerle zenginleşen, ideallerindeki lisans eğitimini alacaklarına yürekten inanıyorum. Üniversitemize kayıt yaptırmaya hak kazanan tüm öğrencilerimiz ve değerli ailelerini tebrik ederim Etkin ve verimli bir eğitim ve öğretim yılı temenni ediyorum” şeklinde konuştu. Yüz yüze kayıt takvimi, Diş Hekimliği Fakültesi, Turizm Fakültesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Tıp Fakültesi, Eczacılık Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Hukuk Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi, Orman Fakültesi ile devam ederken; 23 Ağustos 2024 saat 17.00'da tamamlanacak. E-Devlet üzerinden başlayan e-kayıt işlemleri de 21 Ağustos 2024’te son bulacak. -
8 kez okundu
İKÇÜ’nün 3’üncü Dönemine Farklılaşma Stratejisi Damgası
2025-2029 Dönemi Stratejik Planı çalışmalarında üçüncü aşamaya gelen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında senato ve yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu değerlendirme toplantısı düzenlendi. Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı koordinasyon ve danışmanlığında devam eden süreçle ilgili Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç’ın bilgilendirme sunumu ile başlayan toplantıda; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, strateji geliştirme kurulu üyeleri hazır bulundu. Yol Haritamızı Hep Birlikte Belirleyeceğiz Üçüncü dönemi (2025-2029) kapsayan stratejik planın kurumsallaşma sürecindeki İKÇÜ için önemli bir adım olduğunu ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, planda bölgenin, ülkenin, toplumun ve ekonominin ihtiyaçlarına göre duyarlı bir yaklaşım ile çalışıldığını kaydetti. Prof. Dr. Köse, “Paydaşlarıyla etkileşim içinde olan; ürettiği bilgiyi değere dönüştüren ve ülkemizin yükseköğretimdeki hedefleri için katma değer üretmeye çaba gösteren üniversitemiz, değişen koşullarla uyumlu bir projeksiyonu ortaya koyma çabası içindedir. Planlama çalışmalarının üçüncü aşaması olan planın geliştirilmesi aşamasında “misyon, vizyon ve temel değerlerimiz”, farklılaşma stratejisi, “nereye ulaşmak istediğimiz”, “strateji geliştirme (amaç ve hedefler) “varmak istediğimiz hedefe nasıl ulaşabileceğimiz” konularına ilişkin yol haritamızı hep birlikte belirleyeceğiz” dedi. Farklılaşmayı Öne Çıkarmak Elzemdir Üst yönetimin stratejik bakış açısının başarıda ilk elden etkili olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Köse, bunun yanında yönetişim anlayışı içinde tüm paydaşlar ile Strateji Geliştirme Kurulunun söz sahibi olduğu süreçlerin oldukça önemli olduğunu vurguladı. Farklılaşma stratejisi kavramına verdikleri önemin altını çizen Prof. Dr. Köse, bu kavramın günümüz akademisinde zorunlu bir esas haline geldiğini ifade etti. Prof. Dr. Köse, “Gelecek dönemde üniversiteler arasında farklılaşmayı öne çıkaran esas faktör üniversite sayısının artmış olması ve bu alanda rekabetin zorunluluk haline gelmesidir. Yükseköğretim sektöründe çeşitliliğin artması, üniversitelerin uluslararasılaşma eğiliminin ivme kazanması ve maddi kaynak ihtiyacının artması da farklılaşmayı gerektirmektedir. Bu çerçevede yetkin olduğumuz bir alana özellikle odaklanıp ülke kaynaklarından verimlilik çerçevesinde etkin çıktılar oluşturan bir kurum olmayı hedef olarak belirlemememiz gerekmektedir. Diğer taraftan ülkemizin ve dünyanın sorunlarını da güncelleme sırasında göz ardı etmememiz gerekiyor. Bu çerçevede biyoçeşitlilik, sürdürülebilirlik ve artan sosyolojik sorunları da önemli alanlar olarak gördüğümüzü temel değerler ve farklılaşma stratejimizde yer vermemiz gerektiğini ifade etmek isterim” diye konuştu. Rektör Prof. Köse, gelinen noktada İKÇÜ’nün kurumsallaşmasına ve vizyonuna değerli katkılar sunan herkese teşekkürlerini iletti. Toplantı, plana ilişkin görüş ve önerilerin alınmasıyla son buldu. -
8 kez okundu
Kemeraltı İçin Yeni Vizyon
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), Konak Belediyesi, UNESCO İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanlığı iş birliği ile düzenlenen “İzmir Tarihi Liman Kenti Panelleri” düzenlenen resmi törenle başladı. Kemeraltı’nın kültürel mirasının korunması ve dünya çapında tanıtılması, bölgesine özgü tarih, ticaret, kültür ve turizm konularını masaya yatırmak üzere düzenlenen panellerin açılış programına; İzmir Vali Yardımcısı İsmail Çorumluoğlu, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Sadık Doğruer, İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi (SBBF) Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Smyrna Antik Kenti ve Kazı Heyeti Başkanı SBBF Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akın Ersoy, İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanı Abdülaziz Ediz, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, öğrenciler ve muhtarlar katıldı. Kemeraltı İçin Birlik Zamanı Panellerin Kemeraltı için bir dönüm noktası olduğunu belirten İzmir Vali Yardımcısı İsmail Çorumluoğlu, önümüzdeki süreçte Kemeraltı ve UNESCO ile ilgili yeni çalışmalara başlayacaklarını kaydetti. Vali Yardımcısı Çorumluoğlu, “Kemeraltı’nda şu süreçte bir şey yapmazsak geç kalmış oluruz. Bu tercihin yapıldığı bir dönemdeyiz. Bu açıdan İzmir Valiliğimiz, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi’nin elinden geleni sivil toplum kuruluşları ile birlikte yapmaları gerekiyor. Sadece üniversitelerimizin değil ticaret, esnaf odaları ve benzeri kuruluşların da Kemeraltı için elinden geleni yapmaları gerekiyor. Önümüzdeki günlerde Kemeraltı ve UNESCO ile ilgili bazı çalışmaların olacağını da sizlerle sevinerek paylaşmak istiyorum. Yerel idarelerin Kemeraltı’na ilgi duyması ve önem vermesi bizim çalışmalarımızı başarıya götürecektir. Kendilerine tespitlerinden dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Kemeraltı'nın Korunması İçin Stratejik Adımlarda İKÇÜ de Var Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu da İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi olarak Kemeraltı’nın tarihi dokusunu geleceğe taşıma çabasını sürdüreceklerini vurguladı. İzmir için Smyrna Antik Kenti’nin kazandırılması yönünde çalışmalarını sürdüren İKÇÜ’nün bu süreçte de önemli bir rol üstleneceğini vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu, “Bir kent için en önemli özellik denize kıyısı olmasıdır. Bu bakımdan akla ilk olarak ticaret gelse de yanına tarihi eklediğinizde kentin ciddi bir sermayesinin olduğunu görüyorsunuz. Bunu kültürel köklerinden ayırmadığınızda gelecek nesiller adına da ciddi bir sorumluluk üstlenmiş oluyorsunuz. Üniversite olarak Smyrna Antik Kenti’ni İzmir için ciddi bir biçimde kazandırma çabası gösteriyoruz. Önümüzdeki süreçte de yapmamız gereken ne varsa yapmaya hazırız” diye konuştu. Kültürel Mirasın Korunması İçin Ciddi Çalışmalar Yapıyoruz Etkinliğin paydaşları arasında yer almaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getiren İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, şunları söyledi: “Üniversitemiz ve fakültemiz adına böylesi anlamlı bir etkinliğin paydaşları arasında yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Fakültemiz kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması üzerine çok ciddi çalışmalar yapıyor. Çok faydalı bir etkinlik olacağına eminiz, birbirinden kıymetli konuşmacılarımız çok önemli konularla bizlerle olacak” Birlikte Bambaşka Bir İzmir Yaratacağız Kemeraltı’nın İzmir’in kalbinde yer alan ve tarih boyunca birçok kültürün izlerini taşıyan önemli bir merkez olduğuna vurgu yapan Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, belediye olarak tüm çalışmaların destekçisi olduklarını belirtti. Başkan Mutlu, “Biz bu çalışmaların bir parçası olmaktan çok mutluyuz. Önümüzdeki süreçte Konak’ın tüm tarihi envanterine sahip çıkmak, ayağa kaldırmak ve hayata dâhil etmek için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğiz. Özellikle Kemeraltı’nın korunmasını sadece geçmişe sahip çıkmak değil geleceği şekillendirmek olarak da görüyoruz. Hem tarihi dokuyu yaşatmayı hem de bu değerleri tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz. Korumaya dönük farklı çalışmalar içerisine girdik. Kemeraltı’ndaki tarihi yapıların yangın riskine karşı Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile yeni bir protokol imzalıyoruz ve her bir yapıyı tek tek tesisat açısından kontrol ederek dirençli hale getirmek istiyoruz. Mutluluk Kahvesi ve Oyun Evi gibi açtığımız mekanlarla Kemeraltı’nı görünür kılmak ve canlandırmak amacımız var. Ayağa kalkmış tarihi yapılarının içerisinde kendimizi yaşarken bulacağımız bir Konak hayaliyle yola çıktık. Bizler her zaman yanınızdayız, birlikte bambaşka bir İzmir ve Konak yaratacağımıza inanıyoruz” dedi. Paydaşlarımızla İş Birliğine Hazırız Etkinliği düzenleyen tüm paydaşlara teşekkür eden İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Sadık Doğruer de, “İzmir tarihi bir kent; Bergama ve Efes’ten sonra İzmir Tarihi Liman Kenti’nin adaylığını hep birlikte pozitif sonuçlandırmak için tüm paydaşlarımızla iş birliği yapmaya hazırız. Panelimizin hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. Çok Katmanlı Kültürel Miras İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanı Abdülaziz Ediz ise, “İzmir, Akdeniz havzasındaki etkili konumu ile doğu ve batı arasında bir köprü görevi üstlenmektedir. Geçmişten günümüze korunarak ulaşmış arkeolojik, mimari, tarihi ve doğal değerleri bir arada barındıran bu çok katmanlı kültürel miras alanının korunması ve yönetilmesi için çeşitli çalışmalar devam etmektedir. UNESCO dünya Mirası geçici listesine dâhil olduğumuz 2020 yılından bu yana iş birliği içerisinde olduğumuz tüm kurumlara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşmaların ardından, İzmir İktisat Kongre Merkezinde iki gün boyunca devam edecek; İzmir’in tarih, kültür ve ticaret merkezi olan Kemeraltı bölgesine dair önemli verilerin paylaşılacağı, İzmir Tarihi Liman Kenti Panellerinin alanında önemli birçok bilim insanının yer aldığı oturumlarına geçildi.